1- UBER'E ERİŞİMİN ENGELLENMESİ DAVASI 7 KASIM'A ERTELENDİ
Özden ATİK/ İSTANBUL, DHA
İstanbul Otomobilciler Esnaf Odası ile Birleşik Taksiciler Derneği'nin UBER'e erişimin engellemesi ve haksız rekabetin tespiti için açtıkları davada, birleşen dosyalar ve taraflar arasındaki hukuki ilişkinin niteliği dikkate alınarak davanın bundan sonra tek hakimle değil, üç kişilik heyet ile birlikte davaya görülmesine karar verildi. Mahkeme ayrıca UBER'e tedbir konulmasına yönelik bilirkişi raporunun da hazırlanması için de bilirkişilere iki haftalık süre verdi. Dava, 7 Kasım'a bırakıldı.
=====================
(geniş haber)
2- UBER'E ERİŞİMİN ENGELLENMESİ DAVASI
Haber: Özden ATİK-Serpil KIRKESER Kamera: İdris TİFTİKÇİ/ İstanbul, DHA
İstanbul Otomobilciler Esnaf Odası ile Birleşik Taksiciler Derneği'nin UBER'e erişimin engellemesi ve haksız rekabetin tespiti için ayrı ayrı açtıkları davanın görülmesine devam edilecek. Dava öncesinde İstanbul Otomobilciler Esnaf Odası üyeleri adliye önünde bir araya geldi. Grup, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım'a teşekkürlerini ileten pankart açtı.
"CUMHURBAŞKANIMIZA TEŞEKKÜR EDERİZ"
Kardeşi taksici olan Kadriye Gürgensuyu, ekmekleri emekleri için ve haksız kazanca 'dur' demek için Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda olduklarını belirterek, "Cumhurbaşkanımız esnafımızın, camiamızın hakkını savunmuştur. Kendisine şükran ve teşekkürlerimizi arz ederiz" dedi. Babasının da kendisinin de taksicilikten emekli olduğunu kaydeden taksici Ercan Tayfur da hakkı hak sahibine verdikleri için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür ettiğini söyledi.
"BUGÜN MÜJDE BEKLİYORUZ"
"Cumhurbaşkanımız son noktayı koydu" diyen taksici Tevhit Dinçer ise, "Bugün müjde bekliyoruz. Biz internet üzerinden erişimin kapatılmasını istiyoruz. Bize eleştiriler var biz de kendimizi yenileyeceğiz. Bu eleştirilere yönelik kayıtsız kalmayacağız" diye konuştu. Taksici Ali Osman Karatay da UBER'in yasaklanmasını istediklerini belirterek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür ettiğini belirtti.
"PLAKALARIMIZA DEVETİN SAHİP ÇIKMASINI İSTİYORUZ"
Taksici Karatay, "Herkes bir UBER aracı alıp gezmeye çıkıyordu, taksicilik yapmaya başladı. Evini dairesini satıp taksi plakası alanlar bundan ekmek parasını kazanıyor. Bizler devletten aldık. Gidiyorlar galeriden alıyorlar UBER taksicilik yapıyorlar. Bu bizim zorumuza gidiyordu. Allah razı olsun Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'dan. Bunu iptal ettiğinden dolayı" diye konuştu. Adaletin yerini bulmasını istediğini belirten başka bir taksici Ahmet Demirtaş da "Biz devletten aldık plakalarımızı, plakalarımıza devletin sahip çıkmasını istiyoruz. Ben zamanında 3 tane daire parası ile plakamı aldım. Korsanlığın bitmesini istiyoruz" şeklinde konuştu.
Görüntü Dökümü
-------------------------
-Üyelerden görüntü
-Röportajlar
-Genel ve detaylar
04.06.2018 - 10.24 Haber Kodu : 180604025
======================
(ÖZEL)
3 - KADIKÖY'DEKİ KORKU DOLU DAKİKALARIN GÖRÜNTÜSÜ ORTAYA ÇIKTI
-İki grup arasındaki tartışma bıçaklı kavgaya dönüştü.
-Bıçaklı saldırgan tartıştığı kişilere saldırırken o sırada çevrede olan çok sayıda kişi korku dolu anlar yaşadı.
-Bir kişinin öldüğü bir kişinin de yaralandığı saldırı güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı.
Haber-Kamera: Ali Kerem BENGİ/ İSTANBUL DHA
Kadıköy'de 1 kişinin öldüğü, 1 kişinin de yaralandığı bıçaklı saldırının görüntüleri ortaya çıktı.
Olay, geçtiğimiz Mayıs ayının 18'inde Caferağa Mahallesi Mühürdar Caddesi'nde meydana geldi. Geçmişte alacak ve verecek meselesi nedeniyle aralarında husumet bulunduğu belirtilen 2 grup arasında tartışma çıktı. Kısa sürede bıçaklı kavgaya dönüşen olayda İbrahim Yüce (32), boğazından ve vücudunun çeşitli yerlerinden, Tayfun Yüce (29) de sırt bölgesinden yaralandı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi.
SAĞLIK EKİPLERİ 20 DAKİKA BOYUNCA KALP MASAJI YAPTI
Kanlar içinde yerde yatan İbrahim Yüce'ye yaklaşık 20 dakika kalp masajı yapan ekipler İbrahim Yüce'yi ambulansla hastaneye kaldırdı.
Sırtından yaralanan akrabası Tayfun Yüce de müdahale boyunca İbrahim Yüce'nin başından ayrılmazken aynı ambulansla hastaneye kaldırıldı. Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan İbrahim Yüce, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılmadı.
SALDIRGAN ZANLI YAKALANDI
Olayın ardından kaçarak izini kaybettiren ve polisin incelemeleri sonrası bir eğlence mekanına girdiği tespit edilen zanlı M.D. ise kısa sürede yakalandı. Saldırgan tutuklandı.
GÜVENLİK KAMERASI GÖRÜNTÜLERİ ORTAYA ÇIKTI
Kadıköy'de korku dolu anlara neden olan saldırının güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde bıçaklı saldırgan, tartıştığı kişilere saldırırken çevrede korku dolu anlar yaşanıyor. Eli bıçaklı saldırganı görenler kaçışırken saldırıya uğrayan kişi aldığı bıçak darbesiyle yere yığılıyor.
Görüntü Dökümü
--------------
GÜVENLİK KAMERASI
-Eli bıçaklı saldırganın görüntüsü
-Kaçışanlar
-Bıçaklanan kişi
-Çevredekilerin korkuyla kaçışı
-Yere düşen kişi
////////////// AKTÜEL
-Olay yerinden görüntüler
-Sağlık çalışanlarının kalp masajı yapmaları
-Çevrede toplanan kalabalık
-Yaralının ambulansla hastaneye kaldırılması
-Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışması
-Vatandaşlarla röp.
========================
4- TÜRKLERİN ÇIĞ GİBİ ARTAN DRONE MERAKI
1 yıl içinde kayıtlı drone sayısı yaklaşık 8 kat, ehliyet alanların sayısı ise 5 kat arttı
Haber-Kamera: Merve DUNDAR - Özgür KUMANOVALI - Ömer HASAR/ İSTANBUL, -
HOBİ ve ticari amaçlı kullanılan drone'lar artık birçok farklı iş kolunun ayrılmaz parçası. Türkiye'de 20'ye yakın alanda, dünyada ise 100'ün üzerinde iş kolunda kullanılan drone'ların gelecekte daha fazla alanda yer alması ön görülüyor. Nitekim Türkiye'deki kayıtlı drone ve drone ehliyeti alanların sayısındaki artış drone'lara olan ilginin arttığını gösteriyor. Rakamlara bakıldığında 2016 yılı verilerine göre 3 bin 357 olan kayıtlı drone sayısının 2017 yılında 25 bine çıktığı görülüyor. Drone ehliyeti olanların sayısı ise 4 bin 754'den 20 binlere yükselmiş durumda.
Drone sahibi olmanın ve kullanmanın ise belli kuralları var. 23 Şubat 2016 tarihinden itibaren 500 gram ve üzerinde drone sahibi olanların Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nün internet sitesindeki İnsansız Hava Aracı (İHA) Kayıt Sistemi üzerinden kayıt işlemi yapması zorunlu hale geldi. Drone'ları ticari amaçlı kullanmak isteyenlere ise 27 Temmuz 2017'de yürürlüğe giren yönetmelikle birlikte ehliyet alma zorunluluğu getirildi. Bu uygulamayla birlikte ağırlığı farketmeksizin ticari amaçlı drone kullanan herkes ehliyet almak durumunda. İstanbul'da 3 noktada verilen drone ehliyetleri ülke genelinde toplam 22 merkezden alınabiliyor. Drone ehliyeti almak için ödenmesi gereken ücret ise gruplarına göre 800 ile 1500 lira arasında değişiyor.
