Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Açıklaması - Son Dakika
Politika

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Açıklaması

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Türkiye’nin her zaman övdüğü dış politikasını ‘büyük öz güven eksikliği’ duyan CHP ve MHP’yi tatmin etmek için reddi miras yapmasına gerek olmadığını ifade ederek, “Onurlu insan reddi miras yapmaz. Onurlu insan beraber paylaştığı mirasa sahip çıkar” dedi.

16.07.2014 17:47
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Ekmeleddin İhsanoğlu'nun Türkiye'nin her zaman övdüğü dış politikasını 'büyük öz güven eksikliği' duyan CHP ve MHP'yi tatmin etmek için reddi miras yapmasına gerek olmadığını ifade ederek, "Onurlu insan reddi miras yapmaz. Onurlu insan beraber paylaştığı mirasa sahip çıkar" dedi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İhlas Haber Ajansı (İHA) ve TGRT Haber Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar'ın moderatörlüğünü yaptığı "Neler Oluyor?" programına konuk oldu. Gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulunan Davutoğlu, Türkiye'nin dış politikası sayesinde CHP ve MHP'nin çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu'nun İslam Konferansı Genel Sekreterliği'ne seçildiğini söyledi. Ekmeleddin İhsanoğlu'nun 90'lı yıllarda da İslam Konferansı Genel Sekreterliği'ne aday olduğunu ancak seçilemediğinin altını çizen Davutoğlu, İhsanoğlu'nun İslam Konferansı Genel Sekreteri seçildiği dönemde ismini vermek istemediği bir ülkenin Dışişleri Bakanının kendisini şikayet ettiğini söyledi.

"İHSANOĞLU'NU GÜL VE ERDOĞAN'A ŞİKAYET ETTİLER"

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a kadar şikayet edildiğini belirten Davutoğlu, hangi dışişleri bakanın şikayet ettiğini söylemeyeceğinin altını çizdi.

"CHP VE MHP'Yİ TATMİN ETMEK İÇİN REDDİ MİRAS YAPMAYA GEREK YOK"

Ekmeleddin İhsanoğlu'nun Türkiye'nin her zaman övdüğü dış politikasını 'büyük öz güven eksikliği' duyan CHP ve MHP'yi tatmin etmek için reddi miras yapmasına gerek olmadığını kaydeden Davutoğlu, "Onurlu insan reddi miras yapmaz. Onurlu insan beraber paylaştığı mirasa sahip çıkar. Çıkıp şunu demeliydi: AK Parti dönemi dış politika benimde içinde olduğum birçok çabayla başarılı olmuştur. Ama şu konularda görüş ayrılığım var. O zaman biz çıkar görüş ayrılığı olduğumuz konularda fikir beyan ederdik. Ama siz çıkıp sizi makama getiren son saniyeye kadar arkanda duran bir hükümeti, bir başbakanı, bir dışişleri bakanını hiçe sayarcasına itham ederek 'niye bizim vatandaşlarımız kaçırılıyor. Sorumlusu onlardır' anlamına gelecek söz sarf ederseniz bunu duyarsınız. Eski bir dost olarak da hicap duyuyorum. Bunları konuşmakta istemezdim, söylemekte istemezdim. Bunlar bütün emeklerimize saygısızlık demektir. Ülkenin geldiği yeri inkar ederseniz işte o zaman cevabı alırsınız. Belli bir saygı içerisinde her eleştiriyi dikkatlice dinleriz. Yakışmaz" diye konuştu.

"84 OLAN BÜYÜKELÇİLİK SAYISI 117 BÜYÜKELÇİLİĞE ÇIKTI"

7 sene önce Türkiye'de 84-85 büyükelçiliğin olduğunu ancak bugün 117 büyükelçi olduğuna dikkat çeken Davutoğlu, eski rakama göre yüzde 40 arttığını sözlerine ekledi. Bu ülkelerin niye Türkiye'de büyük elçilikler açtığını soran Davutoğlu, Türkiye'de, Ankara'da oturanın bütün çevre ülkelerin durumlarını net bir şekilde gördüğü yanıtını verdi.

"VATANDAŞLARI KAÇIRILAN DİĞER ÜLKELERİNDE Mİ DIŞ POLİTİKASINDA YANLI VARDI"

Türkiye'nin yükselen bir güç olduğunu, bu ülkenin liderlerinin saygı gördüğüne vurgu yapan Davutoğlu, Başbakan Erdoğan'ın dün büyükelçiler iftarına da dikkat çekerek, salonun almadığını ve davete katılan büyükelçilerin başbakanın konuşmasını not aldığını kaydetti. Ekmeleddin İhsanoğlu'nun Musul ile ilgili yaptığı açıklamada şunları beklediği ifade eden Davutoğlu, İhsanoğlu'nun 'Musul'daki kardeşlerimiz için üzülüyoruz. Dua ediyoruz ama benzer olaylar birçok ülkede yaşanıyor. İnşallah buda aşılır' demiş olmasını kendisine yakışan bir tutum olacağını kaydetti. Davutoğlu, "Ama diğer yerlerde kaçırılanları, diğer ülke vatandaşlarını göz ardı ederek bütün dünya vatandaşlarını Türkiye'ye düşmanmış gibi bir görüntü verirsen bu doğru değil" dedi.

