Mehmet Uçum: Milli anayasacılık, yeni anayasal yaklaşımımızın temel esaslarından biridir

Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, "Milli anayasacılık anlayışı, yeni anayasal yaklaşımımızdaki en temel esaslardan biridir." dedi.

Kocaeli'de, "Cumhuriyet'in 100. yılında Türkiye Yüzyılı" temasıyla düzenlenen "Türkiye Sohbetleri" toplantısına katılan Uçum, İsrail'in insanlık dışı saldırılarının üzücü sonuçlar doğurduğunu belirterek, insanlığın binlerce yıllık geçmişinden kaynaklı vicdan ve adalet duygusunun devreye girerek, bu zulmün önüne bir şekilde geçileceğini umut ettiğini söyledi.

Uçum, dünyanın dönüştüğüne işaret ederek, "İnsanlık bu dönemden nereye çıkacak, nereye gidecek çok belirsiz. Dileğimiz; adil bir küresel düzene geçiş olsun. Dileğimiz; insanlığın bütün vahşetleri, bütün savaşları, bütün yıkımları, açlığı ve sefaleti geride bıraktığı yeni bir döneme geçiş olsun." diye konuştu.

"36 yıldır yeni anayasa talebi hiç gündemden kalkmadı"

Her milli devletin anayasaya ihtiyaç duyduğunu dile getiren Uçum, şöyle devam etti:

"Anayasa esas olarak devlet toplum ilişkisi, devlet birey ilişkisi, devlet ulus ilişkisi ve ülkeyle dünya ilişkisinin esaslarını belirleyen ana metindir. Bu 4 kolon üzerinden mevcut anayasaya baktığımızda bu anayasanın, bu ihtiyaçlar konusunda son derece yetersiz kaldığını ve sorunlu olduğunu görüyoruz. 1987 yılından beri Türkiye'de yeni ve sivil anayasa ihtiyacı tespit edilmiştir. 1982 anayasası ilk kez 1987 yılında değiştirildi ve o tarihten itibaren 36 yıldır yeni anayasa talebi hiç gündemden kalkmadı. Hep siyasetin de Meclisin de halkın da toplumun da olağan gündeminde yer kapladı ve hiçbir zaman gündemdeki önemi azalmadı. 1987 ila 2017 yılları arasında 1982 anayasası için tam 23 değişiklik yapıldı."

Uçum, devletin maddi ve manevi varlığını korumayı ve geliştirmeyi güvence altına alan, ülkesel tam bağımsızlığı korumaya, güçlendirmeye imkan veren milli anayasa yaklaşımından söz edilmesi gerektiğini anlatarak, şunları kaydetti:

"Günümüzde anayasal sistemler, milli yaklaşımla kurulmazsa küresel emperyalizmin oyun alanına dönüşen ortamlar ortaya çıkar. O yüzden milli anayasacılık anlayışı, yeni anayasal yaklaşımımızdaki en temel esaslardan biridir. Her egemen devlet, hukuk sistemini oluştururken ve bunu uygularken beka esaslı bir politik hukuk anlayışıyla bakmak zorundadır. Hiçbir egemen devlet, 'Ben kendi hukuk düzenimi sadece liberal bir hukuk anlayışıyla yapıyorum.' demez. Demiyorlar da zaten. Bunu yapmayanlar, başka ülkelere neoliberal hukuk anlayışları tazyik ederek milli devletlerin gücünü zayıflatmaya çalışan, yetkilerini devretmeye çalışan stratejiler uyguluyorlar. Bizim bunlara karşı tedbirli olmamız, güçlü durmamız gerekiyor."

Uçum, konuşmasının ardından katılımcıların sorularını yanıtladı.

"Yeni anayasa yapılmasında toplumun katkısı önemli"

Cumhurbaşkanı Danışmanı ve Sivil Dayanışma Platformu Başkanı Ayhan Oğan da yeni anayasanın yapılmasında toplumun vereceği katkının önemli olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu Üyesi Ahmet Selim Köroğlu ise Türkiye Yüzyılı vizyonunun, AK Parti ya da Cumhur İttifakı'nın değil, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin vizyon projesi olduğunu belirtti.

Köroğlu, bu çerçevede hazırlanacak yeni anayasaya, Türkiye'de yaşayan her kesimin, bütün siyasi partilerin, teröre bulaşmamış bütün oluşumların da katkı vermesinin önemli olduğunu kaydetti.

Toplantıya AK Parti Kocaeli milletvekilleri Veysal Tipioğlu ve Cemil Yaman, Vali Yardımcısı Ekrem Çalık, Dilovası Kaymakamı Metin Kubilay, Dilovası Belediye Başkanı Hamza Şayir, muhtarlar, sivil toplum kuruluşu ve siyasi parti temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.