
Psikoterapist & Psikodramatist Prof. Dr. Bilge Uzun, İyilik İyileştirir programında konuk olduğu yayında zihnin işleyişinden beden farkındalığına, ilişkilerden öz sevgiye kadar pek çok konuda önemli değerlendirmelerde bulundu. Özellikle mindfulness ve nefes pratiklerinin yaşam kalitesine etkisini anlatan Uzun, izleyenlere günlük yaşamlarını dönüştürecek pratik öneriler sundu.
Prof. Dr. Bilge Uzun, zihinden geçen her düşüncenin gerçek olmadığına dikkat çekerek "Zihnimizden geçen düşüncelerin gerçek olmadığını ve hepsinin akışta geçici olduğunu anlamamızı sağlar" dedi. Mindfulness'ı "Maça çıkmadan önce yapılan antrenman" olarak tanımlayan Uzun, "Beden herhangi bir yere gitmez, beden anda bulunduğu yerde olur; sürekli dağılan zihindir" ifadelerini kullandı. Nefesin fizyolojik önemine değinen Uzun, "Nefes almak bedenimizin fiziksel yapısına çok faydalı" diye konuştu.

Sessizliğin gücünü vurgulayan Uzun, "Biz susuyoruz ama sadece kelimeler susuyor. Kalp susmuyor" diyerek duyguların içsel akışının her zaman devam ettiğini söyledi. Sessizliğin erdem olduğunu belirten Uzun, "Verilen en güzel tepki sessizliktir, çünkü erdemdir" dedi. Sevginin temelden başladığını ifade eden Uzun, "Siz kendinizi sevmeden başkasını sevmeniz çok mümkün değil" sözleriyle öz sevginin önemini hatırlattı.
Günlük yaşam alışkanlıklarının kişiliğe dönüştüğünü ifade eden Prof. Dr. Uzun, "İyi ya da kötü, neyi sıklıkla tekrar edersek o bir zaman sonra yaşam biçiminiz haline gelir" dedi. Kendine zaman ayırmanın değerine işaret eden Uzun, "Belki birden fazla Türk kahvesi içemeyeceksiniz ama kendinize birden fazla Türk kahvesi zamanı ayırmanız gerekiyor" sözleriyle izleyenlere pratik bir farkındalık önerisi sundu. Programın sonunda ise "Hayatımıza temas eden herkesin bir izi kalır" diyerek ilişkilerin dönüştürücü etkisini vurguladı.
Son Dakika › Yaşam › Prof. Dr. Bilge Uzun: Neyi sürekli tekrar ederseniz o yaşam biçiminiz haline gelir - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?