Dış politikayı eleştirenlere de cevap veren Davutoğlu, " Güney Kore'nin de, Hindistan'ın da mı politikası yanlıştı. Onlarında insanları kaçırıldı. Güvenlik şartlarının olmadığı yerlerde bu kaçırma olayları olabilir" diye konuştu.

"MEZHEPÇİLİK YAPILMASINA BİZ KARŞIYIZ"

Mezhepçilik yapıldığı iddialarına da yanıt veren Davutoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

"Diyanet İşleri Başkanımız benim en aç 30 senedir tanıdığım, ilmini de saygı gösterdiğim, eskiden beri birbirimizi saygı ile andığımız ve hep istifade ettiğim bir dostumdur. Dosttan da öte ortak perspektifimiz vardır. Dünyanın her yerinde şuanda Türkiye'nin takip ettiği dış politikaya Diyanet İşleri Başkanımızın sağladığı katkılar vardır. Ben zinhar Diyanet İşleri Başkanımızın böyle bir şey düşüneceğine ihtimal dahi vermiyorum. Mezhepçilim yapılmamalı biz bunu her zaman söylüyoruz" şeklinde konuştu.

İran, Irak ve Suriye arasındaki problemleri çözmek için her zaman arabulucu olduklarını ve mezhep ayrımı yapmadıklarına dikkat çeken Davutoğlu, mezhepçilik yapanlara da her zaman karşı çıktıklarını vurguladı.

"DİYEMİYORSA ÇOK BÜYÜK ZAAFTIR"

Ekmeleddin İhsanoğlu'nun Suriye'den gelen mültecilerle ilgili sözlerini de değerlendirdi. Davutoğlu, "Suriye'nin İslam İşbirliği Teşkilatı üyeliğinin askıya alınmasında Ekmeleddin beyde vardı, bizde vardık. Orada Ekmeleddin bey tarafsız filan değildi. Yani Genel Sekreter olarak herkese söz verirken tarafsızdı ama birlikte Suriye rejiminin nasıl karşı çıkabiliriz diye birlikte konuşuyorduk. Ekmeleddin bey mülteci kamplarına gittiğinde tarafsız değildi. Orada tutum sergiliyordu. Şimdi nasıl unuttu bunu. Eğer Ekmeleddin bey bugün daha önce gittiği mülteci kampına gider, o yetimlerin gözlerinin içine baka baka sonrada o yaralıların, bacakları kesilmiş genç kızları hastanede ziyaret ederken, 'kusura bakmayın sizde Arapsınız, Esad'da Arap. Arap kardeşlerimiz arasında biz taraf tutamayız. Sizi bu hale getiren o olmuş olsa da onu devlet başkanı olarak kabul edin Türkiye'den de bir taraf olmamızı beklemeyin' diye bilecekse ben ona saygı duyacağım ve diyeceğim ki kendi içinde tutarlısın. Ama bunu diyemiyorsa Ankara'da bunu demesi açık söyleyeyim; ahlaki bakımdan büyük bir zaaftır. Büyük bir zaaftır. Daha büyük bir ifade kullanmak istemiyorum. Biz hiçbir zaman iki dil kullanmadık. İslam İşbirliği Teşkilatında Suriye rejimi ile ilgili ne söylediysem, AB'de de aynı şeyi söyledim, mülteci kamplarında aynı şeyi söyledim. Ankara'da aynı şeyi söyledim" dedi.

"HİÇBİR ZAMAN ZALİME BOYUN EĞMEDİK"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Suriyeli mülteci yetimlerin başını okşamadığını Davutoğlu, Kılıçdaroğlu ve Ekmeleddin İhsanoğlu'nun yan yana otura otura birbirlerine benzemeye başladıklarını ifade etti. Herkesin İhsan Efendinin hikayeleriyle büyüdüğünü o kişinin Ekmeleddin İhsanoğlu'nun babası olduğunu anımsatan Davutoğlu, "Ekmeleddin bey eğer İhsan efendi sağ olsaydı ona gidip, 'ben Araplar arasında tarafsız olmak için zalimle mazlumu ayır edemem' deseydi babasının ne cevap alırdı? Ahirette inşallah ihsan efendinin Allah ondan razı olsun huzura gitmek nasip olursa şunu diyeceğim, 'sizin açtığınız yoldan yürüdük ve bizler sizin verdiğiniz mücadeleye devem ettirdik. Onurumuz için yaşadık. Ama hiçbir zaman zalime boyun eğmedik' derim." İfadelerini kullandı. - ANKARA

Kaynak: İHA

Son Dakika Politika Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Açıklaması - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement