Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Bugün itibariyle dünya ekonomisinin önündeki en büyük sorun olarak kredibilite olduğunu görüyoruz. Kredibilite açığının giderilmesi de yine uygulamadan geçiyor" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı B20 Konferansı açılış oturumunda konuşan Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, G20'ye üç önemli başlıkla katkıda bulunmaya çalıştıklarını belirterek, bu başlıkların kapsayıcılık, uygulama ve yatırım olduğunu hatırlattı. Yılmaz, dünyadaki gelişmeden herkesin pay alması gerektiğini söyleyerek, "Bazı kesimlerin dışında kaldığı, bazı kesimlerin yeteri kadar yarar görmediği bir büyüme ve kalkınma süreci ülkemizde de, dünyada da hiçbirimiz arzu etmeyiz. Bu çerçevede de küçük ve orta boy işletmelerin sorunlarına özel olarak eğildik. Yatay bir öncelik olarak KOBi'leri belirledik ve her G20 toplantılarında yer verdik. Bu konu G20 içerisinde geniş kabul bulmuş oldu. Bu kadar yoğun KOBİ ilgisi G20 gündeminde ilk defa yer almaktadır" ifadelerini kullandı.
Uluslararası Ticaret Örgütü ile KOBİ'lerin sorunlarını çözmek için Dünya KOBİ Forumu'nu kurduklarını söyleyen Yılmaz, "Bu yapı G20 dönem başkanlığımızda dünyaya kazandırdığımız yapıdır. Ayrıca KOBİ'lerin finansmana, iyileştirmeye yönelik temel ilkeler seti ve KOBI finansmanı Ortak Eylem Planı'nı da bu dönemde hazırladık. Bu çalışmalar da devam ediyor" şeklinde konuştu.
Uygulamanın önemine değinen Başbakan Yardımcısı Yılmaz, "Bugün itibariyle dünya ekonomisinin önündeki en büyük sorun olarak kredibilite olduğunu görüyoruz. Kredibilite açığının giderilmesi de yine uygulamadan geçiyor. Bu kredibilite açığını ne kadar çabuk kapatırsak o kadar hızlı güven oluşacaktır. Bu oluşan güven de büyümeyi getirecektir. Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde son 13 yılda Türkiye'de sağlanan başarıda da aslında anahtarın bu olduğunu söyleyebiliriz" dedi.
Büyümenin motorunun yatırımlar olduğunu belirten Yılmaz, "Bu stratejilerin oluşturulması ve uygun finansman modelleri ile hayata geçirilmesi önceliğimiz oldu" diye konuştu.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise, toplantıda 61 ülkeden bin 100'ü aşkın katılımcı olduğunu belirterek, B20 faaliyetlerine stratejik partner olarak destek veren şirketlere teşekkür etti. Hisarcıklıoğlu, "Aslına bakarsanız G20, 8 ülke dünyayı yönetmeye yetmeyince ortaya çıkan bir mekanizmadır. Ben G20'yi oluşmakta olan yeni dünyaya uyum sağlama çabası olarak görüyorum. Bu doğru adımı destekliyorum. Çünkü çok ilginç bir zamandan geçiyoruz. Günümüzde pek çok küresel sorunla yüzleşmek zorundayız. Son altı yıldır küresel büyümede istikrarı yakalayamıyoruz" ifadelerini kullandı.
Ekonomik krizden bahseden Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:
"Önce ABD ve Avrupa başta olmak üzere merkez ülkelerde sorun vardı. Onlar toparlanmaya başladı. Ama bugün de gelişmekte olan ülkeler sıkıntı yaşıyor. Geçmiş yıllarda ticaret küresel büyümenin motoruydu. Şimdi ise ticaret istediğimiz gibi artmıyor. Bir başka deyişle pasta istediğimiz hızda büyümüyor. Bu da korumacı politikaları körüklüyor. Genç işsizlik oldukça yüksek seviyelerde. Bazı ülkelerde gençlerin yüzde 40'ı işsiz durumda. Geçtiğimiz 30-40 yıllık dönemde uygulanan kapsayıcı olmayan politikalar nedeniyle eşitsizlikler artıyor. Eşitsizlik konusu giderek ekonomik bir problem olmaktan çıkıp toplumsal bir problem haline gelmeye başladı. Hatta son dönemde tüm dünyada artan güvenlik açığının ve çatışmaların da artan eşitsizlik ve kapsayıcı olmayan politikalar ile yakından bağlantılı olduğu kanaatindeyim."
"İş dünyası olarak kısa vadede yeni bir sorunla karşı karşıyayız" diyen Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti:
"Küresel ekonomi yeni bir para politikasına geçiş yapıyor. ABD Merkez Bankası'nın muslukları kıstığı, başta Avrupa Merkez Bankası olmak üzere bazı merkez bankalarının parasal genişlemeye gittiği günleri yaşıyoruz. Ulusal gibi görünen bir kararın etkileri küresel oluyor. Bu gelişmeler, bizler için son derece sıra dışı bir durum. Kur savaşları olarak adlandırılan bir dönemden geçiyoruz. En güçlü paraların yüzde 10'lar düzeyinde değer kaybının normal karşılandığı ilginç bir dönem."
Hisarcıklıoğlu, B20 temsilcileri ile birlikte çalıştıklarını söyleyerek, "Hem G20'de, hem de B20'de 'KOBİ'ler nasıl büyür', 'büyük şirketlerle nasıl ortaklılar kurar' meselesini gündemin ana maddesi haline getirdik. Bununla da kalmadık World SME Forum, yani Dünya KOBİ Forumu adında KOBİ'lerin sorunlarını sahiplenecek, KOBİ'lerin hamisi olacak uluslararası bir kurum kurduk. B20'nin öncülüğünde dünyanın en büyük iş örgütü ICC ile TOBB'un kurucu olduğu İstanbul merkezli bu yeni kuruluşa tüm G20 hükümetlerinden, Dünya Bankası'ndan ve OECD'den destek bulduk. Çalışmalarımızı sadece Türkiye ile de sınırlandırmadık. Hem Türkiye'yi hem de B20'yi anlatmak için 5 kıtada 12 büyük toplantı organize ettik. Toplamda 170 bin kilometre yol yaptık. Yani dünyanın etrafında 4 turdan fazla attık" diye konuştu. - ANKARA
Son Dakika › Politika › B20 Konferansı Açılış Oturumu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?