İKİ ÇEŞİT DRONE EHLİYETİ, 12 SAATLİK EĞİTİM VAR
Drone ehliyetleri hakkında bilgi veren Türkiye Drone Ligi (TDL) kurucularından Can Tayfun iki çeşit drone ehliyeti olduğunu söyledi ve şöyle devam etti:
"İlk olarak ticari olarak drone kullanmak isteyenlerin 12 saatlik bir eğitimi olan bu ehliyete sahip olması gerekiyor. Hobi amaçlı olanlarda böyle bir zorunluluk yok. Drone kullanırken de belli başlı kurallara uyulması gerekiyor. Kalabalık alanlarda, havaalanı yakınlarında, spor müsabakalarını oynandığı alanlarda uçmak yasak. Bunların bilgisi zaten eğitimde veriliyor. Şayet bu kurallara uyulmazsa çok ağır cezalarla karşılaşılabilir. İkinci olarak ise sporcu lisansı var. Türkiye'de drone sporu regüle oldu. Türkiye Hava Sporları Federasyonu'na bağlandı. Buraya bağlı çeşitli kulüpler var. İsteyenler buralardan drone pilotu lisansı alabiliyor. Bunun için de öncelikle yeterliliklere bakılıyor" diye konuştu.
"DAHA FAZLA DRONE PİLOTUNA İHTİYACIMIZ VAR"
Drone'ların fotoğraf ve video çekimlerinin yanı sıra askeri alanda, tarımda, ulaşılamayan bölgelerin haritalanması, enerji hatlarının bakımları veya izlenmesi gibi alanlarda kullanıldığı söyleyen Tayfun, "Drone'lar artık birçok iş kolunda kullanılıyor. Ülkemizde 20'ye yakın, yurtdışında 100'den fazla iş kolunda kullanılan drone'lar ilerleyen zamanlarda daha fazla alanda kullanılacak. Ancak şu anda önemli olan drone pilotu yetiştirmek. Bu noktada biraz eksiğiz. Yurtdışında drone sayısı ile beraber pilot sayısı da artıyor. Biz TDL olarak bu sayısının artmasını istiyoruz. Şu anda dronelar 20'ye yakın alanda kullanıyor ve şimdi bile pilot sıkıntımız var. Drone kullanılan alanların sayısı artınca yeterli sayıda pilotumuz olmayacak. Bunun için şimdiden önlem almamız lazım" dedi.
2018'İN İLK 4 AYI GEÇEN YILIN SATIŞLARINI İKİYE KATLADI
Drone satışları hakkında bilgi veren MediaMarkt Türkiye Satın Alma Müdürü Faruk Kocabaş ise, "Drone'ların satın alınma durumları kullanım amaçlarına bağlı olarak değişiyor. Ülke genelindeki mağazalarımıza baktığımızda drone satışlarının her sene büyüdüğünü görüyoruz. Tedarikçilerimizle yaptığımız çalışmalarda pazarın her sene adet bazında yüzde 70 civarında büyüdüğünü görüyoruz" diye konuştu.
EN FAZLA DRONE SATILAN İLLER LİSTESİNDE ADANA VE KAYSERİ İLK 5'TE
En çok satış yapılan illeri de sıralayan Kocabaş, "İlk sırada İstanbul, ikinci sırada Ankara, üçüncü sırada ise İzmir var. Bu illerimizi Adana ve Kayseri izliyor. Büyüme oranlarına baktığımızda 2018'in ilk 4 ayında, 2017 yılının tamamında sattığımız drone'nun iki katı satış yaptık. Bu oran drone'lara olan talebin ne kadar yüksek olduğunu gösteriyor" dedi.
