Siirt'te Teröre Karşı "Huzur Nöbeti"

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişiminin ardından son günlerde terör örgütü PKK'nın artan saldırılarına karşı başlatılan 3 günlük nöbet sonlandırıldı.

Sivil toplum örgütleri ve bazı siyasi partilerin çağrısı üzerine, PKK terör örgütünün artan saldırılarına karşı Cuma günü kentte başlatılan 3 günlük "huzur nöbeti", akşamki nöbetle sona erdi.

Ellerindeki Türk bayraklarıyla Valilik önünde bir araya gelen vatandaşlar, yatsı namazının ardından Gaziantep'teki terör saldırısında hayatını kaybedenler için gıyabi cenaze namazı kıldı.

Aralarında İl Müftüsü Faruk Arvas'ın da bulunduğu müftülük personelince FETÖ'nün darbe girişimi ile terör saldırılarında şehit olanlar için Türkçe, Kürtçe ve Arapça mevlit okundu.

Vatandaşlara destek olmak amacıyla alanda bulunan Vali Mustafa Tutulmaz, yaptığı konuşmada, terör örgütlerine karşı dik duruşundan dolayı Siirt'in her gün Türkiye'nin gündeminde olduğunu söyledi.

Terörün en büyük zararı bölge insanına verdiğini belirten Tutulmaz, kent halkını terör karşısındaki duruşundan ötürü kutladı.

Terörün Gaziantep'te yeni bir başlangıç yapma aşamasında olan gençlerin mutluluğuna ortak olma heyecanı içinde olan vatandaşların eğlencelerini kursaklarında bıraktığına işaret eden Tutulmaz, şöyle konuştu:

"Kim yaptı bunu? Terör örgütleri. Adının ne olduğu hiç önemli değil. Bu bir gün karşımıza PKK olarak çıkıyor, bir gün DAEŞ çıkıyor, bir gün FETÖ çıkıyor, bir gün DHKP-C olarak çıkıyor ama hepsinin ortak gayesi insanı, insanlığın yaşama hakkını hedef alan, onları bir şekilde geleceğe yönelik düşüncelerini, duygularını, ideallerini toprağa gömen bir anlayıştır."

Adları ne olursa olsun her terör örgütünün vatandaşların canına kastettiğini ifade eden Tutulmaz, bu örgütlerin ülkeyi de olumsuzluğa sokma gayreti içerisinde olduklarını aktardı.

"Gerekirse canımızı vereceğiz"

Siirt 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'ndan haykırdıklarını ve teröre karşı olduklarını vurgulayan Tutulmaz, şunları söyledi:

"Gerekirse canımızı vereceğiz ama bu toprakları dış güçlerin piyonlarının, ajanlarının oyuncağı haline getirtmeyeceğiz. Bu milletin bu davranışına olan inancım her geçen gün daha da artmakta. Bugüne kadar terörle mücadeleyi güvenlik güçlerinin bir görevi olarak gördük. Genel olarak toplum böyle gördü ancak terörle mücadele sadece güvenlik güçlerine bırakılmayacak kadar önemli bir husustur. İnşallah bu başlangıçta ülkenin diğer şehirlerinde de aynı heyecanla teröre karşı davranışlarımızı hep beraber göstereceğiz ve inşallah bu terörü yeneceğiz. Topluma, Türkiye'ye, tüm dünyaya 'Biz terörün karşısındayız' diyoruz. Akşamları burada birlikte oluşumuzun sebebi de budur. Terör ve onun destekçilerinin karşısındayız. Gereken her türlü cevabı da onlara etkin bir şekilde bu millet verecektir. Bundan hiç şüpheniz olmasın."

Cihannüma İl Temsilcisi Fatih Sevgili de FETÖ'ye karşı duran Siirtlilerin bugün de terör örgütleri PKK ve DAEŞ'e karşı meydanlarda olduğuna işaret ederek şunları kaydetti:

"Biz Müslümanlar için terör örgütlerinin isimlerinin hiçbir önemi yoktur. Bizim için giydikleri kıyafetlerin, ideolojilerin, ellerindeki silahların ve ne yaptıklarının, ne söylediklerinin hiçbir kıymeti yoktur. Bizim için terörün dört önemli noktası vardır. Allah'ın ve resulünün kutsal saydığı insanların canı, malı, namus ve iffeti ve akıl sağlığına dokunan, bu dört kutsala halel getiren şey terördür. Tüm terörler lanetlidir."

Nöbete, Siirt Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Cansever, Siirt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Erman, Vali Yardımcıları Ceyhun Dilşad Taşkın ile Bünyamin Kuş, İl Jandarma Komutanı Kurmay Albay Halidun Eren, İl Emniyet Müdürü Metin Özkan, siyasi parti il başkanları, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.