CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Malatya'da Açıklaması

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ülkeye barışı ve huzuru getireceğini söyledi.

Malatya Erhaç Havalimanı'nda partililer tarafından karşılanan Kılıçdaroğlu, buradan Akçadağ'a geçerek, ilçe meydanında seçim otobüsü üzerinden vatandaşlara seslendi.

Kılıçdaroğlu, ülkenin vatandaşların düşündüğünden daha da ağır bir krizin içerisinde olduğunu savunarak, kardeşin kardeşe düşman olmaya başladığını ifade etti.

7 Haziran'da sandığa giderek oylarını kullandıklarını ve seçimlerini yaptıklarını anlatan Kılıçdaroğlu, "Şimdi 1 Kasım'da yeniden sandığa gideceğiz, neden? Vatandaş oyunu kullandı, niye bunu beğenmediniz? Neden koalisyon kurmadınız? Türkiye'yi bu ateş çemberinden çıkacak olan yine bu milletin azim ve kararlığı. 1 Kasım'da mutlaka ama mutlaka sandığa gitmeliyiz, oyumuzu kullanmalıyız" dedi.

Güven verilen bir kişinin hükümet kurma gücünü, iradesini kullanamıyorsa o kişinin Türkiye'yi yönetemeyeceğini iddia eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Eğer bir kişi iradesini saraya ipotek ettiyse o kişi Türkiye'yi yönetemez. Eğer bir kişi Türkiye'nin sorunları 'şöyle çözülür' diye açık ve net öneriler getiremiyorsa, Türkiye'yi yönetemez. 13 yıldır Türkiye'yi yönetiyorlar. Sabah akşam konuşuyorlar, 'şu memlekette işsizlik var, biz işsizliği şöyle çözeceğiz' diyorlar mı? Niye işsizlik var. 13 yıldır onların çocuklarının hepsinin işi gücü var. Sizin çocuklarınız işsiz, niye? Taşeronu da kayısı üreticinin derdini de biliyorum."

"Siyaseti kavga alanı olarak görmüyorum"

Akçadağ ilçesinin meşhur pilavını da bildiğini belirten Kılıçdaroğlu, vatandaşlara başbakan seçilmesi halinde ilçeye gelip pilav yiyeceğinin de sözünü verdi.

"Söz veriyorum bu ülkeye barışı ve huzuru getireceğim" diyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Emekliye, Ramazan ve Kurban Bayramı'nda birer maaş ikramiye vereceğim. Taşerondan işçileri kurtaracağım, herkesin kadrosu olacak. Asgari ücret net bin 500 lira olacak. Annelere söz veriyorum, çocuklarınızı tam gün okula göndereceksiniz. Sabah okula akşam evine gelecek. Öğle yemeğini okulda öğretmenleriyle bedavaya yiyecekler. Beslenme çantası olmayacak. Ben onlar gibi 13 yıl da istemiyorum. Ben sizden sadece 4 yıl yetki istiyorum. Bakın bakalım bu ülke adam gibi nasıl yönetilirmiş, terör nasıl bitermiş, bu ülkeye huzur nasıl gelirmiş. Ben bunu vadediyorum size. Ben siyaseti kavga alanı olarak görmüyorum, siyaseti köşeyi dönme aracı olarak görmüyorum. Ben siyaseti vatandaşı soyma olarak görmüyorum, ben siyaseti vatandaşa hizmet etme aracı olarak görüyorum. Ben size hizmet etmek istiyorum."

Kılıçdaroğlu, siyasetin toplumu böldüğünü savunarak, "Birisi gelip size etnik kimlik üzerinden siyaset yapıyor. Etnik kimlik üzerinden siyaset yapmak toplumu ayrıştırmak, bölmek demektir. Bir başkası geliyor, inanç üzerinden siyaset yapıyor. İnanç üzerinden siyaset yapmak da toplumu bölmektir. Ben, insan Allah'ın yarattığı en değerli varlıktır kimliğiyle, inancıyla benim başımın üzeride yeri vardır" şeklinde konuştu.

"Hortumcular kaybedecek"

Etnik kimlik, inanç üzerinden siyaset yapılamayacağını vurgulayan Kılıçdaroğlu, siyasetin konusunun halkı ilgilendirmesi gerektiğinin altını çizdi.

