DHA YURT BÜLTENİ - 9

9

Çığ felaketinde yaralananlar psikolojik destek de alıyor

VAN'ın Bahçesaray ilçesi karayolunda 4 ve 5 Şubat tarihlerinde düşen, 41 kişinin hayatını kaybettiği 84 kişinin de yaralı olarak kurtulduğu çığ felaketinde yaralar sarılmaya çalışılıyor. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Dursun Odabaş Tıp Merkezi Başhekimi Yrd. Doç. Dr. Ümit Haluk İliklerden, halen hastanede tedavi gören 14 yaralının aynı zamanda psikolojik destek de aldıklarını söyledi.Van- Bahçesaray karayolunda 4- 5 Şubat tarihlerinde meydana gelen 2 çığ faciasında 41 kişi hayatını kaybetmiş, 84 kişi de yaralı olarak kurtulmuştu. Yaralılardan bir kısmı tedavilerinin ardından taburcu olurken 14 yaralının da Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Van YYÜ Dursun Odabaş Tıp Merkezi'ndeki tedavileri devam ediyor. Çığ felaketinde yaralanan Güvenlik Korucusu Servet Yerim, yaşadığı dehşet anlarını anlattı.'ATEŞİN BİZİ FIRLATTIĞINI HATIRLIYORUM'Güvenlik korucuları olarak sabah bölgeye gittiklerini belirten Yerim, "Oraya gittiğimizde bize 'beklemede kalın' dediler. Birkaç saat beklemede kaldıktan sonra AFAD ekibiyle birlikte oraya indik. Yaklaşık 1,5 saat o bölgede arama yaptık. Hava şartları nedeniyle hiçbir şey görünmüyordu. Sonra bizi yukarı çıkarttılar. Yukarıya geldiğimizde korucular ateş yaktılar. Biz ateşin başındaydık. ve o an tek hatırladığım ateşin bizi fırlattığını hatırlıyorum. Çığın altında ne kadar kaldığımı hatırlamıyorum" diye konuştu.'ATEŞİN BAŞINDAYKEN ÇIĞ GELDİ'YYÜ Dursun Odabaş Tıp Merkezi'nde tedavi gören yaralılardan Mehmet Selim Gültepe ise bölgeye gittiklerinde çok fazla fırtına olduğunu ve oradaki arkadaşları kurtarmak istediklerini söyledi. Gültepe, "Arkadaşları kurtarmak istedik. Orada ateş yakmışlardı ısınmak için ateşin başındaydık. Daha sonrasını hatırlamıyorum. Gözümü açtığımda hastanedeydim. Saat 12.00 sıralarında çığ düştü gözümü açtığımda akşam saat 17.00'ydi ve yoğun bakımdaydım. Büyük bir felaketti" diye konuştu.Çığın düştüğü gün bölgede 150'den fazla kişinin bulunduğunu belirten yaralılardan Adil Kamaç ise arama çalışmalarının olduğu aşağı tarafta olduğunu daha sonra ısınmak için ateş başına geçtiklerini söyledi. Bu sırada büyük bir gürültü ile çığın geldiğini anlatan Kamaç, " Daha sonra çığ bizi alıp götürdü. Orada, 150'den fazla kişi vardı. Bazıları da soğuktan fırtınadan araçlarına binmişti" dedi. 'YARALILAR PSİKOLOJİK TEDAVİ DE GÖRÜYOR'Çığ altından yaralı olarak kurtulanların hastanedeki tedavileri devam ederken, yaralılar aynı zamanda psikolojik destek de alıyor. Van YYÜ Psikiyatri Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Faruk Kurhan, "Doğal afetlerde genel itibariyle bazı belirtiler oluyor. Aşırı korkma, dona kalma, şaşkınlık kafa karışıklığı, uyuyama gibi birtakım belirtiler görebiliyoruz ilk etapta. Bu belirtilerin 2 hafta içinde azalarak kaybolmasını bekliyoruz. Bize başvuranların çoğunda akut stres bozukluğu belirtileri vardı. Bizde bu yaralılara psikolojik destek verdik. Tabi ki takiplerimiz devam edecek. Ama bu belirtilerin devam ettiği yaralılar var ise bunların da destek almaları gerekiyor. Bizde bunları takip edip belli aralıklarla kliniğimize çağırıp psikolojik destek vereceğiz" dedi.EZİLME SENDROMU İÇİN YAKIN TAKİPVan Yüzüncü Yıl Üniversitesi Dursun Odabaşı Tıp Merkezi Başhekimi Yrd. Doç. Dr. Ümit Haluk İliklerden, 2 çığ felaketinde 28 yaralıyı hastanede tedavi altına aldıklarını, yaralılardan 20'sinin ise başarıyla tedavilerini yapıp taburcu ettiklerini, 8 hastanın da tedavilerinin devam ettiğini söyledi. Şu anda yoğun bakımda yaralının bulunmadığını anlatan Başhekim Yrd. Doç. Dr. İliklerden, şöyle konuştu: "Aynı zamanda hastalarımızın yaşamış olduğu büyük felaketten ötürü stres bozuklukları nedeniyle de her hastamızın psikolojik tedavileri ve takipleri de yapıldı. Aynı zamanda depremde de yaşadığımız bu tür göçük altında kalma durumlarında yaşadığımız (crush) ezilme sendromu dediğimiz sendromlar nedeniyle de Dahiliye Nefroloji Ana Bilim Dalı Başkanı Doç Dr. Yasemin Soyaral hocamız eşliğinde, bu hastalarımızda bu sendrom nedeniyle böbrek yetmezliği gelişmemesi için sıkı takipleri yapıldı

"GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-----------------------------------Yaralılardan genel-Detaylar-Yaralılar ile röportajlar-Van YYÜ Psikiyatri Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Faruk Kurhan ile roportaj-Başhekim Yrd. Doç. Dr. İliklerden ile roportaj

HABER-KAMERA: Gülay KUYUCU- Orhan AŞAN/VAN,

=================================================

Antalya'da 'Patara Yılı' sevinci

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan'ın, Türkiye'nin 2020 Turizm Yılı temasının Patara Antik Kenti olduğunu açıklaması, Antalya'da sevinçle karşılandı. Antalya Valisi Münir Karaloğlu, "Antalya bu tarihi sorumluluğu başarıyla temsil edecektir" dedi. Kentteki sivil toplum kuruluşlarının başkanları ise 'Patara Yılı' kararının Antalya ve Türkiye'nin tanıtımına çok önemli katkı koyacağını, bölge turizminin ivme kazanacağını kaydetti.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti grup toplantısında, Türkiye'nin 2020 Turizm Yılı temasının, Antalya'nın Kaş ilçesindeki Patara Antik Kenti olduğunu açıkladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2020'nin 'Patara Yılı' ilan edildiğini açıklaması, grup toplantısındaki AK Parti Antalya milletvekilleri ve katılımcılar tarafından da alkışlarla karşılandı. Toplantıda, Patara'yı tanıtan sinevizyon gösterisi de yapıldı.Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, günümüze kadar ulaşan tek deniz fenerinin de Patara'da olduğunu belirterek, "Bu deniz fenerini de yine en kısa sürede ayağa kaldırmayı planlıyoruz. Şehir kapısından su yollarına kadar daha pek çok nadide özelliğiyle Patara'yı, ülkemizin tarihi zenginliğini dünyada temsil edebilecek bir yer olarak gördük. 2020 Patara Yılı'nın ülkemize ve turizm sektörümüze hayırlı olmasını diliyorum" dedi.ANTALYA'DA SEVİNÇLE KARŞILANDINoel Baba olarak da bilinen Aziz Nikolaos'un doğum yeri, Likya'nın başkenti ve Osmanlı döneminde de ilk telsiz telgrafın kullanıldığı ve dünyanın ilk meclis binasına ev sahihliği yapan Patara'nın 2020 Turizm Yılı teması olarak ilan edilmesi, Antalya'da da büyük sevinç yarattı. Antalya Valisi Münir Karaloğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Patara Yılı ilanını, sosyal medyadan kutladı. Vali Karaloğlu, "2020 Patara Yılı Antalyamıza ve ülkemize hayırlı olsun. Antalya bu tarihi sorumluluğu başarıyla temsil edecektir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a ve katkısı olan herkese şükranlarımı arz ediyorum" dedi.'PATARA'YI İYİ ANLATMAK LAZIM'Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Davut Çetin ise Antalya ve Türkiye turizmi açısından çok önemli bir karar olduğunu belirti. Davut Çetin, "Aralık ayından beri 2020'nin Patara Yılı olmasıyla ilgili açıklamayı bekliyordum. Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan Cumhurbaşkanlığına gönderildi. Bu tip belli yıllara tema vermek çok önemli. Biz yıllardır Antalya'da sayın valimizin önderliğinde bunu yapıyoruz. Antalya'da önceki yıl Perge, geçen yıl Aspendos Yılı'ydı. Bu sene Patara'nın açıklanmasını beklediğimizden Antalya'da ilan etmedik. Gerçekten sevindirici bir haber. Patara'yı iyi anlatmak lazım. Bu şehre 16 milyon turist geliyor. Türkiye'ye gelen turistin üçte biri. Konaklama anlamında da gecelemenin üçte ikisi Antalya'da. Biz hep deniz-kum, güneş eksenine sıkıştık. Artık biraz daha tarihi güzelliklerimiz ve coğrafyamıza dikkat çekmek lazım. Patara da bizim açımızdan en önemli nokta" diye konuştu.CUMHURBAŞKANINA PATARA TEŞEKKÜRÜPatara'nın dünyanın ilk meclisi, Noel Baba Aziz Nikolaos'un doğduğu yer, Apollon'un yaşadığı ve öldüğü yer olduğunu anlatan Çetin, şöyle devam etti: "Patara plajları dünyanın en iyi plajlarıdır. Caretta carettaların yavrularını bıraktığı en önemli plajlardan biridir. Bunların hepsini çok iyi anlatıp, Patara'ya dikkat çekmemiz lazım. Biraz da turistleri oraya yönlendirip Antalya ve Türkiye'nin tanıtımına en önemli katkıyı yapacak yerlerden biridir. Bir yıl Göbeklitepe, ondan önce Troya ilan edildi ve Türkiye'nin tanıtımı için çok önemliydi. Bu sene Patara'nın tanıtım anlamında Türkiye'ye daha çok katkı koyacağına inanıyorum. Türkiye'nin tanıtımı için bizim bunları kullanmamız lazım. Onun için çok teşekkür ediyorum sayın cumhurbaşkanımıza."'EŞİ BENZERİ OLMAYAN LİKYA YOLU'NUN KALBİ'Antalya Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu Başkanı Recep Yavuz, Patara'nın tamamıyla hak ettiği ödüle kavuştuğunu söyledi. Recep Yavuz, şöyle konuştu: "Patara nadide bir şehrimiz, Antalya- Muğla arasında biraz uzakta kalmış, biraz üvey evlat muamelesi görmüş bir şehrimiz. Ama sağolsunlar Fahri Işık ve Havva Işık hocalarımızın katkılarıyla şehir gerçekten yeniden hayata kavuştu. Patara'nın çok nedeni vardı tabi. Bir kere demokrasinin doğduğu Likya'nın başşehri görevini üstlenerek birçok yere ilham kaynağı olmuş bir şehirdir. İkincisi bütün dünyanın bildiği Noel Baba'nın doğduğu yerdir. Aziz Paul'ün seyahatinde kullandığı limandır. Eskiden tahıl deposu olarak kullanılan bir ticari alandır. Bununla birlikte bütün dünyanın bildiği, caretta carettaların yuvalama yeridir. 18 kilometrelik ve dünyanın en güzel üç plajından birisinin olduğu yerdir. Bir de eşi benzeri olmayan Likya Yolu'nun kalbidir. Bu yüzden Patara bunu hak etti. Emeği olanları tebrik ediyorum. Doğru bir karar verildi. Tabii ki İshakpaşa, Kapadokya ve diğer 330 şehrimiz de bu onuru hak ediyor. İnşallah gelecek yıllarda onlar da bu şekilde değerlendirilir."'ANTALYA, KÜLTÜR VE TARİHİN DE ÇOK ÖNEMLİ BİR ROTASI'Antalya Tanıtım Vakfı Başkanı Yeliz Gül Ege, öncelikle bunu düşünen ve bunun olması için çabalayan herkese teşekkür ettiğini söyledi. Deniz kum güneşin yanında Antalya'nın var olan değerlerini, yıllarca çabalamalarına rağmen parlatamadıklarını aktaran Gül Ege, şöyle konuştu: "İşte 2020 bunun için mükemmel bir yıl olacak. Patara Yılı ile birlikte Antalya'nın kültürünü tanıtabileceğiz. Bu sayede bu coğrafyada bulunan tüm antik kentlerimiz de aynı şekilde bu kültür rotasında ciddi anlamda ivme kazanacaktır. Bununla birlikte Likya Uygarlığı'nın başkenti. İçinde bulunan müthiş meclis binasıyla, tiyatrosuyla ve en eski deniz fenerlerinden birisi yine Patara'da. Telsiz telgraf istasyonunu da bu yaz açmıştık. Çok da tesadüf değil. 