Sinan Polat - Türkiye ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yarın ziyaret edeceği Polonya arasında siyasi ilişkilerde yakalanan işbirliği ve istikrar henüz ekonomik alana yansımamış olsa da özellikle son 5 yılda atılan karşılıklı adımlar ve imzalanan anlaşmalar, ilişkilerde bu alanda yaşanacak hızlı iyileşmenin ipuçlarını veriyor.
Polonya, 600 yıllık ikili ilişkiler geçmişiyle Vatikan'dan sonra Türkiye'nin en köklü diplomatik ilişkiye sahip ülke konumunda bulunuyor. Başbakan Erdoğan'ın ziyaretinin hem Türkiye'nin AB üyeliği sürecine olumlu katkıda bulunacağı hem de karşılıklı yatırımların artmasına ve çeşitlenmesi konusunda fayda sağlayacağı belirtiliyor. Diplomatik ilişkilerin 600. yıl dönümü münasebetiyle düzenlenecek karşılıklı etkinliklerle iki ülke arasındaki ilişkilerin zirveye çıkması bekleniyor.
Polonya'yla ilk defa Osmanlı döneminde temeli atılan ikili ilişkiler I. ve II. Dünya Savaşları ve arkasından gelen Soğuk Savaş döneminde zayıflasa da 1989'da Polonya'daki komünist rejimin son bulmasıyla yeniden olumlu seyir izlemeye başladı. Polonya'nın 1999'da NATO'ya, 2004'te Avrupa Birliği'ne (AB) üye olmasıyla birlikte yepyeni bir boyuta taşındı. İki ülke bu yıl Dostluk Antlaşması'nın 90. yıl dönümünü, gelecek sene de diplomatik ilişkilerin tesisinin 600. yıl dönümünü kutlayacak.
Tarihi derinliğe sahip ikili ilişkilerde özellikle son beş yılda belirgin bir canlanma gözleniyor. İki ülke arasında Başbakan Erdoğan'ın 2009'daki ziyareti sırasında stratejik ortaklık deklarasyonu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün 2011'deki ziyareti sırasında da bilim ve teknoloji alanında işbirliği anlaşması imzalandı. İki ülke arasında geçen yıl da deniz taşımacılığı anlaşması imzalandı.
Polonezköy çok sayıda Polonyalıyı ağırlıyor -
Siyasi alanda yaşanan olumlu atmosferin bir benzeri de kültürel ilişkilerde yaşanıyor. 2000'li yılların başlarında 120 binin altında olan Türkiye'yi ziyaret eden Polonyalı turist sayısı, bu yıl yarım milyona dayanmış durumda. Buna karşın Türkiye'den Polonya'ya giden turist sayısı ise 30 bin civarında.
Polonyalı turistler hem deniz hem de kış turizmi için Türkiye'yi tercih ederken, en fazla ziyaret edilen yerlerden biri İstanbul'daki Polonezköy. Osmanlı İmparatorluğu döneminde Polonya'nın Avusturya, Rusya ve Prusya tarafından paylaşılması üzerine çıkan Polonya ayaklanması sırasında ülkeyi terk etmek zorunda kalan hükümet başkanını ve siyasi liderleri ağırlayan köy, sonraki yıllarda pek çok Polonyalıyı ağırladı.
Ayrıca, diplomatik ilişkilerin 600. yıl dönümü dolayısıyla her iki ülkenin değişik şehirlerinde düzenlenecek onlarca faaliyetle iki ülke insanı arasındaki kültürel etkileşimin zirveye çıkarılması planlanıyor.
Eğitim alanında da parlak bir dönem yaşanıyor. 2012 yılı verilerine göre Türkiye'den Polonya'ya 5053 öğrenci giderken, bu ülkeden Türkiye'ye 2092 öğrenci geldi. Polonya, Almanya'dan sonra Erasmus programıyla yurt dışında eğitim görmeyi tercih eden Türk öğrencilerin en fazla tercih ettiği ülke konumunda. Öğrencilerin bu tercihinde hem ekonomik hem de kültürel etkenlerin rol oynadığı belirtiliyor.
Türkiye'nin AB üyeliğine tam destek -
Başbakan Erdoğan'ın Polonya'ya yapacağı ziyaretinin en sıcak gündemlerinden birinin de Türkiye-AB ilişkileri olması bekleniyor. Erdoğan'ın ziyareti, AB ile üyelik müzakerelerinde 3 yıl aradan sonra ilk defa yeni bir fasıl açılmasının hemen sonrasına gerçekleşecek.
