Türkiye'nin Ahisi Mahir Solak

Esnaflıkta ve ticarette belli kuralları içinde barındıran Ahilik geleneğinin yaşatılması için her yıl düzenlenen Ahilik kutlamaları kapsamında, 'Türkiye'de Yılın Ahisi' unvanına bu yıl Kayseri'nin Develi ilçesinde 64 yıldır terzilik yapan Mahir Solak layık görüldü.Türkiye'de Yalın Ahisi olan terzi ustası Mahir Solak, esnaflığın ve meslek erbabı olmanın sırlarını verdi. Mahir Solak, 13 yaşındayken babası tarafından bir terzi ustasının yayına çırak olarak verildiğini ifade ederek, ''Ben 1936 yılında doğmuşum. Yani 77 yaşındayım ve bu mesleğe 13 yaşında girdim. O günden beri halen çalışırım. 13 yaşımdayken beni ustamın yanına verdiler. Ustamla çıraklığım, kalfalığım ve ortaklığım 12 yıl sürdü. Daha sonra askere gittim. İki yıl İstanbul Selimiye 8. Tümen'de askerlik yaptım. Terhis oldum, geldim, yine ustamla ortak olduk. Daha sonra ben ayrıldım, müstakil dükkan açtım. Halen işime ısmarlama erkek terzisi olarak devam ediyorum.''

Çıraklık, kalfalık ve ortaklık dönemlerinde ustasıyla arasında hiçbir şekilde tartışma yaşanmadığını, birbirlerine hiçbir kırıcı kelime kullanmadıklarını vurgulayan ve vefat eden ustasına Allah'tan rahmet dileyen Mahir usta, ''Ustamın gününde konfeksiyon (hazır giyim) yoktu. Erkek ve kadın işi çoktu. Sonra ayrıldık. Ayrılırken ustam kadın işini devraldı, erkek işini de bana verdi. Ben işimi halen sürdürüyorum'' dedi.

"USTALIK, EMEK VE KALİTE FARKI VAR"

Mahir usta, yaptığı işin ustalık ve emek gerektirdiğini ifade ederek, ''Konfeksiyon bize uymaz. Konfeksiyonda genellikle ithal kumaş kullanılıyor. Bizimki Altınyıldız, birinci sınıf kumaş. Ayrıca elbise yapımında kumaşın arasına tela kullanırız. Elbisenin su basmanı teladır. Tela, işçilik ve ustalık ister. Konfeksiyonda bu yok'' diye konuştu.

Vatandaşların zaman zaman konfeksiyon (hazır giyim) ürünü takım elbiseleri onarmak için kendisine getirdiğini belirten Mahir Solak, ''Görüyorum ki, konfeksiyonda yapılan elbiselerin içinde bez var, ilaçla yapıştırmışlar. Konfeksiyon ucuz, kumaşı da engin ama bizim işimiz farklı. Kullandığımız kumaş pahalı. Bizim işimizde emek var, kalite farkı var. Tip olarak 2 düğme, 3 düğme, kruvaze. Ismarlama elbisede ve konfeksiyonda bu tipler aynı ancak işçilik, ustalık ve kalite farkı var'' ifadelerini kullandı.

Avrupa'dan, Almanya'dan ve Fransa'dan gelen gurbetçilerin, köylerden gelen tanıdıklarının, bazı esnaf arkadaşlarının, hazır giyim ürünü istemeyenlerin gelip kendisine sipariş verdiklerini, böylelikle mesleğini devam ettirdiğini vurgulayan Mahir Solak, her müşterisini memnun etmeye gayret gösterdiğini, şimdiye kadar da hiç şikayet almadığını söyledi.

"ÖNCE SAMİMİYET, SONRA İŞ"

Mahir Solak, Ahiliğin, üstün bir ahlak, mesleki tecrübe ve esnaflık kurallarına uygunluk gerektirdiğini dile getirerek, kendisini 'Yılın Ahisi' seçenlere teşekkür etti.

Esnaflığın ilk başta samimiyet gerektirdiğini kaydeden Mahir Solak, ''Hangi meslek sahibi olursa olsun, hangi esnaf olursa olsun, evvela başta samimiyet gelir, sevgi ve saygı gelir. Sonra iş gelir'' dedi.

Mahir Solak, işi bırakmayı, köşesine çekilmeyi hiç düşünmediğini ifade ederek, ''Dükkan benim kendi mülküm. Bir pazar günü geliyor, evde ne yapacağımı şaşırıyorum. Yine kalkıp dükkana geliyorum. Ömrüm ve sağlığım el verdiği sürece çalışmaya devam edeceğim. İşimiz var, eşimiz, dostumuz var, sağlığım oldukça buraya gelip çalışacağım'' şeklinde konuştu.

Türkiye'de Yılın Ahisi seçilen Mahir Solak, 28 Eylül Cumartesi günü Kırşehir'de düzenlenecek Ahilik törenlerinde ödülünü alacak. Solak, burada ayrıca Ahilik geleneği gereği 'şed' (ustalık kuşağı) kuşanacak. Şedi yine Kayserili bir terzi ustası dikecek.

ZAFER BARIŞ