Başbakan Yardımcısı Arınç (2/son): PKK da "Bu Paketin Tamamen İçi Boştur" Diyor

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, demokratikleşme paketi ile ilgili şuanda değerlendirmelerde bulunanların peşim hükümlü olarak yola çıktığına işaret ederek, "Sayın Bahçeli geçtiğiz günlerde bu paket " PKK'nın başarısıdır' sözüne karşı bu eleştiri değil hakarettir düşüncesiyle ben de karşılığını vermiştim Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, demokratikleşme paketi ile ilgili şuanda değerlendirmelerde bulunanların peşim hükümlü olarak yola çıktığına işaret ederek, "Sayın Bahçeli geçtiğiz günlerde bu paket "PKK'nın başarısıdır' sözüne karşı bu eleştiri değil hakarettir düşüncesiyle ben de karşılığını vermiştim. Şimdi BDP kanadından yapılan açıklamalara bakılırsa, "bu paketin tamamen içi boştur, hiçbir işe yaramaz'. BDP'nin dolayısıyla PKK'nın başarısı olarak yorumlanan bir zamanlar bu pakete şimdilik bodoslamadan karşı çıkmak kimleri açığa düşürüyor, hepimiz ibretle görüyoruz" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulunan ve soruları cevaplandıran Başbakan Yardımcısı Arınç, demokratikleşme paketinde yer almayan fakat düzenleme getirilmesi beklenen konularla ilgili değerlendirmelerde bulundu. "Bütün yürüyüşler bir adımla başlıyor" diyen Arınç, kendilerinin ilk adımı atalı 11 yıl olduğunu söyledi. 11 yıllık süreçte demokratikleşme ve özgürlükler adına olumlu düzenlemeler yaptıklarını söyleyen Arınç, bir köşe yazarının 4 gün önce paket açıldıktan sonra siyasi parti liderlerin ne yorum yapacağını "kalplerini okumuşçasına" köşesinde paylaştığını söyledi. Bazı siyasetçilerin paketin içeriği hakkında bilgi sahibi olmadıkları gerekçesiyle şikayette bulunurken paketi de neredeyse çöpe attıklarını vurgulayan Arınç, "Hem bilmediğinizi söylüyorsunuz hem "işe yaramaz, dağ fare doğurdu gibi oldu' diyorsunuz. Bu çelişkileri yaşayan anlı şanlı siyasetçilerimiz var. Bunun yanlışlığı şurada dadır; eğer peşin olarak, kategorik olarak yapılacak olanlara karşı çıkarsanız mahcup duruma düşebilirsiniz. Bugün nitekim; daha üzerinden 1 saat geçmeden açıklama yapan bazlarını o yazar arkadaşıma ne kadar haklı olduğunu söylemek istiyorum" diye konuştu.

-"BODOSLAMADAN KARŞI ÇIKMAK KİMLERİ AÇIĞA DÜŞÜRÜYOR"-

Demokratikleşme paketinin içindeki düzenlemelere bir kişinin; peşinen, beklentisini karşılamadığı veya siyaseten karşı çıkabileceğine dikkat çeken Arınç, paketle getirilen düzenlemelere sebeplerini göstererek karşı çıkanlara ise teşekkür borçlu olduklarını anlattı. Şimdiye kadar açıklama yapanların peşin hükümle yola çıktığını savunan Arınç, "MHP yarınki grup toplantısında Genel Başkan noktasında açıklama yapacak. Buna saygı duyuyoruz ve merakla bekliyoruz. Onun adına hareket eden Grup Başkanvekili, "PKK'nın bu işten ne kadar karlı çıktığını ve onun diretmesi ile böyle bir paketin kabul edildiğini' söylemek gafletine düşüyor. Aradaki çelişkiye lütfen bakar mısınız. Sayın Bahçeli geçtiğiz günlerde bu paket "PKK'nın başarısıdır' sözüne karşı bu eleştiri değil hakarettir düşüncesiyle ben de karşılığını vermiştim. Şimdi BDP kanadından yapılan açıklamalara bakılırsa, "bu paketin tamamen içi boştur, hiçbir işe yaramaz'. BDP'nin dolayısıyla PKK'nın başarısı olarak yorumlanan bir zamanlar bu pakete şimdilik bodoslamadan karşı çıkmak kimleri açığa düşürüyor, hepimiz ibretle görüyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

Yapılan konuşmaların siyaset diline uygun olması gerektiğini ifade eden Arınç, "Eğer ciddi eleştiriler yapılır ve buradan kendimize yeni bir yol açma imkanı bulabilirsek hükümet olarak bundan istifade edebiliriz" şeklinde konuştu.

