Avukatlıktan Hakim ve Savcılığa Geçenler İçin Kura Töreni - Son Dakika
Güncel

Avukatlıktan Hakim ve Savcılığa Geçenler İçin Kura Töreni

Avukatlıktan Hakim ve Savcılığa Geçenler İçin Kura Töreni

Adalet Bakanı Bozdağ: "Toplum için neyin iyi, neyin kötü olduğuna, temel toplum politikalarının önceliğine karar verme yetkisini kendisinde gören yargısal aktivizm, hukuk devleti modeline değil ancak ve ancak yargıçlar egemenliğine işaret eder. Bundan hepimiz kaçınmalıyız. Bundan hem yargı, hakim ve savcılar hem demokrasi ve hukuk devleti büyük zarar görür" "Yasama, yürütme, yargının Anayasa ve yasalar çerçevesinde kalması, kendisine çizilen sınırları aşmaması, parlamenter sistemin, hukuk devleti anlayışının sağlıklı yürümesi açısından son derece önemlidir.

26.09.2014 16:04

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Toplum için neyin iyi, neyin kötü olduğuna, temel toplum politikalarının önceliğine karar verme yetkisini kendisinde gören yargısal aktivizm, hukuk devleti modeline değil ancak ve ancak yargıçlar egemenliğine işaret eder. Bundan hepimiz kaçınmalıyız. Bundan hem yargı, hakim ve savcılar hem demokrasi ve hukuk devleti büyük zarar görür" dedi.

Avukatlık mesleğinden geçen 4. dönem 375 adli yargı hakim ve savcı ile 9. dönem 198 idari yargı hakiminin görev yeri Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen kura töreniyle belirlendi.

Törende konuşan Bozdağ, hakimlik ve savcılığın hem itibar ve saygınlığı en yüksek hem de meşakkati, sorumluluğu en ağır mesleklerin başında geldiğini söyledi.

Hakimlik ve savcılık görevine başlayacakların büyük başarılara imza atarak buraya geldiklerini belirten Bozdağ, ailelerini ve onların daha başarılı görev yapması için emek veren eğitimcileri kutladı.

Türkiye Cumhuriyeti'nin insan haklarına dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğunu ifade eden Bozdağ, "Hukuk devleti sadece anayasası ve kanunları olan devlet değildir, yasama, yürütme ve yargı dahil herkesin hukukla bağlı ve sınırlı olduğu devlettir. Eğer bir devletin organlarının bütün faaliyetleri hukuka bağlı, yargısal denetime açık ve devletin bütün vatandaşlarına hukuki güvelik sağlamışsa işte o zaman gerçek anlamda hukuk devletinden bahsedebiliriz" diye konuştu.

Kuvvetler ayrılığının anayasada öngörülen devlet organizasyonuna hayat veren en önemli unsur olduğunun altını çizen Bozdağ, "Bu ayrılığı uyumlu bir iş bölümü içerisinde çalışma olarak anlamak hem yasamanın hem yürütmenin hem de yargının birinci görevidir. Yasama, yürütme, yargının Anayasa ve yasalar çerçevesinde kalması, kendisine çizilen sınırları aşmaması, parlamenter sistemin, hukuk devleti anlayışının sağlıklı yürümesi açısından son derece önemlidir. Bu ayrılığı kurumlar arası organlar arası rekabet, birbirini engellemesi, çatışma olarak görür ve uygularsak bundan elbette hem anayasal organlar hem demokrasi hem de hukuk devleti büyük zarar görür" değerlendirmesinde bulundu.

-"Sadece yasal düzenlemelerle sağlanamaz"

Bağımsız ve tarafsız bir yargının hukuk devletinin ön şartı olduğunu dile getiren Bozdağ, bunun sadece yasal düzenlemelerle idari tasarruflarla ya da alt yapı yatırımlarıyla sağlanamayacağını, evrensel hukuka uygun anayasa ve yasalarla birlikte hakim ve savcıların hukuka uygun vicdani kanaatlerine dayalı kararlarıyla tesis edilebileceğini söyledi.

Hakim ve savcıların görevlerini yaparken ideolojilerinin, inançlarının, kabul ve redlerinin etkisinde kalmadan Anayasa, hukuk ve kanuna uygun vicdani kanaatlerine göre karar vermelerinin önemine işaret eden Bozdağ, "Bu olmalı ki tüm kesimlerin yargının bağımsızlığına ve tarafsızlığına olan inancı hem sağlansın hem artsın" dedi.

Yargının her türlü ihtilaf kararında adil olup, adaletle hükmedeceğine inanılan hakem olduğunu belirten Bozdağ, "Adil olma ve adaletle hükmetme vasfını Anayasa kanun, hukuk ve bunlara uygun vicdani kanaatlere bağlı karar verme vasfını yitiren yargı, hakem yargı vasfını yitirmiş olur. Hakem vasfını yitirmek Mecelle'de ifade edilen hakim, fehim, müstakim, emin olma vasfını kaybetmek demektir" diye konuştu.

Bozdağ, yargının bu vasfını yitirmesinin pek çok sorunun bizatihi sebebi ve kaynağı haline dönüşmesine neden olacağını bildirdi.

Hakim ve savcılardan, her zaman Anayasa, hukuk, kanun ve vicdani kanaatlerine bağlı olarak karar vermelerini isteyen Bozdağ, şunları kaydetti:

"Her daim adil olun, adaletle karar verin ve adaleti ayakta tutun. İşlerinize ve kararlarınıza dünya görüşünüzü, siyasi fikirlerinizi, inançlarınızı, mensubiyetlerinizi kabullerinizi ve redlerinizi asla karıştırmayın. Bir soruşturmanın taraflarının dünya görüşü, siyasi fikri, inancının sizi esir almasına, etkilemesine kesinlikle izin vermeyin. Buna izin verirseniz orada bağımsız ve tarafsız bir hakim ve savcıdan. Bağımsız ve tarafsız bir yargıdan asla bahsedemeyiz. Hukukun ve yargının siyasallaşmasına da siyasallaştırılmasına da asla izin vermeyin. Hukukun bir takım hesap ve saiklerle araçsallaştırılmasına asla izin verilmemelidir. Toplum için neyin iyi, neyin kötü olduğuna, temel toplum politikalarının önceliğine karar verme yetkisini kendisinde gören yargısal aktivizm, hukuk devleti modeline  değil ancak ve ancak yargıçlar egemenliğine işaret eder. Bundan hepimiz kaçınmalıyız. Bundan hem yargı, hakim ve savcılar hem demokrasi ve hukuk devleti büyük zarar görür."

Bozdağ, kuralarını çekerek mesleğe başlayacakların, Anayasa'ya, kanuna, hukuka uygun vicdani kanaatlerine göre hareket edeceklerine, verecekleri adil kararlarla yargıya ve hukuka olan güvenin artmasına vesile olacaklarına yürekten inandığını belirtti. - Ankara

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Avukatlıktan Hakim ve Savcılığa Geçenler İçin Kura Töreni - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement