Tunus Devriminin "Dönüm Noktası" Tala Kenti (1)

Tunus'un Tala kentinde 8 Ocak 2011 tarihinde meydana gelen kanlı olayların canlı şahidi olan ortaokul öğretmeni ve aynı zamanda Tunus Genel İşçi Sendikası temsilcisi Cemal el-Bulabi Tunus devriminin hikayesini ve başından geçenleri AA'ya anlattı.

Bulabi, seyyar satıcı Muhammed Buazizi'nin yerel güvenlik birimlerinden gördüğü kötü muamele karşısında kendisini ateşe vermesi ile başlayan olaylardan daha önce Tala kentinde bir kaç defa hareketliliğin yaşandığını söyledi.

Gösterilerin 3 Ocak günü başladığını ve gece saat 2'ye kadar devam ettiğini ve aynı gece kentteki iktidar partisi binasının ateşe verildiğini aktaran Bulabi, sabah saatlerinde 10 otobüs dolusu polisin kente gelerek caddelerde önlem aldığını ifade etti.

Balubi, söz konusu önlemlerin kentte yaşananların dışarıya yansımasına mani olmak istediği için yönetim tarafından alındığının anlaşılması üzerine Demokratik İlerleme Partisi'nden bir arkadaşının Al Jazeera televizyonu ile irtibata geçmesiyle kentte olanların yerel ve dünya basınında yer aldığını aktardı.

Protestoların büyümesi

Kentteki güvenlik güçlerinin halka yönelik sert müdahaleleri ve evlere düzenlediği baskınlar sonrası 6 Ocak sabahı kent meydanında toplanan kalabalık polis güçlerinin kentten ayrılması için resmi bir talepte bulundu.

Balubi, "Şehir merkezine ulaştığımda güvenlik güçleri ile anlaşma yapılmıştı. İnsanlar bundan dolayı sevinçliydi. Kalabalığın arasına girdim ve oradakilere anlaşmanın eksik olduğunu yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini söyledim. Halkı bilgilendirdim ve anlaşmayı gözden geçirmek için bir komite kurdum." diye konuştu.

Komite, güvenlik güçlerinden, gözaltına alınanların serbest bırakılmasını, güvenlik güçlerinin şehirden çıkmasını ve 8 Ocak'ta kente isteklerin müzakeresi için bakanlıktan bir heyetin gelmesini istediklerini belirten Balubi, "8 Ocak sabahı dışarıya çıktığımda güvenlik güçlerine ait otobüsler gördüm. Operasyon için hazırlandıklarına emindim ve sayıları 80'den fazlaydı. O akşam tüm mahallelerde olaylar yaşandı ancak sürpriz bir şekilde polisler göz yaşartıcı gaz yerine plastik mermi kullandı." dedi.

Gerçek mermi sesleri duyuldu

Balubi, güvenlik güçlerin sert müdahalesine rağmen protestoların devam ettiğini ancak 8 Ocak akşam saat 21: 00 civarında gerçek mermi seslerini duymaya başladıklarını ifade etti. Balubi, O gece yaşanan olaylarda kentteki Muhammed el-Beşir es-Senusi caddesinde birçok kişinin güvenlik güçlerince vurulduğunu belirtti.

Kent genelinde 9 Ocak'ta bir toplantı yaptıklarını ifade eden Balubi, insanları başlatılan eylemlerden geri dönüşü olmadığına dair motive ettiğini söyledi.

Gösterilerde hayatını kaybedenleri defnetmek için gittikleri bir cenaze evinde güvenlik güçlerinin kendilerine göz yaşartıcı gazla müdahale ettiğini aktaran Balubi, daha sonra güvenlik güçlerinin cenazelerin ana caddeden geçmesine izin vermesi için kadınların önde yürümesi şartı getirdiğini dile getirdi.

Cenazelerin defninden sonra düzenlenen yürüyüşte " Ekmek, Su, Bin Ali'ye hayır", "Tala senin mezarını kazıyor." şeklinde sloganlar atıldığını söyledi.

Güvenlik güçlerinin Tala kentinden 11 Ocak tarihinde çekildiğini ve sadece karargahlarda kaldıklarını anlatan Balubi, aynı gün kentte protestoların başladığı günden bu yana düzenlenen en büyük yürüyüşün yapıldığını kaydetti.