-"SONUÇLANDIĞI ZAMAN ELBETTE ONLARI DA KONUŞACAĞIZ"-

Kendileri için siyasetçilerin bugün söylediklerinden ziyade halkın ne dediğinin önemli olduğunu söyleyen Arınç, "Yüzde 75 paket olumlu karşılanmıştır. Yüzde 25 olumsuzlukların içinde; "Hacı Bektaş Üniversitesi var ama bizler Aleviler olarak şunları da bekliyorduk. Neden onlar yok' gibi kısmı eleştiriler var" dedi.

Başbakan Erdoğan'ın paketi açıklamadan önce paketin gerekçesiyle ilgili açıklamalarda bulunduğunu söyleyen Arınç, Erdoğan'ın konuşmasında bu işin bir süreç olduğunu vurguladığına dikkat çekti.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ başkanlığında Alevilerin talepleriyle ilgili yapılacak düzenlemeler hakkındaki çalışmaların sonuçlanmadığını söyleyen Arınç,

"Sonuçlandığı zaman elbette onları da konuşacağız. İhtilaflı bazı konular var. Alevi yurttaşlarımızı temsil iddiasında bulunan pek çok dernek, kuruluş, federasyon her birinin ağzından çıkan farklı şeyler. Gerçek muhataplarımızı bularak, onlarla akli, mantıki, makul talepleri çözmeye ve halletmeye çalışıyoruz. Madem ki süreç bitmemiştir, süreç dinamiktir, yarını beklemek, 1 ay sonrasını beklemek 3 sonrasını beklemek varken ve bugün yapılan pozitif açıklamalarda bardağın yüzde 90 dolu olan tarafını görmek varken yüzde 10'luk varsa boş tarafı üzerine fikirler üretmenin çok anlamsız olduğunu söylemek istiyorum."

Paketle birlikte Türkiye'de tabu olarak sayılan birçok konunun toplumda kabul gördüğüne işaret eden Arınç, "Süreç devam ediyor, bizi takip edin. Türkiye'nin şartları, geldiğimiz nokta, konjonktür, demokratikleşme konusunda halkımızın talepleri, iç ve dış her türlü noktayı dikkate alarak bu süreci çok ilerilere götüreceğiz" dedi.

-"SURİYE TEZKERESİ 3 EKİM'DE GENEL KURUL'DA GÖRÜŞÜLECEKTİR"-

TSK'nın Hükümetin görevlendirmesiyle Suriye'ye sınır ötesi operasyona olanak sağlayan tezkerenin süresinin 4 Ekim'de dolacağının hatırlatılarak, Irak tezkeresiyle birleştirilmesiyle ilgili bir durumun söz konusu olup olmadığının sorulması üzerine Arınç, "Suriye ile ilgili 4 Ekim'de süresi dolacak olan tezkere tekrar Meclis'ten izin almak üzere bugün imzalanmıştır. Takvim müsait olursa 3 Ekim Perşembe günü Genel Kurul'da görüşülecektir. Irak ile bir bağlantısı yoktur" diye konuştu.

Bir önceki tezkere ile satır satır, cümle cümle aynısı olup olmadığı konusunda bir şey söyleyemeyeceğini anlatan Arınç, "Tezkere Meclis'e gönderildiğinde ve okunduğunda hepimiz fark mı var, yoksa aynısı gelmiştir bunu hep birlikte göreceğiz. 3 Ekim günü TBMM'de Suriye ile ilgili tezkerenin süresi dolmadan önce tekrar yenilenmesi konusu görüşülecektir" dedi.

-"ÇOK ÖNEMLİ OLAN KARARLARI BAŞKASINA BAKMADAN ALABİLECEK GÜÇTEYİZ"-

Uzun menzilli hava ve füze savunma sistemi projesi ihalesi ve ihaleyi kazanan Çinli CPMIEC firmasına ABD'nin durumuyla ilgili de bir soru üzerine değerlendirmelerde bulunan Arınç, bazı konuların birbirine karıştırılmaması gerektiğini vurguladı.

