Kaçakçılık Üzerinden "Toplumsal Kalkışma" Çıkarılacağı Uyarısı

Hakkari ve Uludere ile benzer yerlerde kaçakçılık olayları ve katırların, argüman olarak kullanılarak ileride bu bölgeden kaynaklı toplumsal bir kalkışmanın hazırlandığı belirtildi.

Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Hakkari'nin Şemdinli ilçesindeki 34. Hudut Tugay Komutanlığı sorumluluk sahasında, 19 Mayıs'da saat 15.30 civarında, insansız hava aracı vasıtasıyla kaçakçı olduğu değerlendirilen bir grubun, çok sayıda yüklü katır ile Irak'tan Türkiye'ye doğru ilerlediği tespit edildi.

Söz konusu kaçakçı gruba, sınır bölgesi sıfır hattında toplumsal olay ve terör riski olması sebebiyle müdahale edilmeyerek, sınırın içinde derinlikte tedbir alındı. Söz konusu grubun, insansız hava aracıyla gözetlenmesine devam edilirken, Şemdinli'nin Yeşilöz Mahallesi'nde, kaçak malların katırlardan indirilip araçlara yüklendiği saptandı.

Bölgede görevli hudut unsurları himayesinde Şemdinli İlçe Jandarma Komutanlığı birlikleri tarafından Şemdinli girişinde oluşturulan kontrol noktasında yapılan müdahale sonucunda, bir araç içinde 43 bin paket kaçak sigara ele geçirildi.

Çok büyük çapta olduğu değerlendirilen kaçakçılık faaliyetinin havadan takibine devam edilmesi sonucunda, 20 Mayıs saat 06.30 sularında, Yüksekova'nın Yukarı Tülören Yaylası mevkisinde araziye indirilmiş malzemeler ile yük hayvanları tespit edildi.

Ancak bu defa, malzemelerin çokluğu ve hayvanların sayısı da dikkate alınarak, 3. Piyade Tümen Komutanlığınca yapılan planlama kapsamında, Yüksekova'da konuşlu Jandarma Özel Harekat Taburu birliklerince söz konusu bölgeye Sikorsky helikopterler kullanılarak hava hücum harekatı icra edildi ve müdahale sonucunda 13 kaçakçı şahıs ile 156 bin paket kaçak sigara ele geçirildi.

Ayrıca, söz konusu hava hücum harekatı ile eş zamanlı olarak Şemdinli İlçe Jandarma Komutanlığı unsurlarınca, Şemdinli'nin Tuğlu bölgesinde arazide yapılan arama tarama faaliyetinde, 18 bin 500 paket kaçak sigara daha bulundu.

Böylece, yapılan bu müdahaleler sonucu 19-20 Mayıs'ta ele geçirilen 217 bin 500 paket gümrük kaçağı sigara, Yüksekova ve Şemdinli Cumhuriyet Başsavcılıklarının talimatıyla yerinde yakılarak imha edildi.

-"Kaçakçılık bölücü terör örgütünün önemli gelir kaynaklarından biri"

Bahse konu kaçakçılara yasal mevzuat çerçevesinde gerçekleştirilen müdahaleler hakkında, bazı yazılı ve görsel yerel basın organlarında "Türk askeri bölgede terörist avına çıktı, operasyon yapıyor" yönünde asılsız ve manipülatif haberler yayımlandığını hatırlatan kaynaklar, "Evet bu bir operasyondur ve sınırda kanuna aykırı şekilde gelir elde etmeye çalışan kaçakçılara yönelik gerçekleştirilmiş bir operasyondur" değerlendirmesinde bulundu.

Kaçakçılığın terörizmle mücadele harekatına direkt etkisi olan bir hudut güvenliği sorunu olarak ortaya çıktığını vurgulayan güvenlik kaynakları, "Kaçakçılık bölücü terör örgütünün önemli gelir kaynaklarından birini oluşturmakta, örgüt kaçakçılardan çeşitli yerlerden 'vergilendirme' adı altında para almaktadır" ifadesini kullandı.

Kaynaklar, sınır birliklerince kanunlarda belirlenmiş görev ve yetkiler çerçevesinde yürütülmekte olan sınır güvenliğini sağlama faaliyetleri ve bu kapsamda yakın zamanda yaşanan olaylarla ilgili olarak, şu değerlendirmeleri yaptı:

"Hudut birliklerimizin aldıkları tedbirler neticesinde kaçakçılıkla mücadelede, belirli bir seviyede başarılı olunduğu ve çok sayıda malzeme ele geçirildiği son çıkan haberlerle rahatlıkla görülmektedir. Bölücü terör örgütünün telkin ve gayretleri sonucunda kaçakçılıktan gelir sağlayan köylerde halk, hudut birlikleri ve kolluk kuvvetlerine mukavemet göstermekte, toplumsal olaylar çıkarmakta, halk görevli askeri personeli hedef almakta, yaralamakta ve canına kastetmektedir. Halk tarafından sayıca üstünlük elde edildiğinde kargaşa ve arbede çıkartılmakta, kaçakçı ve terörist gruplar ile birliklerimizin arasına girilerek, suçlulara müdahale engellenmekte, suçlu ve suç delillerinin ele geçirilmesinin önüne geçilmektedir."

