Hitit Üniversitesinden Uluslararası Akademik Kamuoyuna "Filistin" Çağrısı

Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan, İsrail'in Filistin'de yaptığı saldırıların ardından anlaşmalı oldukları 200'e yakın üniversitenin rektörüne mektup gönderdiklerini ve tepkilerini ortaya koyma çağrısı yaptıklarını söyledi.

Prof. Dr. Alkan, senato üyeleriyle Rektörlükte düzenlediği basın toplantısında, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını kınayarak, Filistinlilere soykırım yapıldığını vurguladı.

Bu süreçte uluslararası akademik camianın duyarlılığına ihtiyaç duyulduğunu dile getiren Alkan, bu nedenle Türkiye'nin yanı sıra dünyanın birçok ülkesindeki anlaşmalı oldukları 200'e yakın üniversitenin rektörüne "Call for Rectors" başlıklı bir çağrı mektubu yazdıklarını ifade etti.

Mektupları ıslak imza ile göndermeye başladıklarını belirten Alkan, "Dünyada anlaşma yaptığımız 200'e yakın üniversitenin rektörüne bir mektup yazarak, konunun üniversitelerin duyarlılığına ihtiyaç duyduğunu anlattık. Islak imza ile gönderdiğimiz çağrıda rektörlerimizden gereğini yapmalarını ve bu olaylara duyarsız kalmamalarını istedik. Uluslararası arenada, bilimsel duyarlılık, akademik duyarlılık anlamında da bir farkındalık oluşturmak için bu çalışmayı gerçekleştirdik. Üniversitelerin de bu konuya ses çıkartması gerektiğini, tavır sergilemesi gerektiğini düşünüyorum." diye konuştu.

İsrail'in Filistinlilere uyguladığı soykırımı lanetlediğinin altını çizen Rektör Prof. Dr. Alkan, ABD'nin uluslararası hukuku, Birleşmiş Milletler kararlarını ve tarihi ve sosyal gerçekleri görmezden gelerek büyükelçiliğini Kudüs'e taşımasının Ortadoğu'da istikrarsızlık ve kaosa davetiye çıkardığına işaret etti.

Bu girişimin ayrıca terör devleti İsrail'i katliama sevk ettiğini anlatan Alkan, şunları kaydetti:

"Bu meşum (uğursuz) kararın Nekbe Felaket Günü'nün 70. yılına getirilmesi, olayın ne kadar büyük tahrik ve provokasyon boyutu içerdiğini gözler önüne sermektedir. 21. yüzyılın ilk çeyreğinde, Haçlı zihniyeti içinde yürütülen katliamın faillerini ve ortaklarını lanetliyoruz. Masum Filistin halkının haklarının siyonist devlet tarafından on yıllardır sürekli olarak ihlal edilmesi, en temel özgürlüklerinden mahrum bırakılması ve son olarak bu katliama cüret etmesi karşısında insanlığın gür bir sesle ve topyekun biçimde 'dur' dememesi kabul edilebilir bir durum değildir. Tarih bu günleri kara bir leke olarak yazacaktır. Filistin halkı meşru müdafaa hakkına sahiptir. İşgalci konumundaki İsrail ve hamisi ABD, Orta Doğu'da mazlum insanlara karşı şiddet kullanmak suretiyle devlet terörü işlemiştir. Birleşmiş Milletler ve Lahey Uluslararası Ceza Mahkemesini göreve davet ediyor, eğer uluslararası hukuk varsa ve insanlık bir nebze vicdan sahibiyse, bu kurumların Trump ve Netanyahu aleyhinde derhal soruşturma açarak gereğini yapmalarını bekliyoruz."