Türkiye'nin AB'ye üyelik süreciyle ilgili AA'nın sorularını cevaplayan Polonya Uluslararası İlişkiler Enstitüsü (PISM) Direktörü Marcin Zaborowski, 2004 yılında üyeliğe kabul edilene kadar Polonya'nın da şu an Türkiye'nin karşı karşıya olduğu zorluklarla mücadele ettiğini söyledi. Bu zorlukları göç, kültürel konular, az gelişmiş bölgeler gibi konular şeklinde sıralayan Zaborowski, Polonya'nın AB kamuoyunda Türkiye'ye bu konularda yardımcı olabileceğini belirtti.
Zaborowski, "Her iki ülke de birbiri hakkında iç politikadaki değişimlerden etkilenmeyen olumlu kanaate sahip. Bu da uzun soluklu işbirliğinin geliştirilmesine imkan sağlıyor. Karşılıklı faydaya dayalı iyi ilişkiler enerji, savunma ve teknoloji gibi alanlarda stratejik ortaklığın daha da derinleştirilmesine olanak sunabilir" ifadesini kullandı.
Siyasi alanda yaşanan iyi ilişkiler, Türkiye'nin AB üyeliği müzakerelerine de yansıyor. Birliğe üye olduğu 2004'ten bu yana Türkiye'nin AB'ye üyeliğine güçlü destek veren Polonya, AB'nin Çin ve ABD ile rekabet edebilmesi için Türkiye'ye ihtiyacı olduğu görüşünün en sıkı savunucularından biri.
Polonya'nın sadece siyasi liderleri değil, halkı da Türkiye'nin AB üyeliğinin güçlü destekçilerinden. Eurobarometer istatistiklerine göre, Polonyalıların yarıdan fazlası Türkiye'nin AB üyeliğine olumlu bakıyor.
Ekonomik ilişkiler beklentinin altında -
İki ülkenin 2011 yılında toplam 5,3 milyar dolar olan ticaret hacmi, küresel krizin de etkisiyle 2012'de 4,9 milyar dolara geriledi ancak bu yılki ticaret hacminin 5,5 milyar dolara yükselmesi bekleniyor. Gelecek beş yıl içerisindeyse bu miktarın 10 milyar dolara çıkarılması hedefleniyor.
Dünya Bankası verilerine göre, dünyanın en büyük 24'üncü ekonomisine sahip Polonya'da toplam yabancı yatırımlar içerisinde Türk yatırımlarının payı yüzde 0,1 dolayında bulunuyor. Ülkede 200'e yakın Türk firması faaliyet gösterirken bunların sadece 9'u 1 milyon doların üzerinde yatırıma sahip.
Vergi muafiyeti, yüzde 0'a yakın enflasyon, düşük faiz -
Yabancı yatırımcılardan vergi almamak gibi oldukça dikkat çekici bir teşvik stratejisi izleyen Polonya, yüzde 0'a yakın enflasyonu ve düşük faiz oranlarına rağmen Türk yatırımcısı tarafından yeterince rağbet görmüyor. Polonya, Türk yatırımcıyı çekmek için çeşitli tanıtım programları düzenlemeyi planlıyor. Polonya Ekonomi Bakanlığı'nın yatırım desteği sağlayacağı beş ülkeden biri Türkiye olacak.
Başbakan Erdoğan'ın ziyareti sırasında her iki ülke işadamlarının katılımıyla düzenlenecek iş forumunun karşılıklı yatırım alanlarının tanıtılmasına ve ticari ilişkilerin gelişmesine hız kazandırması bekleniyor.
Polonya'da faaliyet gösteren Türk yatırımcılar ağırlıklı olarak inşaat, altyapı ve tekstil alanlarını seçerken, Türkiye'ye yatırım yapan Polonyalılar genellikle kimya, enerji, inşaat ve eczacılık sektörlerini tercih ediyor. Polonyalı yetkililer, Türk yatırımlarının sadece alt yapı ile sınırlı kalmamasını, enerji, elektronik, plastik işleme ve madencilik gibi sektörleri de içine alacak şekilde çeşitlenmesini istiyor. - Ankara
Son Dakika › Güncel › Türkiye Polonya İlişkileri Yükselişte - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?