Yeni Anayasa ve Çalışma Hayatı" Konferansı

Zonguldak'ta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca "Yeni Anayasa ve Çalışma Hayatı" konferansı verildi.

İş Kur İl Müdürlüğü Konferans Salonu'nda düzenlenen konferansta, konuşan Gençlik ve Spor Bakanlığı Hukuk Müşaviri Ahmet Bensiz, yeni ve sivil bir anayasayla ilk kez bu kadar yakından ilgilenilen bir dönemden geçildiğini söyledi.

1982 Anayasası'na bakıldığında mülga edilmiş, değiştirilmiş, birçok yerinde yama olan bir anayasa görüldüğünü dile getiren Bensiz, "1982 Anayasası o kadar yamalı bir bohça haline gelmiş ki değiştire değiştire yama yapacak yer kalmamış. Dikiyorsunuz, diktiğiniz yerden bir daha yırtılmaya başlıyor. Artık bu ülkeye bu elbise dar geliyor." dedi.

Mevcut parlamenter sistemde parlamentonun iki başlılıkla siyaseten sorun çözme yerine sorun üretme yeri haline geldiğini Bensiz, şöyle devam etti:

"Örneğin bir seçimden sonra uzun bir süre hükümet kurulamıyor. Seçtiğimiz milletvekilleri yasama işine bakamıyor. Yürütme de kendine işine bakamıyor. Yeni anayasa, bizim milletvekillerini seçtiğimiz, yasamayı belirlediğimiz, yasamanın ve yürütmenin kendi işine baktığı bir sistem olacak. Şu anda milletvekillerini gönderiyoruz ama ömürlerinin yarısı iktidarı kimle yapacağız, nasıl yapacağız turlarıyla geçiyor. Ama yeni anayasada yasama kendi işine bakacak. Halkın seçtiğini cumhurbaşkanı da yürütmenin başı olacak ve işine bakacak. Bu durum iki başlılığı ortadan kaldıracak. Biz zaten fiili olarak başkanlık sistemine geçmiştik, cumhurbaşkanı halk tarafından seçilmişti. Yeni yapılacak olan hukuken geçilmesidir."

Çalışma Hayatı Uzmanı Tarkan Zengin de 1982 anayasasında özgürlüklerin istisna, yasaklar ve kısıtlamaların kural olarak yer aldığını anlattı.

"Bizim anayasamız, yasakçı bir anlayış ruhunun sindiği bir anayasadır" diyen Zengin, şöyle devam etti:

"Yeni bir anayasa dediğimizde bazıları 'Anayasanın zaten 120 maddesi değişmiş. Niye 12 Eylül yasasından bahsediyorsun' diyebiliyor. Maddeler değişebilir ama onda bir şeyin ruhu kalmışsa, o ruh her zaman bizim karşımıza çıkıyor. Çünkü yasalara bakıyorsunuz bir hak veriyor, arkasından 'ama', 'fakat', 'lakin' diye devam eden cümleler başta verilen bütün hakları geri alabiliyor. Anayasaya sinen antidemokratik darbeci ruh kendini korudukça bir anayasanın bütün maddelerini değiştirsek de bir şey değişmez. Bizim o özgürlükçü demediğimiz antidemokratik yasalar hep karşımıza çıkar."

Kendisinin yaklaşık 20 yıldır sendikal hareketler üzerinde çalıştığını ve neredeyse bütün sendikaların genel kurul kararlarında, bütün metinlerinde anayasanın değişmesi gerektiği konusunda talep ve kararlar olduğuna da işaret eden Zengin, "Bu süreçte anayasa çalışmalarını sadece başkanlık üzerine kilitleyip, onun üzerinden bir tartışma yürütülmesinin doğru olmadığı kanaatindeyim. Biz millet olarak hak ve özgürlükleri istisna olarak değil de kural olarak yapan bir anayasa yapmanın hem ülkenin geleceğine, çalışma hayatına hem millete önemli katkılar sağlayacağını düşünüyorum." diye konuştu.