Görüntü Dökümü:
--------------
-Drone uçuş detayları
-Dronedan çekilen görüntüler
-Türkiye Drone Ligi (TDL) kurucularından Can Tayfun'un açıklamaları
-MediaMarkt Türkiye Satın Alma Müdürü Faruk Kocabaş'ın açıklamaları
04.06.2018 - 11.20 Haber Kodu : 180604037
=================================
5- "BÜYÜK ŞEHİRLERDE YAŞAYANLARDA AĞIR METAL ZEHİRLENMESİ ÇOK YAYGIN"
İstanbul, DHA
Fitoterapi Uzmanı Dr. Ümit Aktaş günlük yaşamda ağır metallere çok sık maruz kaldığımızı, kullanılan tencereler, tavalar, seramik kaplama yemek takımları ve kalitesiz tekstil ürünlerinde ağır metaller bulunduğunu ve bunların etki ederek birçok insanda ağır metal zehirlenmesine yol açtığını söyledi. Dr. Aktaş, birçok kişinin ağır metal zehirlenmesinin farkına varmadığını ve büyük şehirlerde yaşayanların önemli bir bölümünün ağır metal zehirlenmesine maruz kaldığını düşündüklerini belirtti.
"MUTFAK MALZEMELERİNDE TEHLİKE VAR"
Dr. Aktaş, mutfak malzemeleri, içinde alüminyum bulunan tencere ve tavaların yanı sıra alüminyum folyo ile pişen yemeklerin de ağır metal zehirlenmesine neden olabileceğini belirtti ve şunları söyledi: "Alüminyum içeren tencere ve tavalar, alüminyum folyo ısıya maruz kaldığı andan itibaren yemeğin içine alüminyum yağdırıyor. Bunun yanında kaplama tencere, tavalar özellikle seramik kaplamalarda silisyum tehlikesi var. Ayrıca bazı kıyafetlerin boyaları kurşun içeriyor. Amalgam diş dolguları cıva içeriyor. Bunun gibi pek çok yerden, özellikle de tarım ilaçlarından ağır metaller alınıyor."
"AĞIR METAL ZEHİRLENMESİ ÇOK YAYGIN"
Pek çok yerden ağır metal alınabildiğini söyleyen Dr. Aktaş, çoğu zaman ağır metalin kaynağının belirlenemediğini çünkü çevre kirliliği nedeniyle ağır metallerin çok yaygın olduğunu söyledi.
Ağır metallerin kemik iliğini baskılayarak kansızlığa yol açtığını belirten Aktaş, "Ağır metaller dokulara oturur, ağır metallerin hemen hepsi nöro-toksiktir yani sinir harabiyeti yapar ve hastalarda MS benzeri tablolardan tutun da vücudun değişik yerlerinde uyuşmaya, karıncalanmaya kadar pek çok farklı belirtiye neden olabilir" dedi.
"BİTKİLER ÇÖZÜM OLABİLİR ANCAK BİLİNÇSİZCE KULLANILMAMALI"
Ağır metallerden kurtulmak için bitkilerden yardım alınabileceğini söyleyen Dr. Aktaş, hiçbir bitkinin bilinçsizce ve doktora danışmadan kullanılmaması gerektiğini, fitoterapi uzmanlarından destek alınnasının önemli olduğunu belirtti ve sözlerine şöyle devam etti: "Beslenme de ağır metallerden kurtulmada önemlidir. Hastanın beslenmesini düzenlemek de son derece önemlidir. Ağır metallerden uzak, doğal tohum yöntemleriyle yetişmiş, hibrit tohum olmayan, tarım ilacı içermeyen ürünler yemek, antibiyotik kullanmamış, merada yayılmış hayvan etleri yemek son derece önemli. Bu yöntemlerle ağır metali temizlemek mümkündür."
KABUKLU DENİZ ÜRÜNLERİ DE RİSKLİ
Deniz ürünlerinin de ağır metaller açısından riskleri olduğunu belirten Dr. Aktaş, "Özellikle kabuklu deniz ürünleri ağır metaller açısından son derece tehlikeli. Bizim denizlerimiz maalesef kapalı denizler. Karadeniz'e Avrupa'dan, Rusya'dan çok fazla miktarda ağır metal ve toksik madde akıyor. Onun için kabuklu deniz ürünlerinden uzak durulması, balık yenildiği zaman mevsim balıklarının yenilmesi son derece önemli."
Görüntü dökümü:
---------------------
Dr. Ümit Aktaş ile röp.
Balık tezgahından detaylar
Rumeli Hisarı'ndan detaylar
Trafik detayı
Son Dakika › Güncel › Dha İstanbul Bülteni - 2 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?