Gerçek ve Umut Arasında Suriyeli Mülteciler" Sempozyumu

Adıyaman Üniversitesi ile Yenilik Eğitim ve Kültür Derneği işbirliğinde düzenlenen "Gerçek ve Umut Arasında Suriyeli Mülteciler" sempozyumunun sonuç bildirgesi açıklandı.

Rektörlük konferans salonunda 22 ülkeden akademisyenin katıldığı ve 5 gün boyunca bildirilerin sunulduğu sempozyumda, Suriyeli göçmenlerle ilgili sorunlar ve çözüm önerileri bilimsel olarak ele alındı.

Sempozyum Düzenleme Kurulu tarafından açıklanan sonuç bildirgesinde, Suriye'de ve Suriye dışında akan kanın durdurulması, göçün engellenmesi için uluslararası kurum ve kuruluşların gerekli girişimlerinin çok yetersiz kaldığı, bu girişimlerin sonuç alacak kadar artırılması talep edildi.

Suriye'deki yıkım ve akan kandan, Suriye rejimi, Rusya, İran gibi devletlerle DAEŞ gibi terörist örgütlerin sorumlu tutulduğu bildiride, savaşın durdurulması için uluslararası kuruluşların girişimlerini destekleme kararı çıktı.

Avrupa Birliği ülkelerinin AB müktesebatında yer alan yasal sorumlulukları ve yürürlükte olan insan hakları kanunlarına göre Suriyeli göçmenlere davranmalarının, insani ve ahlaki sorumluluklarını yerine getirmelerinin beklendiği vurgulanan bildiride, şunları kaydedildi:

" Türkiye Cumhuriyeti'ne ve Türk halkına, Suriyeli göçmenlere gösterdiği konukseverlikten ve göçmenlerin eğitim, barınma, korunma, sağlık ve sosyal ihtiyaçları için gösterdikleri önemli büyüklükteki destek ve çabadan dolayı teşekkür ediyoruz. Körfez Arap Ülkeleri İşbirliği Konseyi üyesi ülkelerin, Arap ülkesi olmaktan ve Müslümanlıktan kaynaklanan tarihi sorumluluklarını yerine getirmelerini, Suriyeli göçmenleri ülkelerine kabul etmelerini ve onlarla ekonomik imkanlarını paylaşmalarını bekliyoruz.

Suriye rejiminin ülke dışına çıkan Suriye vatandaşlarının pasaportlarını iptal etmesi, onları diasporada vatandaş olma sıfatlarından mahrum bırakması, göçmen bulundukları ülkelerde çok zor durumda bırakmaktadır. Bu sorunun çözümü için geçici hükümetin ibraz ettiği pasaportların Suriyeli göçmenlerin göç ettikleri ülkeler ve uluslararası kuruluşlar tarafından tanınmasını umuyoruz. Türkiye hükümetinden ve göçmenlerin yoğun olarak barındıkları Suriye'ye komşu ülkelerden ailelerin birleştirilmesine yönelik olarak göçmenlere dolaşım hakkı verilmesi konusunda gerekli yasal kolaylıkların sağlanmasını bekliyoruz.

Suriyeli göçmenleri barındıran bütün ülkelerden göçmenlerin sosyal güvenliklerine, sağlık bakımlarına ve çalışma haklarına gereken riayeti göstermelerini istiyoruz.

Suriye resmi eğitim sistemine göre, alınan diplomaların denkliği konusunda gerekli duyarlılığın gösterilmesini umuyoruz. Bu konuda sahte diploma hazırlayan şebekelerin durdurulmasını ve sorumluların cezalandırılmasını bekliyoruz.

Diasporada, gerek Suriye yasaları gerekse barınılan ülke yasaları çerçevesinde gerçekleşmeyen, lakin sosyal bir zorunluluktan kaynaklanan göçmenler arası evliliklere gereken hukuki ve yasal tanınırlığın sağlanması için gerekli reformların yapılmasına ihtiyaç duyulduğunu belirtmek isteriz."

Üç milyon civarında Suriye göçmenini barındıran Türkiye'nin, göçmen çocuklar için mesleki eğitim imkanlarını arttırmasının ve geliştirmesinin yararlı bulunduğu açıklamada, bunun uyuma katkı sağlayacağı belirtildi.

Ulusal ve uluslararası insani yardım kuruluşlarının bulundukları yerlerde Suriyeli göçmenlerin sefaletten kurtulmaları için gösterdikleri çabaların takdirle karşılandığı vurgulanan bildiride, "Yardım kuruluşlarının gerek Suriye'de gerekse diasporada gösterdikleri çabaların desteklenmesini umut ediyoruz. Bulundukları ülke imkan ve şartlarını ve amacını aşan ölçüsüz beklenti üretmelerinin de uygun olmadığını düşünüyoruz. Basına da Suriyeli sığınmacıların acılarına gösterdiği ilgiden dolayı teşekkür ediyoruz. Bununla beraber basın ahlakına aykırı olarak Suriye göçmenlerinin ıstıraplarını kötüye kullanan basın mensuplarını ve kuruluşlarını kınıyoruz. Türkiye'deki göçmenlere Türkçe öğretimi konusunda daha geniş imkanlar sunulması, göçmenlerin uyumuna önemli katkı sağlayacaktır.

Uluslararası insan kaçakçılığı yapan örgütlerin Suriyeli göçmenleri istismar etmesinin durdurulmasını ve bu konuda daha ciddi tedbirlerin alınması gerektiğini ümit ediyoruz." ifadeleri kullanıldı.