32 yıldır süren kazılarda emeği geçen tüm arkeolog arkadaşlarımıza, öğrencilerimize yürekten teşekkür ediyorum. Patara'nın yakınında bulunan Patara Plajı'nın da dünyanın odağı olmuş caretta carettaların yumurtlama merkezi oluşu ve bu anlamda da yapacağımız sınırsız güzel aktivitelerle de eminim ki bakanlığımızın da bize işaret ettiği şekilde bu yılı en güzel şekilde kutlayacağız. Ulusal ve uluslararası anlamda Antalya'nın sadece deniz kum güneşten ibaret olmadığını, aynı zamanda kültür ve tarihin de çok önemli bir rotası olduğunu göstereceğiz."HAVVA HOCA'DAN TEŞEKKÜRPatara Antik Kenti'nde 32 yıldır kazı çalışmalarını sürdüren Prof. Dr. Havva İşkan Işık, Türkiye'de 2020 Turizm Yılı temasının Patara ilan edilmesinin, mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Prof. Dr. Işık, "Her şeyden önce Cumhurbaşkanımıza, Kültür ve Turizm Bakanımıza, valimize, kendim ve ekibim adına sonsuz teşekkürlerimi, şükranlarımı sunuyorum. Bu kararla hem 32 yıllık çalışmalarımız taçlanmış oldu, hem de Antalyamız, ülkemiz tanıtımı çok büyük ivme kazanmış oldu. Bu kararla Anadolu'nun en kadim uygarlıklarından biri olan Likya Uygarlığı, dünyanın da tanıdığı bir alan haline gelecek. Bütün meslektaşlarımla birlikte bu kararın hepimiz için hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu.PATARA ANTİK KENTİ ÖZELLİKLERİAntalya'nın Kaş İlçesi sınırlarında olan Patara Antik Kenti, Fethiye- Kalkan arasında Xanthos Vadisi'nin güneybatı ucunda bugünkü Ovagelemiş köyünde yer alıyor. Likya Birliği'nın başkenti kabul edilen Patara'da Akdeniz Üniversitesi'nden Prof. Dr. Havva İşkan Işık ve eşi Prof. Dr. Fahri Işık tarafından 1988 yılından beri kazılar sürdürülüyor.Dünyanın 'Noel Baba' olarak tanıdığı Aziz Nikolaos'un doğup yaşadığı yer olarak bilinen Patara'da, taşları muhafaza edilen dünyanın en eski deniz feneri bulunuyor. Roma İmparatoru Neron tarafından MS 64/65 yıllarında yaptırıldığı tahmin edilen fener, yeniden ayağa kaldırıldığında, antik dünyanın özgün dokusuyla günümüze kalabilen tek tek deniz feneri olacak.Dünyanın ilk demokratik meclisi olarak kabul edilen Likya Birliği Meclisi binası, Patara'da bulunuyor. Kullanım hakkı 2008 yılında TBMM'ye devredilen Likya Birliği Meclis binasının kazısında çok sayıda imparator portresi, meclis kararlarının yer aldığı yazıtlar, Herakles heykeli, takılar ve seramik eşyalar bulundu. Kazı sonrası yapının 1500 kişi kapasiteli olduğu belirlendi.Osmanlı Devleti'nin ilk Telsiz Telgraf İstasyonu, 1905 Yılında Sultan 2. Abdülhamid tarafından Patara'da kuruldu. Patara Telsiz İstasyonu, Anadolu'da Osmanlı İmparatorluğu tarafından Alman Telefunken firmasıyla yapılan anlaşma sonrası kurulan ilk telsiz istasyonu. Osmanlı İmparatorluğu Afrika'daki topraklarıyla iletişim sağlamak için biri Patara'da, diğeri bugün Libya topraklarında bulunan Derne'de iki telsiz istasyonu kurmuş, Trablusgarp Savaşı sırasında Patara'nın karşı istasyonu olan Derne'deki telsiz istasyonunun komutanlığını Mustafa Kemal Atatürk yapmıştır.12 kilometre uzunluğundaki ünlü Patara Kumsalı, dev deniz kaplumbağaları caretta carettaların dünya çapındaki en önemli üreme alanlarından biri.Patara'yı 2019 yılında 500 bin kişi ziyaret etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ--------------Patara Antik Kenti'nden drone görüntüleri Antik kentten görüntüler Patara Plajı'ndan görüntü  Patara Plajı'nda gün batımı

