Selen Tonkuş - İsrail, Ocak 2011'den beri Mısır'daki gelişmeleri yakından takip etmesine rağmen müdahil olmuyor.
En güvendiği bölge lideri Hüsnü Mübarek'in devrilmesinin ardından İsrail en korktuğu senaryo gerçekleşmiş, Müslüman Kardeşler iktidara gelmişti ancak görevde kaldığı süre içinde iki ülke arasındaki 1979 Camp David Barış Anlaşması'na sadık kalan yeni iktidar, İsrail'in nispeten rahat hissetmesini sağlamıştı. 3 Temmuz askeri darbesinden sonra Başbakan Binyamin Netanyahu'dan gelen yeni talimatla İsrail yeniden endişeli sessizliğine büründü.
Mısır'da hüküm süren belirsizliğe ilişkin İsrail'in tutumunu AA'ya değerlendiren uzmanlar, İsrail'in Mısır'ın içişlerine karışmayarak, barış anlaşmasına sadık kalacak her hükümetle diyalog kurması gerektiği görüşünde birleşiyor.
İsrail'in barış anlaşmasından sonra Mısır'a gönderdiği ilk büyükelçisi ve Tel Aviv Üniversitesi Beşeri Bilimler Fakültesi'nde Profesör Shimon Shamir, AA'ya, Tel Aviv'in, Kahire'de istikrarlı, sorumluluklarını yerine getiren ve aydın bir hükümet görmek istediğini söyledi. Müslüman Kardeşler Teşkilatının (İhvan) siyasi sürece katılmasına İsrail'in bakışına ilişkin soru üzerine Shamir, "Tüm siyasi güçlerin katılacağı bir koalisyon hükümeti, bu şartları sağlayabilecekse neden olmasın?" yanıtını verdi.
"Müslüman Kardeşlerin ideolojisinden endişe duysa da İsrail, rejim ile anlaşma yolunu bulmuştu" diyen Shamir, Muhammed Mursi'nin barış anlaşmasını fesh etmediğini ve hatta Gazze'deki savaşın bitmesi için olumlu rol oynadığına vurgu yaptı.
-"Tutumunu yumuşatmaya çalışıyor"-
İsrail Ordusu'nun eski Stratejik Planlama Dairesi Şefi ve Tel Aviv'de bulunan Ulusal Güvenlik Enstitüsü uzmanlarından Emekli General Shlomo Brom da AA'ya, İsrail'in halihazırda batının Mısır'daki olaylara karşı tutumunu yumuşatmaya çalıştığını ifade etti. Brom, şöyle devam etti:
"İsrail'in Müslüman Kardeşler iktidarından Yahudi karşıtı ve İsrail karşıtı ideolojisi nedeniyle şüphe duyduğu ve Mursi görevden uzaklaştırıldıktan sonra krizin bölgede istikrarsızlığı körüklememesi için yayılmasını ve iki ülke arasındaki ilişkinin kötüleşmesini engellemenin İsrail'in çıkarına olduğu doğru. Nitekim İsrail, batının Mısır'daki olaylara karşı tutumunu yumuşatmaya çalışıyor."
Başbakan Netanyahu'nun geçen ay yayınladığını talimatı yineleyerek, bakanlar kurulu üyelerinden Mısır'daki olaylarla ilgili medyaya açıklama yapmamalarını istemesi hatırlatılan Brom, "İsrail'in olayların başından beri takındığı sessiz tavrı korumasının en iyi yöntem olduğunu" sözlerine ekledi.
-"Barış anlaşmasını koruduğu sürece..."-
Ünlü Amerikalı Yahudi İsrail uzmanı Alon Ben Meir, AA'ya İsrail'in barışı koruduğu sürece Mısır içişlerine karışmama taraftarı olduğunu söyledi.
Müslüman Kardeşlerin, Hamas ve İsrail arasında ateşkes sağlanmasında önemli rol üstlendiğini, barış anlaşmasına da sadık kaldığını hatırlatan Ben-Meir, "Basitçe ifade etmek gerekirse İsrail'in Mısır politikasında güttüğü tek bir çıkar var: Barış anlaşmasının korunması. Mısır'da hükümet hangi unsurlardan oluşursa oluşsun, İsrail barış anlaşmasını koruduğu sürece her Mısır hükümetiyle diyalog kurar" diye konuştu. - Ankara
Son Dakika › Güncel › İsrail'in Vazgeçilmezi 'Camp David Barış Anlaşması' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?