Diyanet İşleri Başkanı Görmez: Hayatımızı Yapaylık ve Gösteriş Kapladı" Haberine Ek

"peygamberimiz birbirinin kurdu olan insanları kardeş eyledi. Ateş çukurları etrafında yaşayan kabileleri birleştirdi. Parçalanmış bütün kalpleri birleştirdi. Bugün de onun kutlu doğumu parçalanmış bütün yürekleri birleştirsin. Samimiyetle Peygamberimizi yad ediyoruz. Rabbimiz ona karşı samimi olmamızı istiyor. Yüreklerimize Efendimizin sevgisiyle birlikte dünyalıkların sevgisi girdi. Amellerimize riyalar karıştı. Gösteri ve gösteriş dünyasında yaşıyoruz. Onun için Peygamberimizin Rabbimiz'le olan ilişkilerde bize öğrettiği samimiyeti yeniden hatırlamaya ihtiyacımız vardı. Neden samimiyet? Çünkü birbirimizle olan ilişkilerimiz yaralar aldı. Kardeş kardeşin kuyusunu kazmaya başladı. Kardeş kardeşinin cennete giden yolunu kesmeye başladı. Onun için samimiyeti kaybettik. Samimiyeti kaybettiğimiz için kardeşlerin kalpleri arasına şeytanlar girdi. Kardeşliği, samimiyeti kaybettiğimiz için, iman kardeşliğini kaybettiğimiz için Bağdat'tan ateşler yükseliyor. Şam'dan dumanlar yükselmeye devam ediyor. Varil bombalarıyla Müslüman çocuklar katledilmeye devam ediliyor. Hem de katledenler de Müslüman. Samimiyeti kaybettiğimiz için dünyanın her tarafında, İslam diyarında başkentlerden ateşler yükseliyor. Ateşler altında kalan bütün dünyanın bütün mazlum milletlerinin umudu olan bu milletin kalpleri arasına da nifak girdi. Onun için dedik ki, 'gelin hep birlikte samimiyeti kardeşliğimizi yeniden hatırlayalım?. Yüreklerimiz arasında samimiyeti, birliği, beraberliği, kardeşliği yeniden inşa etmek için Din ve Samimiyet başlığı altında bu hafta boyunca milletimize Efendimizi anlatmaya çalışacağız. Kur'an mezarlıkta okunmak için gelen bir kitap değil, yüreklerimizi iman ile yeniden inşa etmek için gelen bir kitaptır."

"İNSANIN AK SÜTÜNE KARA SULAR KATTIK"

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, dünyanın samimiyetini kaybettiğini de vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:

"Öyle bir dünyada yaşıyoruz ki dünya samimiyetini kaybetti. Dünya yapay ve sanal hale geldi. Hani evlerimize naylon ve plastik eşyalar girdi ya. Geldiğimiz çağda insanların da naylonlara ve plastiklere dönüştüğüne şahit olduk. İnsan özünü kaybetti. İnsanın ak sütüne, kara sular kattık. Yer yüzü yapaylaştı. Hakikat perdelendi. Nereye bakacak olursak, imaj, reklam, propaganda hakikatin önüne geçti. Algı, olguların önüne geçti. Bilgiler, olgular bir tarafa bırakılarak insanlar, toplumlar, algılarla yönetilmeye başlandı. İnsanlık özünü kaybetti. İşte onun için 'samimiyet' diyoruz. Samimiyeti yeniden inşa etmek zorundayız."

"BAŞKALARININ VERDİĞİ SİLAHLARLA BİRBİRİMİZİ KATLEDİYORUZ"

Prof. Dr. Mehmet Görmez, samimiyet kaybolduğu için İslam dünyasının çok zor bir süreçten geçtiğini vurgulayarak, "Yaşananlar çocuklarımıza gelecek vaad etmiyor. Çünkü Kuran bize 'müminler kardeştir' diyor, ama biz başkalarının ürettiği silahlarla birbirimizi katlediyoruz. Kuran bize 'Allah'ın ipine sımsıkı sarılın, bölünmeyin' diyor, bizler ise kardeşimizin cennete giden yolunu dahi kesmeye çalışıyoruz. Peygamberimiz kardeşimizin günahlarını örtmeden bahsediyor, bizler ise haneye tecavüz ediyor, kardeşimizin her türlü hatasını bütün insanlığa teşhir etmeyi adeta bir fazilet addediyoruz. Kuran bizden affetmemizi, bilgiyi ve hikmeti elde etmemizi istiyor. Bizler ise hakikat ve bilginin yerine başka insanları ikame ediyoruz. Kuran 'emaneti ehline verin' diyor. Bizler ise ehliyete, liyakata bakmaksızın, 'bizden mi, bizim partimizden mi, bizim grubumuzdan mı, bizim cemaatimizden mi, bizim düşüncemizden mi" diye onu arıyoruz. İslam iman eksenli ahlaki kaygılara dayalı toplum inşa etmeyi bize emretmiştir" dedi.

Mehmet Görmez, konuşmasının ardından protokol üyeleriyle birlikte katılımcılara gül dağıttı.