Kütahya Vali Vekili Cengiz Horozoğlu Açıklaması

Kütahya Vali Vekili Cengiz Horozoğlu, kentte ulaşılmayan ihtiyaç sahibinin kalmamasını hedeflediklerini söyledi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü Kütahya İli Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'nın 'Ulaşılamayan İhtiyaç Sahibi Kalmasın Bilgilendirme ve İstişare Toplantısı' Belediye Kültür Sarayı'nda yapıldı.

Kütahya İli Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürü Fikret Tüfek'in vakıf faaliyetleri ile ilgili bilgilendirme sunumu yaptı.

Fikret Tüfek "Ülkemizde sosyal yardım faaliyetleri, sürekli ve kapsamlı olarak 1986 yılında 3294 sayılı Kanun ile kurulan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu kaynaklarıyla yürütülmektedir. Sosyal yardım programları. 81 il ve 893 ilçede mülki idare amirlerimizin başkanlığındaki 973 Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı kanalıyla gerçekleştirilmektedir.

Sosyal Yardımlaşma Vakıfları kamu kaynağı kullanan devletin şefkat elini ihtiyaç sahiplerine ulaştıran bir yardım kurumudur.

Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu kaynağı kullanmak suretiyle, ekonomik ve sosyal açıdan değişik yoksunlukları olan, ihtiyaç içindeki insanlarımız için geniş bir yelpazede sosyal yardım programları uygulanmaktadır.

Vatandaşa en yakın noktada ve esnek bir anlayışla faaliyet gösteren vakfımız görevlileri tamamen objektif kriterler kullanarak ihtiyaç sahiplerinin ekonomik durumlarını değerlendirmekte yardımların gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması konusunda titizlikle çalışmaktadır.

Toplumsal yaşamda çok çeşitli şekillerde ortaya çıkan ihtiyaçlar hiyerarşisinde ihtiyaçların karşılanması, yoksulluk ve sosyal dışlanmanın önlenmesine yönelik bu programların etkin bir şekilde uygulanması amacıyla: merkezi idare, yerel yönetimler ve Sivil Toplum Kuruluşları ile koordineli şekilde çalışmalarımız büyük önem

arz

etmektedir.

Vakfımızca

yapılan

yardımların birebir ihtiyaç sahiplerine ulaşması, ulaşılmayan ihtiyaç sahibinin kalmaması açısından, toplumun birebir içinde kamu hizmetine aracılık eden siz değerli katılımcılarımıza da büyük görevler düşmektedir.Hepimiz devletin birer neferi olarak kamu hizmetini en iyi şekilde ifa etmeye çalışan görevlileriz, toplumun birebir içinde bulunmak, kimlerin ihtiyaç sahibi olduğu veya olmadığı, ihtiyaç sahiplerinin gerçek ihtiyaçlarının belirlenmesi konusunda odak nokta oluşturmaktasınız. Kamuda stratejik yönetim yaklaşımının benimsenmesi, iyi yönetişim açısından önemli bir adımdır. Oluşturulan stratejiler; planlama, yönetme ve istenilen yönde sonuç alma açısından önemli faydalar sağlamaktadır. Kurumlar. benimsedikleri stratejiler aracılığı ile kamu kaynaklarını amaçlarına uygun olarak kullanma, çevre ile olan ilişkilerini düzenleme, kurum üzerindeki olumlu ve olumsuz etkilerini zamanında fark etme, ortaya çıkacak riskleri yönetebilme fırsatına sahip olmaktadır.

Hazırlanmış olan stratejik planlar çerçevesinde öne çıkan en önemli konu koordinasyondur. Devletin her kurumu ülke halkına hizmet için kurulmuştur ve faaliyetini sürdürmektedir. Bu toplantının amacı da Kütahya'da bu koordinasyonu gerçekleştirmek, ilimizde ulaşılamayan bir tek ihtiyaç sahibinin kalmaması için elimizden gelen her şeyi yapmaktır.

"Komşusu Aç İken Tok Yatan Bizden Değildir" anlayışını ilke edinen İslam dininin mensubu olan bizler için mücadelemiz, ulaşılamayan bir tek ihtiyaç sahibi kalmayıncaya kadar devam edecektir" dedi.

"ULAŞAMAYANLARI BULMAMIZ GEREKİYOR"

Toplantıda konuşan Vali Vekili Cengiz Horozoğlu, "İlimizde ulaşılamayan ihtiyaç sahibinin kalmaması olup mahalleniz veya köyünüzde belirtilen şartlardaki ihtiyaç sahiplerinin vakfımıza bildirilmesi halinde gerekli yardım yapılacaktır. Amacıydı. Şimdi bu kanunun kapsamı çok kapsamlı ve bir kanun çıktıktan sonra da özellikle o kanunun uygulama başarısı da sadece belli bir merciye belirli bir kişiyi de verilmemiş eğer biz sosyal yardımlaşma dayanışma vakfı kanununun kendi ilimizde başarılı bir şekilde uygulanmasını istiyorsak hemen hemen bütün mercilere bütün kişilere ve özelliklede vatandaşlara çok büyük görev düştüğü öneminde olmalıyız. Biz daha doğrusu ne kadarda meclisten mükemmel kanunlar çıkarsa çıksın eğer o kanunları uygulayacak olan kişiler merciler resmi kurumlar iyi bir şekil de uygulamadıkları takdirde o kanunda başarı beklenmesi mümkün değildir. İşte o kanunların başında da sosyal yardımlaşma dayanışma vakfı gelmektedir. Devletin özellikle fakir ve muhtaç insanlara tahsis etmiş olduğu belli bir miktar paranın ülkemize gelmesi emanetimize girmesi ve onun amacının da fakir ve muhtaç vatandaşlara tahsis edilmesi ise bunu vebalı ve günahı mülki amire ve onun başkanlık etmiş olduğu vakıf mütevelli heyet üyelerinin boynuna duramaz. Böyle bir vebal varsa bu kanunla ilgili olan her kişi ve özellikle en uç kısmında vatandaşın temsilcisi olan köy ve mahalle muhtarlarımıza çok büyük görev düşmektedir. O bakımdan eğer biz bu kanun uygulamasında başarılı olmak istiyorsak öncelikle bu kanunu çok iyi bilmeliyiz. Belki vatandaşlarımızın arasında genel bir kanaat olarak oluştu. Ben niçin bu imkandan yararlanamıyorum zihniyeti yoğun bir şekilde yaşanıyorsa bunun önüne geçmek bizlere ve özellikle de vatandaşta uç noktada yer alan köy ve mahalle muhtarlarımıza düşmektedir. Gerçekten üzerimize emanet edilmiş bizlere emanet edilmiş olan ve fakat onuru nedeniyle bize ulaşamayan bize gelemeyen vatandaşlarımız neredeyse onları bulmak çıkartmak elinden tutmak veya kendisi gelemiyorsa bizim vakıf temsilcilerimizin kendi evine gidip araştırma yapmasını sağlamak hepimize düşen bir görevdir" diye konuştu.

(EFE)

22.06.2012 11: 36: 43

TSI

NNNN - KÜTAHYA