Teklifin uygun bulunmasının sebepleri arasında diğer tekliflere kıyasla maddi açıdan karlı olmasını ve bazı üretimlerin Türkiye'de ortaklaşa yapılabileceği konusunda uzlaşıya varılması olduğunu belirten Arınç, "Biz Türkiye'nin çıkarlarından başka bir şey düşünmeyiz. Başka bir ülke bu konuda, 'Benim onlarla ihtilafım var, ben onları kara listeye, kırmızı listeye almıştım. Siz nasıl olur da bunlara ihale verirsiniz' demesi mümkün değil. Kaldı ki ABD yetkilileri bu konuda saygılı bir ifade kullanmışlardır. O şekilde yorum yapılabilecek Türkiye'yi suçlayan bir ifade söz konusu değildir. Biz Türkiye'nin iki konudaki çıkarlarını dikkate aldığımızda bu ihaleye vermekte tereddüt etmedik. Ancak prosedür tamamlanmamıştır. Prosedürün tamamlanmasını mütakip de üretime başlanabilecektir. Şüphesiz bir NATO ülkesiyiz. NATO ülkeleriyle başta ABD olmak üzere geçmişten bu yana iyi ilişkiler içindeyiz. Ama Türkiye'nin savunmasını ilgilendiren bir konuda biz bize yakışan, bizim için çok önemli olan kararları başkasına bakmadan alabilecek güçteyiz" değerlendirmesinde bulundu.

-"GELEBİLECEK SUÇLAMALARI HEPİNİZ TAHMİN EDERDİNİZ"-

Demokratikleşme paketinin içindeki kılıf kıyafet düzenlemesinde, hakim, savcılar, polis ve askerlerin düzenleme dışı tutulduğunun hatırlatılması ve bu konuyla ilgili ilerleyen zamanlardaki durum hakkındaki görüşünün sorulması üzerine Arınç, bu durumun yoruma dayalı bir cevap olacağını söyledi. Başbakan Erdoğan'ın pakete ilişkin yaptığı açıklamada ifade ettiği hususlara ilave edilecek bir konu olmadığını belirten Arınç, yapılan açıklamanın bazı görüşmelerin sonucundaki hassasiyetlerin ışığında yapıldığına ve çok yerinde olduğunu söyledi.

Zaman ve sürecin neyi getireceğinin hep birlikte görüleceğini vurgulayan Arınç, "Böyle bir hususun 3, 5, 10 sene evvel ortaya atıldığında gelebilecek suçlamaları hepiniz tahmin ederdiniz. "Laiklik elden gidiyor, irtica hortladı, bilmem kim göreve, yetişin, öldük, bittik' sesleri şuana kadar çıkmadı, neden? Çünkü demokrasi kültürü yerleşti. Gerçek laikliğin uygulamasının ne olduğunu hemen hemen herkes görmeye başladı. O yüzden artık gürültünün, patırtının devri geçti" açıklamasında bulundu.

-"AMAN GÜZEL KARDEŞİM, AKLINI KULLAN"-

" Mısır'da tutuklu bulunan TRT muhabiri Metin Turan ile ilgili bir girişim oldu mu? Çünkü bir Twitter adresinden, yakını üzerinden mesaj yayımlamıştı, Birleşik Arap Emirlikleri'nin devreye sokulabileceğini söylemişti. Bir adım atıldı mı?" sorusuna Arınç, "Metin Turan için aklınıza ne geliyorsa, benim bir personelim olması hasebiyle de ama bu ülkenin gayretli, çalışkan, başarılı bir basın mensubu olması sebebiyle de aklınıza gelebilecek, gelmeyebilecek herşeyi yapıyoruz" cevabını verdi.

Turan'ın sadece gazeteci olmakla değil, gazeteci olmanın dışında bir takım sebeplerle de ileri sürülerek gözaltı süresinin bir kaç defa uzatıldığını belirten Arınç şöyle konuştu:

"Ama benim Metin Turan'dan sizin sorunuza karşılık kendisine ulaşabilecek bir mesajım olmalı. Metin Turan; böyle Twittler gönderme. İçinde bulunduğun şartları sen bizden daha iyi biliyorsun. Türkiye senin arkanda, Hükümet senin arkanda ama Mısır'da da bir yargı var. O yargıyla ilgili avukatlarımız devrededir. Siyasi kanallar da açık tutulmaya çalışılıyor. Sen böyle tweetler atmaya devam edersen hakkında olabilecek başka suçlamalara da maruz kalabilirsin. Aman güzel kardeşim, aklını kullan, sabırla inşallah oradan çıkmayı bekle. Böyle bir tavsiyeyi de kolay kolay kimse yapmaz." (ANKA/SON)

(HM/OLÇ) - Ankara