CHP'nin Ordu Mitingi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "11 milyon emekliden bir tek fire bile beklemiyorum. 11 milyon emeklinin 11 milyonunun da oyunu istiyorum. Ben seni düşünüyorum emekli kardeşim" dedi.

Kılıçdaroğlu, partisinin Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlediği mitingde yaptığı konuşmada, CHP iktidarında ilk 6 ayda çıkaracakları iki kanun olduğunu söyledi.

Kanunlardan birinin "siyasi ahlak kanunu" olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, diğerinin de emekliye kurban ve ramazan bayramlarında birer maaş ikramiye kanunu olduğunu ifade etti.

Kılıçdaroğlu, siyaseti kirlilikten arındıracaklarını belirterek, "Siyaset üç kağıtçıların işi olmamalı. Siyaset, devleti soyanların işi olmamalı. Siyaset, kul hakkı yiyenlerin işi olmamalı. Siyaset, halka hizmet etmeyi, namuslu, görev bilen insanların işi olmalı. Bu kanunu çıkartacağız, siyaseti pisliklerden arındıracağız. Güzel siyaset, onurlu siyaset yapacağız" diye konuştu.

Siyasette söz verilince sözün arkasında durulması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, yapacakları işin sözünü verdiklerini anlattı.

Kılıçdaroğlu, yapamayacağı işi de açık ve net bir şekilde söylediklerini dile getirerek, "Zamana ihtiyacımız olduğunu söylüyoruz, 'yeri geldiğinde yapacağız' diyoruz. Refahı tabana yayacağız, yoksulluğu bitireceğiz, herkes büyümeden ve kalkınmadan nasibi alacak. İnsanca ve hakça bir düzen kurmak için yola çıktık" ifadesini kullandı.

Ramazan ve kurban bayramlarında emekliye iki maaş ikramiye vereceklerini anlatan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Ankara'daki beyler hemen itiraz ediyorlar. 'Nereden vereceksin' diyorlar. Öbürü de diyor ki 'efendim hazineyi doldurduk, Kılıçdaroğlu gelip dağıtacak millete.' Şimdi birisi 'para yok' diyor, birisi 'kasa dolu' diyor. Hangisi doğru, ikisi de yanlış. İkisi de emekliyi düşünmüyor. Doğrusu şudur; ilk Ramazan Bayramı, ilk Kurban Bayramı banka hesaplarınıza birer maaş ikramiye gelecek. Bunun doğrusu budur. 11 milyon emekliden bir tek fire bile beklemiyorum. 11 milyon emeklinin 11 milyonunun da oyunu istiyorum. Ben seni düşünüyorum emekli kardeşim."

"Üreten Türkiye, güçlü Türkiye'dir"

Kılıçdaroğlu, kaynağı bulacaklarını ifade ederek, "Türkiye büyük bir ülkedir. Türkiye zengin bir ülkedir. 2 milyon Suriyeli'ye 5,5 milyar dolar para bulan bu hükümet, emekliye gelince mi 'param yok' diyor. Hiç meraklanmayın. Vallahi de billahi de çatlasalar da patlasalar da ben o ikramiyeyi vereceğim. Hiç kimse endişe etmesin" dedi.

Asgari ücreti bin 500 lira yapacağının altını çizen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Yine koro halinde itiraz ediyorlar, 'Ne demek asgari ücreti bin 500 lira yaparsın' Maliye Bakanı diyor ki, 'asgari ücretin bin 500 lira olması işçiye zulümdür'. Ben de o Ankara'daki beylere hatırlatıyorum. Ayda 14 bin lira para alırken zulüm değil de işçiye bin 500 lira verirken mi zulüm oluyor. Asgari ücret şu anda 949 liradır.

Şimdi ben Ankara'daki o beylerin vicdanına seslenmek istiyorum. Aylık harcamalarını yaptıktan sonra geriye kalan 49 lirayla bu asgari ücretli ev kirasını mı verecek, çocukların masrafını mı yoksa mutfak ve dolmuş masrafını mı karşılayacak. Emin olun bunlarda vicdan, insan sevgisi yok. Buradan bütün işveren kardeşlerime de sesleniyorum. Bin 500 lira yapacağım ama sana bir yük getirmeyeceğim. Sen üret, sen çalış, sen istihdam yarat sen de benim başımın üstündesin. Üreten Türkiye, güçlü Türkiye'dir."

"Fakirliği ve yoksulluğu kabul etmiyorum"

Kılıçdaroğlu, taşeron işçiliği kaldıracağını söyleyince itiraz edildiğine işaret ederek, "Taşeron işçisi devletin işini yapıyor, arada bir taşeron var. Ben de diyorum ki taşeronu aradan kaldıracağım. Ne olacak, işçinin kadrosu olacak, işçinin sosyal güvenliği, iş güvenliği, sendikası, kıdem tazminatı hakkı olacak. Ben emekten, üretimden ve alın terinden yanayım. Ülkemi seviyorum. Fakirliği ve yoksulluğu kabul etmiyorum. 6 milyon 220 bin işsizim var. Kriz dönemlerinde bu kadar işsiz olmadı" ifadelerini kullandı.

İstanbul'da yarın "100 yılın Projesi"ni açıklayacağına vurgu yapan Kılıçdaroğlu,  konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Türkiye'yi kim düşünüyormuş, Türkiye'yi kim bütün bölgenin yıldızı haline getirecekmiş görecekler onlar. Onlar dünyayı bilmiyorlar. Türkiye'yi bilmiyorlar. Onlar bizim insanımızı unuttular. Onlar sadece ve sadece ceplerini düşünüyorlar. Biz sadece ve sadece insanımızı, ülkemizi ve bayrağımızı düşünüyoruz. Sıkışınca bir mağdur edebiyatı gidiyor. Ne oldu kumpas, ne oldu paralel, ne oldu sizi asıyorlar. ne oldu kefen giydik. Kardeşim ne giyersen giy, Kılıçdaroğlu olduğu sürece bu ülkede idam olmaz arkadaş. Bunu sen de bil. Senin ağabeylerin de bilsin."

(Bitti)