Türkmeneli Dernekler Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Beyatlı, " Türkiye'nin tarihi, coğrafi, dini siyasi her yönden Türkmeneli'ye sahip çıkması gerekir. Uluslararası hukuk kuralları da bu tarihi hakları korumaktadır" dedi.
Beyatlı, federasyonun merkez binasında düzenlenen basın toplantısında son günlerde Irak'ta yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.
Irak ordusunun pek çok bölgede silahları bırakıp kaçmasının ardından peşmergelerin Türkmen bölgelerinin bir kısmına ağır silahlarla girdiğini ifade eden Beyatlı, "Dün El-Kaide ve peşmergeler, bugün ise IŞİD ve peşmergeler, Türkmen toprakları üzerinde silahsız ve savunmasız olan Türkmenler'in canlarına tehdit oluşturmaktadır" diye konuştu.
Beyatlı, Türkmenler'in derdini kendi derdi olarak görenlere teşekkür ederek, Türk halkına "Türkmen kardeşine sahip çık" çağrısında bulunduklarını dile getirdi.
Kemal Beyatlı, 300 binden fazla Türkmen'in yerinden edildiğini ve çevre bölgelere dağıldığını anlatarak, şunları kaydetti:
"Göçtükleri bu bölgelerde her an tehdit altındadırlar. Göçmenleri birkaç kampa toplamak ve durum iyileşince yurtlarına geri dönmelerini sağlamak elzemdir. Yapılan yardımların çok azı sahiplerine ulaşmaktadır. Göç edenlerin sayısı fazla olduğundan uluslararası bir kampanya gerekir. Açlık ve hastalık yayılabileceğinden düzenli ve sabit yardım noktaları kurulmalı. Bölgede acil olarak ilaç ihtiyacı var. Bölgedeki sıkıntılar had safhada olup insani dram har geçen gün daha da ağırlaşmaktadır."
"Gönderilen yardımlar ancak birkaç gün yetebilir"
Türk hükümeti ve yardım kuruluşları tarafından yapılan insani yardımların kendileri için çok önemli girişimler olduğunu aktaran Beyatlı, şöyle devam etti:
"Ancak Türkiye'den 'Üzüntü duyuyoruz'. 'Türkmenlerin yanındayız', 'Türkiye üzerine düşeni yapmaya hazırdır' gibi sözlerin ötesine geçilmeli ve fiili adımlar atılmalıdır. Gönderilen yardımlar ancak birkaç gün yetebilir. Ancak uzun vadede Türkmenler'in geleceğini garantilemez. Türkiye'nin tarihi, coğrafi, dini siyasi her yönden Türkmeneli'ye sahip çıkması gerekir. Uluslararası hukuk kuralları da bu tarihi hakları korumaktadır."
Beyatlı, Irak'ta yönetimin çöktüğünü, devlet müesseselerinin mekanizmalarının çalışmadığını, 30 Nisan seçimlerinden itibaren de hükümet kurulamadığına dikkati çekti.
"Bu Türkiye'ye de sıçrayabilir"
Beyatlı, açıklamasının ardından bir gazetecinin, " Türkiye Cumhuriyeti'nden beklentiniz ne tam olarak nedir?" sorusu üzerine, Irak'taki kaos ortamında bütün ülkelerin istihbarat birimlerinin ve silahlı kuvvetlerinin o bölgede bulunduğunu ifade etti.
Kemal Beyatlı, şöyle devam etti:
"Hiçbir hak hukuk sahibi olamayan veya geçmişe dayalı elinde bir belgesi, gerekçesi olmayan ülkeler, o topraklar üzerinde böyle hareket ederken Türkiye'nin bütün hak hukuk yasal bir gerekçesi olmasına ve soydaşları orada yaşamasına rağmen halen böyle sakin durup da sadece gıda yardımıyla yetinmesi elbette düşündürücüdür. Ciddi manada adım atılmasını bekliyoruz. 1 Mart itibarıyla işler bugüne geldi. O tarihte atılan yanlış adımlar bölgeyi kaos ortamı haline getirdi ve Türkiye hep böyle seyirci şekil aldı. Giderek bu iş emin olun ki söylemek istemiyoruz ama Türkiye'ye de sıçrayabilir. Şimdi siz Kerkük'ü Türkmeneli'ni savunmazsanız yarın Ankara'yı savunmakta zorluk çekilir." - İstanbul
Son Dakika › Güncel › Irak'taki Çatışmalar - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?