Demba Ba'dan Özel Açıklamalar

Beşiktaş'ın yeni transferi ve yıldız oyuncusu Demba Ba, verdiği bir röportajda Türkiye ve Türk futboluna yönelik düşüncelerini açıkladı.

Habertürk Spor'a konuşan Demba Ba'nın açıklamaları şu şekilde

Çok konuşulan sakatlığını soralım. Bu konuda çok fazla spekülasyon yapıldı. Hatta en son Sow’un Beşiktaş kulüp doktoruna güvenmemeni söylediği yazıldı. Durumun ne, gerçekten bir güvensizlik yaşıyor musun?

“Yalan söylemek bir rahatsızlıktır. Umarım bu yalanları çıkaranlar tedavi olur, bu rahatsızlıklarından kurtulurlar. Söyledikleri, yaptıkları bu dedikodular beni hiç etkilemiyor. Ben kendimden eminim. Beni üzen tek nokta canla başla çalışan doktorumuzun, sağlık ekibinin etkilenmesi. Umarım onlar bu tür yalanlardan etkilenmiyordur. Çünkü buna üzülürüm. Ayrıca bu spekülasyonları neden çıkarırlar anlamış değilim. Bunları söyleyenlerle yüz yüze konuşup durumumu onlara anlatmak, tartışmak isterim!”

"ARENA'NIN YÜZÜ OLACAĞIM"

Beşiktaş’a çabuk uyum sağladın. Kariyerinin sonuna kadar burada oynamak ister misin?

“4 yıllık sözleşmem var. Kulüp ile ilişkilerim çok iyi. Taraftar beni seviyor. 4 yıl boyunca kalmayı çok istiyorum. Yeni stat ile birlikte kulüp tekrardan ayağa kalkacak. Ben de o stadın yüzü olmak istiyorum. O nedenle Vodafone Arena’ya çıkmak için de sabırsızım"

"B PLANIM HİÇ OLMADI"

Kariyerinin başında büyük sıkıntılar yaşamıştı Ba. Fransa’da Lyon ve Auxerre, İngiltere’de Watford, Barnsley, Gillingham, Swansea kulüplerinin kapısından çevrilmiş, hatta kendi ifadesiyle o dönemde sadece ekmek ve su ile yaşadığı günler olmuştu... Peki o günleri nasıl hatırlıyor Ba... O aralar bir güven kaybı yaşadı mı? Futboldan vazgeçmeyi, farklı bir kulvara yönelmeyi düşündü mü? Senegalli 2004’te yaşadığı sıkıntılı günlere döndü ve başladı anlatmaya...

‘KENDİME HEP GÜVENDİM’

“Profesyonel bir kulübün altyapısında başladım futbola. Diğer kulüplerin seçmelerine gittim defalarca. Ama çoğu kez beni reddettiler. Kimi zaman ertelediler, kimi zaman ‘Yerimde oyuncu olduğunu’ söylediler. Ama hiç yılmadım. O kadar güven kırıcı laflar da duymadım. Ama beni kabul etmeyeceklerini kadroda yer açamayacaklarını söylediler. Kendime hep güvendim. Eninde sonunda bir yerlere geleceğimi biliyordum. B planım hiç olmadı. Tek isteğim futbol oynamaktı. Futbolcu olmasaydım ne olurdum bilmiyorum. Bugün de aynı şey geçerli. Bıraksam ne yaparım yine bilmiyorum. Tek bildiğim futbol. Başka bir şey elimden gelmez herhalde.”

Takımla iletişimin nasıl?

“Sivok’un yaşam enerjisi çok yüksek. Onunla birlikteyken hepimiz keyifliyiz. Atiba da öyle. Gökhan Töre hem çok iyi insan hem de çok iyi oyuncu. Mustafa, Kerim ve İsmail de çabuk uyum sağladığım arkadaşlarım. Hepsi çok karakterli çocuklar. Onların güveni ve desteği beni çok etkiliyor. Genç Ümit’ten (Ümit Karaal) bahsetmeden olmaz. İlerde önemli bir oyuncu olacak. O’na iyi bakmalıyız.”

Türk yemekleri için ne diyeceksin?

“Döneri çok beğeniyorum. Fransa’dayken Türkler’in çalıştırdığı yerlere gidip döner yiyordum. Ancak asla ve asla buradaki gibi bir lezzet yoktu. Olamaz da zaten. İnanılmaz bir lezzet. Her gün yesem bıkmam. Ayrıca sütlaca da bayılıyorum.”

Süper Lig’de beğendiğin veya tedirgin olacağın biri var mı?

“Kortuğum bir oyuncu yok. Ama bugüne kadar izlediğim maçlarda Galatasaraylı Semih Kaya’yı beğendim. Çünkü kendine güveniyor. Çok iyi bir savunmacı.

"TAKKEYİ GÖRDÜ, GÖZLERİ PARLADI"

5 vakit namazını kaçırmayan Demba Ba’nın yanına giderken bir de küçük hediye götürdük. Hacdan gelen namaz takkesini O’na verdiğimde gözlerinde inanılmaz bir parıltı gördüm. Küçük bir şey O’nu çok mutlu etmişti. Tercümanı Halil Yazıcıoğlu vasıtası ile bana dönerek, “İster inan ister inanma takkemi kaybetmiştim. Yenisini almaya da bir türlü vakit bulamamıştım. Çok teşekkür ederim” dedi.

"ÇOCUKLAR ÖLMESİN"

Beşiktaş taraftarı gibi sen de sosyal konularda çok duyarlısın. Dünyanın her yerinde savaşlar var. Çocuklar ölüyor. Bunu değiştirmek için neler yapılmalı?

“Elimden gelen yardımları yapıyorum. Filistin’e, Senegal’e, Afrika’ya. Tabii ki neler yaptığımı söylemem. Ama artık bu olayların yaşanmaması lazım. Savaş kötü. Özellikle de çocukların ölmesi dayanılmaz bir şey.

'TARAFTARLAR DÜŞMANCA’

Türk futbolu hakkında bazı fikirlerin oluşmuştur. Örneğin Süper Kupa maçı sonrası Volkan ile Melo arasındaki olaylar çok konuşuldu. Bunlara şaşırdın mı?

“Gözlemim şu; oyunculardan ziyade taraftarlar arasında düşmanca atmosfer var. Oyuncular arasında ne olursa olsun milli takıma gidip ortak hareket ediyor ve olayları unutuyorlar. Sonuçta herkes arkadaş. Benim için öncelik futbolcu olarak kalite ve beceri göstermektir.”

‘İNÖNÜ ATMOSFERİNE ULAŞMAK ÇOK ZOR’

Stat sıkıntısına rağmen şampiyonluk için umutlu musun? Türkiye Ligi nasıl?

“Kendi sahamızda oynamamak büyük dezavantaj. Maçları oynadığımız yer, Beşiktaş semtine çok uzak. İnönü atmosferine ulaşmak zor. Taraftara uzağız. Ama takım olarak kaliteliyiz. Bu açığı bir şekilde kapatacağız. İyi başladık. Alınan sonuçlar bize moral verdi. Türkiye Ligi ise gelişmekte olan bir lig. Statlar yapılıyor. Umut verici gelişmeler var.”