Sosyal medya, yerel ve ulusal ölçekli tüm medya imkanları kullanılarak yayımlanan yalan ve yanlış haberlerle yasal mevzuat çerçevesinde yapılan müdahalelerin adeta kanun dışı faaliyetler olarak gösterilmeye çalışıldığını vurgulayan kaynaklar, "Böylece kaçakçılıktan elde edilen haksız servet ve bölücü terör örgütü-kaçakçı ilişkisinin perdelenmeye çalışıldığını" dile getirdi.

"Bölücü terör örgütüne müzahir siyasi figürler, etki altına alınmış bazı milletvekilleri ile sivil toplum örgütü yöneticileri her fırsatta öne sürülmekte, terör örgütünün arzu ettiği şekilde eylem ve söylemler içinde bulunmaları sağlanmaktadır" ifadesini kullanan kaynaklar, yürütülen algı operasyonu sonucunda kamuoyu nezdinde askerin haksız olduğu ve bölge halkına zulüm ettiği kanaatinin oluşturulmaya gayret edildiğini bildirdi.

Kaynaklar, sınır birliklerinin, kanunlarda belirlenmiş görev ve yetkiler çerçevesinde kaçakçılıkla mücadele faaliyetlerini yürütmek maksadıyla operasyona çıktığında, bunun, Ağrı'da yaşanan olayların bir benzeri olduğu yönünde yazılı ve görsel medyada yayımların yapılması sağlanarak, yine kamuoyunun yanılgıya düşürüldüğünü kaydetti.

-"Asker sınırda ne yapacak o zaman?"

"Asker sınırda ne yapacak o zaman?" diye soran kaynaklar, yakın zamanda meydana gelen olaylar dikkate alındığında, bölgeden elde edilen değerlendirmeleri de aktardı.

Terör örgütünün, kendine müzahir şahıslar vasıtasıyla medya imkanlarını kullanarak, kamuoyunda istediği şekilde algı oluşturma, yalan haber çıkartarak askeri birlikler ve mülki makamları baskı altına alma gayretlerini artıracağını dile getiren kaynaklar, terör örgütünün her fırsatta halk ile askeri karşı karşıya getirmeye ve ülke çapında etkisi olacak provokasyonlar gerçekleştirmeye çalışacağını belirtti.

Örgütün, bizzat kendi mensupları ve iş birlikçilerince, kaçakçılara veya olaylara karışan halka ateş açmasını sağlayarak ya da sosyal medyada öne çıkarttığı bazı figürlere tehdit ve suikast türü eylemler yaptırarak, bölgesel ve ulusal çapta toplumsal olay görünümlü terör eylemlerine zemin hazırlayabileceği uyarısında bulunan kaynaklar, terör örgütünün, arazide kaçakçılıkla mücadele eden unsurlara ateş açarak zayiata neden olabileceğini, birliklerin arazideki faaliyetleri nedeniyle "Süreç'in TSK tarafından bozulduğu" iddiasıyla TSK'yı zorda bırakmaya gayret edebileceğini vurguladı.

Örgütün, yasa dışı hudut ihlallerine müdahale eden unsurlarla kaçakçılar ve teröristler arasında "canlı kalkan" eylemleri yaptırarak bunu yazılı ve görsel medyada kendi lehine bir algı parametresi olarak kullanabileceği değerlendirmesinde bulunan kaynaklar, terör örgütünün, yasa dışı hudut ihlallerine müdahale eden unsurları tahrik ederek, kontrolsüz hareket etmesini sağlamaya çalışacağını ve bunun sonucunda meydana gelebilecek müessif olayları propaganda maksatlı kullanabileceğini kaydetti.

Terör örgütünün, yapacağı eylemlerde çocuk ve kadınları ön plana sürerek, askerin ve kolluk kuvvetlerinin müdahalesini zorlaştıracağı, müdahaleler esnasında kadın ve çocukların maruz kalabileceği olumsuz durumları propaganda malzemesi olarak ulusal ve uluslararası alanda istismar edebileceği uyarısını yapan kaynaklar, örgütün, kaçakçılıkla mücadele eden mülki ve askeri makamların kararlılığını azaltmak ve ortadan kaldırmak için yapacağı sabotajlarla bölgede bulunan yerleşim yerlerine elektrik, su ulaşımını engelleyerek, bunun mülki ve askeri makamlarca yapıldığı iddiasını yazılı ve görsel medyada yayıp halkı tepki göstermeye yönlendirilebileceğini ifade etti.

Kaçakçılık ve teröristle mücadele eden mülki ve askeri makamların üst düzey yetkililerinin bizzat isimleri ile medyada yer alması sağlanarak, hedef haline getirilebileceğine dikkati çeken Kaynaklar, meydana gelen olayların devlet ve hükümet yönlendirmesiyle gerçekleştirildiği algısı oluşturularak, uluslararası platformda tepkilere neden olabilecek girişimlerde bulunulabileceği uyarısını dile getirdi.

"Hakkari'de, Uludere'de ve benzer yerlerde esas olay kaçakçılık ve katırlar değil, bu argümanlar kullanılarak ileride bu bölgeden kaynaklı toplumsal bir kalkışmanın hazırlanıyor olmasıdır" ifadesini kullanan kaynaklar, herkesin bu konuda uyanık olması ve yalan yanlış haberlere itibar etmemesi gerektiğini kaydetti.