Hayatımızın Gerçek Kahramanı Kadınlar" Paneli (3)

Sağlık-Sen'in, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla düzenlediği panelde, 15 Temmuz darbe gecesinin sembol isimleri haline gelmiş kadınlar, o gece yaşananları anlattı.

Sağlık-Sen tarafından bir otelde düzenlenen "Hayatımızın Gerçek Kahramanı Kadınlar" konulu panelde, AK Parti Ankara Milletvekili Jülide Sarıeroğlu "Yönetici Kadın Olmak", TRT Spikeri Tijen Karaş "Medyada Kadına Bakış", 15 Temmuz darbe girişimi sırasında kamyon ile 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne giden Şerife Boz "15 Temmuz'un Kadın Kahramanları", Araştırmacı Dr. Keziban Avcı "Sağlıkta Çalışan Kadın Olmak" ve Otizm Federasyonu Başkan Yardımcısı Fatma Kilci Kavas da "Çalışan Anne Olmak" başlıklı konuşma yaptı.

15 Temmuz darbe girişiminde gazi olan kadınlarla yapılan röportajların yer aldığı sinevizyon gösterisinin ardından Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş, yaptığı konuşmada, iyi bir anne ve iyi bir eşin sağlam bir gelecek ve medeniyetin teminatı olduğunu ifade etti.

15 Temmuz darbe girişiminde kadınların verdiği mücadeleyi öven Memiş, "Kadın sorunlarını erkeklerin konuştuğu bir dünya istemiyoruz. Kadınlarımızın en doğal haklarının, kendilerine bir lütufmuş gibi verilmesini istemiyoruz." dedi.

Memur-Sen Kadınlar Komisyonu Başkanı Habibe Öçal da darbe ve kaos ortamlarında kadınlar üzerinden yürütülen tartışmalara tepki göstererek "Bizler, her zaman aynı duyarlılıkla dayatmalara rağmen, irademizi kimseye teslim etmedik. 28 Şubat bir dayatmadır. Başörtüsü yüzünden yapılan kuşatma, aynı zamanda başörtülü olmayanları da etkisi altına aldı. İki tarafı karşı karşıya getirmeyi amaçladı. Ama biz bu oyunları bozduk." diye konuştu.

-"Ölmekten hiç korkmadım"

Panelin moderatörlüğünü yapan ve 15 Temmuz darbe girişiminde TRT ekranlarından zorla darbe bildirisi okutulan spiker Tijen Karaş, asker kıyafetli teröristler tarafından rehin alındıklarını belirterek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bir televizyon kanalına bağlandığından ve Başbakan Binali Yıldırım'ın "kalkışma" açıklamasından haberlerinin olmadığını anlattı.

Silahların gölgesinde, baskı ve tehditlerle o bildiriyi okumak zorunda kaldığını dile getiren Karaş, "(Bir spiker olarak başımıza en kötü ne gelebilir) sorusunun cevabı, o geceye kadar bir gaf, ekranda söylememeniz gereken bir şeyi söylemekti." dedi. Karaş, o gece yaşananların bir spiker olarak "başa gelebilecek kötü şeyler listesinde bile yer almadığını" belirtti.

"Hiç korkmadım"

Darbe gecesinde kamyon ile 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne giderek direnişin sembol isimlerinden biri haline gelen Şerife Boz da vatanını, milletini, bayrağını, ezanını çok seven bir Anadolu kadını olduğunu söyledi. 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını anlatan Boz, çocuklarını alıp hiç korkmadan mücadeleye gittiğini ifade etti.

Boz, "Ben giderken, yolda fırınlarda ekmek kuyruğuna girenleri, bankalarda kuyruk bekleyenleri gördüm. Hepsini direnişe çağırdım. Hiç korkmadım öldüreceklerinden, ölmekten. Oğlum tankın üstüne çıktı. Çarşafım engel olmasa ben de çıkardım. " diye konuştu.

Darbenin püskürtülmesinin ardından sabah saatlerinde ailesini ve komşularını kamyona bindirip eve döndüklerini aktaran Boz, "O günden beri Çanakkale'de olduğu gibi, Kurtuluş Savaşı'nda olduğu gibi ayaktayım. Vatanımıza sahip çıkalım. Hep biriz, beraberiz. Kardeş olalım, birlik olalım. 15 Temmuzlar yaşanmaması için birlik ve beraberliğimizi koruyalım." ifadelerini kullandı.

"Meclise ilk önce kadınlar geldi"

AK Parti Ankara Milletvekili Jülide Sarıeroğlu da 15 Temmuz ve sonraki gecenin çok ağır geçtiğine işaret ederek, "Unutulmayacak bir geceydi. Gençlerimiz, kadınlarımız en ön saflarda olmasaydı, belki bugün burada olamayacaktık. Milletimiz felaketin eşiğinden döndü. İsimsiz çok kahramanımız var. O gece meydanlarda, sokaklarda olan ama bugün isimlerini bilmediğimiz birçok kahramanımız var." dedi.

Sarıeroğlu, darbe haberini alır almaz Meclis'e gittiğini, o gece meclise gelen ilk vekillerin yüzde 80'inin kadın olmasından gurur duyduğunu söyledi.

"Çalışan Anne Olmak" başlıklı oturumda konuşan Otizm Federasyonu Başkan Yardımcısı Kavas da kadınların içinden çekildiği yapıların başarılı olamayacağını belirtti. Kavas, otizmli bir çocuk annesi olarak günde en fazla üç saat uyuyabildiğini, buna karşın 12 değişik sivil toplum örgütünde görev aldığını anlattı.

Kadınların sivil toplum kuruluşlarında yer almamalarına ev işlerini bahane gösterdiğini kaydeden Kavas, "Hem ev işleri hem STK'larda görev almak zor mu, evet zor. Yetiştirebiliyoruz ancak zorlukla, bunu kabul ediyorum. Başarmanın yolu, bunun önceden hedeflenmesi ve çalışmalara çocukluktan başlanması. " şeklinde konuştu.