Pavotek Genel Müdür Yardımcısı Ömer Ragıp Özkan, Kovid-19 döneminde Türkiye'de iletişim ve uzaktan çalışma teknolojileri alanlarında büyüme gerçekleştiğini belirterek, "Salgın sürecindeki büyüme, Türkiye'de teknoloji üretiminin ne hızla ilerlediğini ve salgının bile bu büyümenin önüne geçemediğini ortaya koyuyor." dedi.
Pavotek Genel Müdür Yardımcısı Ömer Ragıp Özkan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin teknoloji geliştirme noktasında ileri bir seviyede olduğunu ve hızlı bir şekilde çözüm üretebildiğini belirterek, "İnsanımızın yapısı gereği, teknolojinin algılanması ve yorumlanması aşamalarında çok hızlı yol alabilen ve istenileni kısa sürede ortaya koyabilen bir yapıya sahibiz." değerlendirmesinde bulundu.
Yerli teknoloji üretimiyle özellikle Türkiye'nin hinterlandında yer alan Kuzey Afrika, Orta Doğu ve Doğu Avrupa'da teknoloji kalitesiyle yer edinilebileceğine işaret eden Özkan, Kovid-19 döneminde yerli üretime önem veren teknoloji üreticilerinin bu bölgelerde öne çıktığını gördüklerini söyledi.
Özkan, dünyada teknoloji üretiminde yüzde 70'e yakın üretimle Çin'in ciddi bir hegemonyası olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Çin, bu üretimin getirdiği hızla kendilerine tasarım yolunu da açtı. Örneğin, haberleşme teknolojileri alanında ilk süreçte dünyanın önde gelen markalarına sadece üretim yapan Çin, zamanla bu alanda kendi markalarını oluşturdu ve uluslararası pazarda ciddi bir seviyeye ulaştı.
Biz de haberleşme teknolojileri alanında çalışmalar yapan bir şirket olarak, ülkemizde üretim yapmak ve kendi teknolojimizi üretmek amacıyla yerel ağ cihazları olan switch ve router'ların yerli imkanlarla üretilmesi için hamleler yaptık."
"Salgın sürecinde büyüme devam etti"
Salgın sürecinde Türkiye'de iletişim ve uzaktan çalışma teknolojileri alanlarında büyüme gerçekleştiğini anlatan Özkan, "Haberleşme teknolojilerinde yerli üretim yapan şirketimiz de bu süreçte üretim ve tasarım faaliyetlerini hızlandırdı. Salgın sürecindeki büyüme, teknoloji üretiminin Türkiye'de ne hızla ilerlediğini ve salgının bile bu büyümenin önüne geçemediğini ortaya koyuyor." diye konuştu.
Özkan, Türkiye'nin yerli switch ve router üreten en büyük firması olarak 300'ün üzerinde çalışanlarının olduğunu hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şirketimizde 210 Ar-GE mühendisi bulunuyor. Ayrıca, her yıl karımızın yaklaşık yüzde 80'ini Ar-Ge'ye yatırıyoruz. Fabrikamızda küçük ölçekli kartlarda ayda 30 bin kart, switch olarak ise aylık 10 bin switch üretimi yapabiliyoruz. İş birliği yaptığımız şirketler ve stratejik ortaklarımız var. Talep gelmesi durumunda ayda 50 bin switchi üretebilecek seviyedeyiz.
Yerli olarak ürettiğimiz sahada aktif olarak kullanılan yaklaşık 2 milyon ürünümüz var. Haberleşme, enerji, uçak elektroniği, güç elektroniği alanı olmak üzere çeşitli alanlarda ürünlerimiz kullanılıyor."
"Global rakiplerle rekabet edebilecek durumdayız"
Ömer Ragıp Özkan, rakiplerinin dünyanın dev firmaları olduğunu, ancak bu firmalarla özellik anlamında ciddi şekilde rekabet edebilecek durumda olduklarını vurguladı.
Haberleşme teknolojileri alanında faaliyet gösteren yabancı firmaların ürünlerini ilk süreçte uygun fiyatlarla satsalar da lisanslar nedeniyle bu ürünlerin ilerleyen süreçte daha maliyetli olabildiğini anlatan Özkan, "Biz bu noktada yerli olarak geliştirdiğimiz ürünleri kamuya ve özel sektöre tam lisans ile sunuyoruz." dedi.
Özkan, Kent Güvenlik Yönetim Sistemi (KGYS) adı verilen kamera sistemlerinde yaklaşık 35 bin adet switch ürünlerinin aktif olarak kullanıldığını hatırlatarak, şu ifadeleri kullandı:
"Elektrik dağıtım şirketlerinde de ürünlerimiz kullanılıyor. Pazar payımızı hızla artırıyoruz. ASELSAN'ın 21 adet partner şirketinden bir tanesiyiz ve elektronik tasarım alanında ASELSAN'ın yoğun olarak çalıştığı en büyük şirketiz. İnsansız hava araçları, muharip uçaklar, görev uçakları gibi uçaklarda tasarımlarımız aktif olarak kullanılıyor. İHA'larda uçak kontrol sistemlerimiz yer alıyor.
Öte yandan, 5G teknolojilerinin yerlileştirilmesi kapsamında oluşturulan Haberleştirme Teknolojileri Kümelenmesi'nde yer almaktayız. Yerli baz istasyonu ULAK'la da yakın iş birliği içerisindeyiz."
"İnsanımız Türk mühendislerine güvenmeli"
Ar-Ge mühendislerinin hızlı çalışmalarıyla salgın sürecinde biyomedikal teknolojilerinde de ürün geliştirme yaptıklarını belirten Özkan; ateş ölçer, nabız ölçer ve oksijen seviyesi ölçer cihaz tasarımı gerçekleştirdiklerini dile getirdi.
Özkan, bu ürünlerle vatandaşların sağlıklarının hassas bir şekilde takip edilmesine katkı sağlayacaklarını aktararak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bir ülke teknolojide iyi bir noktaya ulaşmak istiyorsa kendi teknolojisini kullanmalı. Şirketlerimizin ve insanımızın Türk mühendislerine güvenmesi gerekiyor. Bugün dünyaya Türkiye'den beyin göçü gerçekleşiyorsa bunun sebebi mühendislerimizin gitme isteğinden çok uluslararası şirketlerin mühendislerimizle çalışma isteğidir."
Son Dakika › Güncel › Kovid-19 salgını yerli teknoloji üretiminin hızını kesemedi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?