Dumlupınar Şehitleri Anıldı

NATO tatbikatından dönerken, Çanakkale Boğazı Nara Burnu önlerinde, İsveç bandıralı "Naboland" adlı gemiyle çarpışarak batan Dumlupınar denizaltısındaki 81 denizci Kocaeli'de anıldı.

Donanma Komutanlığı Gölcük Deniz Ana Üssü'ndeki Deniz Şehitleri Anıtı önünde düzenlenen törene, Gölcük Deniz Ana Üs Komutanı Tuğamiral Hayrettin İmren, Deniz Hava Komutanı Tuğamiral Tezcan Kızılelma, Denizaltı Filosu Komutanı Tuğamiral Mithat Kemal Algül, Donanma Komutanı Kurmay Başkanı Tuğamiral Yalçın Payal, Gölcük Tersanesi Komutanı Tuğamiral Aydın Eken, Karamürselbey Eğitim Merkezi Komutanı Tuğamiral İbrahim Özden Koçer ile şehit aileleri, gaziler ve emekli denizaltıcılar katıldı.

Çelenk sunumu, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın söylenmesiyle başlayan törende Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu ile Donanma Komutanı Oramiral Veysel Kösele'nin mesajları okundu.

Deniz Yarbay Ersoy Akça, yaptığı konuşmada, 4 Nisan'ın, hayatlarını Dumlupınar denizaltısında görevleri başında feda eden 81 denizaltıcıyı anma günü olduğunu söyledi.

Dönemin teknolojik imkanlarının yetersizliği ve olumsuz hava koşulları nedeniyle kurtarma gayretlerinin sonuç vermediğini dile getiren Akça, "Bugün vahim bir kaza sonucu ebediyete intikal etmiş 81 denizaltıcı şehidimizin arkasından ağlamak için değil, şanlı bayrağımızın altında onları şükranla anmak, aziz ruhları önünde tazimle eğilmek, en az onlar kadar bu vatan için canımızı feda edebilme azim ve kararlılığına sahip olduğumuzu göstermek için toplandık." diye konuştu.

Akça, sahip oldukları bu yüksek ruh ile milleti ve devleti yüceltme gayretlerine, bundan önce olduğu gibi bundan sonra da Ulu Önder Atatürk'ün ilke ve inkılapları ile düşünce sisteminin rehberlik edeceğini kaydetti.

Dumlupınar'ın hayattaki son gazisi Hüseyin Akış

Dumlupınar denizaltısının hayattaki son gazisi 94 yaşındaki emekli Seyir Kıdemli Başçavuş Hüseyin Akış da Malta adası açıklarındaki NATO tatbikatında birinci olduklarını fakat dönüşte Gölcük'e ulaşamadıklarını anlattı. Akış, şunları söyledi:

"Çanakkele'ye girerken seyir astsubayı Hüseyin İnkaya'dan nöbeti devraldım. Battıktan sonra ben suyun üzerine çıktım. Geminin boyu 90 metreydi. Yalnız pervaneler suyun üzerindeydi. Ben Naboland'a binerek sudan çıktım. Unutulacak bir şey değil, çok zor. Bana bazıları sitem ediyorlar 'Ne işin var Gölcük'te, Silifke'den oraya gidiyorsun.' diye. Ben buraya gelmeyeyim de ne yapayım. Her sene geliyorum. Onlar benim canım ciğerim."

Dumlupınar şehitlerinden Motor Başçavuş Ali Ulvi Erhazar'ın torunu Seçil Erhazar Alan da Dumlupınar kazasını ve dedesini yıllar boyunca babasından dinlediğini dile getirdi. Seçil Erhazar Alan, "Eğer dedem normal hayat şartlarında vefat etseydi belki benim için yalnızca bir dede olacaktı ancak şu an benim gözümde çok ulu ve değerli bir insan. Torunu olmanın gururunu yaşıyorum." ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından şehitler için Denizaltı Filosu Komutanlığı önünden denize çelenk bırakıldı.

Program, TCG Atılay ve TCG Burakreis denizaltı gemilerinin gezilmesi ve Denizaltı Filosu Komutanı Tuğramiral Mithat Kemal Algül'ün ev sahipliğinde gerçekleştirilen öğle yemeğiyle sona erdi.