Kılıçdaroğlu, Türkiye'de 2 miyon 200 bin Suriyeli olduğunu aktararak, şöyle devam etti:

"Şimdi onlara iş bulmaya çalışıyorlar. Bizim çocuklarımız neden işsiz? Dış politikada bir hata yaparsanız bedelini 78 milyon öder. Şimdi 78 milyon ödüyor. 'İhracat yapamıyoruz' diyorlar, herkesle kavga ettin. Esnaf kazanamıyor. Bizim iktidarımızda esnaf, köylü, memur, işçi, sanayici, tüccar kazanacak, sadece ve sadece hortumcular kaybedecek. Bunların iktidarında herkes kaybediyor sadece hortumcular kazanıyor. Ben bu düzeni değiştireceğim. Ben rahmetli Ecevit'in geleneğinden geliyorum. Ne diyordu Ecevit, 'Ne ezen, ne ezilen, insanca hakça bir düzen.' Emekliye iki maaşı neden veriyoruz, Ramazan ve Kurban Bayramı'nda 'insanca bir düzen olsun' diye. Düne kadar 'parayı, kaynağı nereden bulacaksın' diyorlardı. Kaynağı da imkanı var."

Köylüye dünyanın en pahalı mazotunu sattıklarını anlatan Kılıçdaroğlu, mazotu 1 lira 80 kuruşa vereceklerini söyledi.

"Gücümüzü milletten, halktan alırız"

Kılıçdaroğlu, halk için çalıştığını ve mücadele ettiğini vurgulayarak, "Davutoğlu saray için, Kılıçdaroğlu halk için çalışır. Bu kadar açık. Zaten kendisi de inkar etmiyor. Ben saray içi çalışmıyorum demiyor, 'saraydan ne talimat gelirse ben onu yapıyorum' diyor. Biz de diyoruz ki bize talimatı ancak millet verir. Biz gücümüzü milletten, halktan alırız. Budur bizim görüşürüz" dedi.

Vatandaşların durumundan memnun ise oylarını Adalet ve Kalkınma Partisi'ne vermelerini, değil ise kendilerine oy vermelerini isteyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"TRT'ye bakın, 2,5 saat verdi. Bir siyasi partinin gelen başkanına, Davutoğlu'na 2,5 saat yayın yaptılar. Bize 2,5 dakika bile değil. Onların bir havuz medyası va, A Haber diye. Haber gönderdim, 'ben sizin kanalınıza çıkmak istiyorum, gazetecileri de siz seçin, onlar ne sorarsa hepsini cevabını vereceğim' diye. Cesaret edip beni çıkaramadılar, çünkü bütün foyaları, yalanları meydana çıkacaktı. Benim öz güvenim var. Ben halka inanıyorum. Beni eleştirebilirler ama hiç kimse hiçbir Allah'ın kulu 'Kılıçdaroğlu kul hakkı yiyor' diyemez. Herkesin hakkını korurum. Bana oy versin vermesin. Ben 78 milyon yurttaşımı kucaklarım."

"Tercih sizin, oy da sizin"

İşçisi, köylüsü bu güzel memlekette huzur içerisinde yaşasın istediğini dile getiren CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Bunun yapmanın yolu sizden, sandıktan geçiyor. Tercih sizin, oy da sizin. Bu ülkeyi huzur içerisinde yaşanan bir ülke haline getirmek istiyorum. Kavgadan bıktıysanız, bu ülkede huzur istiyorsanız eksi algılarınızı tamamen değiştirin" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, seçimlerin önemine dikkati çekerek, "Bu seçim düşünerek sandığa gitmemiz gereken seçimlerdir. Elimizi vicdanımıza koyarak sandığı gitmeniz gereken seçimlerdir. Sıradan seçimler değil. Bu seçimlerde Cumhuriyeti oylayacağız" dedi.

Ülkenin geriye doğru gittiğini iddia eden Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin uygar, medeni dünyanın içerisinde yer alması gerektiğini vurguladı.

Halk için çalışacağını belirten Kılıçdaroğlu, "Sizin için çalışıp, emek harcayacağım. Sizin için alın teri dökeceğim. Dökeceğim her alın teri size helal olsun" ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından Akçadağ ilçesine bağlı Ören Mahallesi ve Doğanşehir ilçesine bağlı Polat Mahallesi'nde vatandaşlarla bir süre sohbet ederek, çay içti.