HABER: Mehmet ÇINAR- Ahmet ACAR- KAMERA: ANTALYA,

============================================

Kardan yolu kapalı köydeki hastayı 500 metre sedye ile taşıdılar

ADIYAMAN'ın Sincik ilçesinde kar nedeniyle yolu kapalı köydeki hasta, yaklaşık 500 metre sedye ile taşınarak ambulansla hastaneye yetiştirildi.Sincik ilçesine bağlı Balkaya köyünde yaşayan Seniha Güneş (45), solunum sıkıntısı ve göğüs ağrısı şikayeti nedeniyle sağlık ekiplerine haber verdi. Kentte 3 gündür etkili olan kar nedeni ile yolları kapalı olan köydeki hastaya ilk olarak helikopter ambulans ile ulaşılmaya çalışıldı. Ancak helikopterin ineceği bölge olmayınca İl Özel İdaresi ekipleri yaklaşık 6 kilometrelik yolun açılması için çalışma başlattı. Hastayı sedyeye alan sağlık ekipleri karla kaplı yolda yaklaşık 500 metrelik mesafeyi yürüyerek açılan yolda bekleyen ambulansa taşıdı. Ambulansla Sincik Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Seniha Güneş tedaviye alındı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-------------------------------İş makinelerinin çalışmasıAmbulansın beklemesiHastayı sağlık ekipleri taşımasıGenel ve detay görüntü

(Haber-Kamera: Sercan SAKAR-ADIYAMAN-DHA)

========================================

Minibüsle motosiklet çarpıştı: 1 yaralı

ADIYAMAN'da, minibüs ile çanpışan motosikletin sürücüsü Abubekir Atlamaz yaralandı.Kaza, öğle saatlerinde Eskisaray Mahallesi'nde meydana geldi. Mahmut Çelik idaresindeki 02 M 0299 plakalı minibüs ile Abubekir Atlamaz yönetimindeki 02 AU 649 plakalı motosiklet kavşakta çarpıştı. Kazada yola savrulan motosiklet sürücüsü Abubekir Atlamaz yaralandı. Kazayı görenlerin ihbarı ile olay yerine gelen sağlık ekipleri Atlamaz'ı Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürdü. Tedavi altına alınan Çelik'in sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi.Kaza ile ilgili soruşturma sürüyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ---------------------------------Olay yeriYaralının yerde yatışıSağlık ekiplerinin gelişiSağlık ekiplerinin yaralıya müdahalesiYaralının sedye konulmasıYaralının ambulansa taşınmasıPolis ekipleriKaza yapan minibüs ve motosikletGenel ve detay görüntü

(Haber-Kamera: Mahir ALAN-ADIYAMAN-DHA)

============================================

Nevşehir'de patates depolarda alıcı bekliyor NEVŞEHİR Ziraat Odası Başkanı Mahmut Çalışkaner, iç pazarda talep oluşmadığı için depolarda bekleyen patatese alıcı çıkmadığını söyledi.Nevşehir Ziraat Odası Başkanı Mahmut Çalışkaner, Nevşehir çevresinde yaklaşık 300 bin dekarlık alanda üretimi yapılan patatesin bölgenin en önemli tarımsal ürünü olduğunu belirtti. Çalışkaner, üreticilerin hala depolarda bekleyen 900 bin tona yakın patatese sahip olduğunu ifade ederek şöyle konuştu: "Patates depolarda alıcı bekliyor. İç pazarda patatese karşı talep oluşmadığı için patates fiyatları 70-80 kuruş arasında işlem görüyor. Gübre, mazot, zirai ilaç, tohum, işçilik, elektrik gibi temel giderlerle çiftçilerimize 1 kilogram patates yaklaşık 1 liraya mal oluyor. Kilogram bazında bile yaklaşık 20 kuruş zarara uğrayan çiftçilerimize hükümetimiz tarafından el uzatılmasını talep ediyoruz. Hali hazırda bulunan 900 bin ton patatesin alıcısının çıkmaması durumunda yaklaşık 2 ay sonra çürümeye başlar. Bu nedenle acilen çözüm bulunmasından yanayız."Nevşehir merkezde 25 yıldan bu yana patates üreticiliği yapan Erkan Şen ise, patateste hak ettikleri karşılığı alamadıklarını belirtti. 20 yıllık patates üreticisi Durmuş Bayraktar da, patateste artan maliyet karşısında satış fiyatının daha alt seviyelerde olduğunu kaydederek, bunun da çiftçilerdeki maddi sıkıntıyı artırdığına dikkat çekti.

Görüntü Dökümü: -Kaymaklı'da bir depoda bulunan patatesten genel ve detay görüntü-Üretici Erkan Şen ve Durmuş Bayraktar'ın açıklaması-Nevşehir Ziraat Odası Başkanı Mahmut Çalışkaner'in konuşması

Haber-Kamera: Ahmet KORKMAZER/NEVŞEHİR,

=================================================