Türk-Arap Araştırma ve Strateji Enstitüsü (TASEN) Başkanı Muhammed El Adil, " 15 Temmuz'u aslında, İslam ülkelerinin lider ülkesi konumunda olan bu ülkenin önünün kesilmesi gerektiğini savunan bir ideoloji desteklemiştir." dedi.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen ve Anadolu Ajansı'nın global iletişim ortağı olduğu Kartepe Zirvesi'nde Demokrasi Salonu'nda gerçekleştirilen "İslam Dünyasında Demokrasi ve Darbeler" konulu özel oturumun moderatörü Adil, 15 Temmuz'da yaşanan darbe girişiminin temel nedenlerinin bilimsel temellere oturtulması gerektiğini söyledi.
Adil, bilimsel yaklaşımın darbe girişiminin nedenleri, arkasında kimlerin durduğunu ve amaçlarının neler olduğunu daha iyi anlayabilmelerini sağlayacağını kaydetti.
Profesyonel anlamda ortaya konulacak araştırmaların geleceğe not düşeceğini ve tarihin yanlış yazılmasının önleneceğini vurgulayan Adil, "15 Temmuz'u aslında, İslam ülkelerinin lider ülkesi konumunda olan bu ülkenin önünün kesilmesi gerektiğini savunan bir ideoloji desteklemiştir." değerlendirmesinde bulundu.
"Türkiye yolundan gidebileceğimiz önemli bir örnek"
Moritanya Üniversitesi'nden Prof. Dr. Didi Saleck de Arap coğrafyası olarak Türkiye'ye yolundan gidebilecekleri önemli bir örnek olarak gördüklerini aktararak, Türkiye'nin başarısını önlemek isteyenlerin 15 Temmuz'daki darbe girişimine destek verdiğini belirtti.
Kurumsallaşmış ve demokratik bir yapı kuramamalarının Arap coğrafyasında ulus devletin başarısızlığa uğradığını gösterdiğine dikkati çeken Saleck, bu durumun beraberinde ekonomik başarısızlığı da getirdiğini ve halkları fakirliğe sürüklediğini vurguladı.
Saleck, Türkiye'nin ekonomik, toplumsal ve kültürel anlamda önemli bir örnek olarak ortaya çıktığının altını çizerek, "Türkiye, Arapların başaramadığı birçok meselenin üstesinden gelmiş ve bu anlamda onlara örnek olmuştur." ifadesini kullandı.
Türkiye'nin AK Parti ile kurumsallığa dayanan bir hukuk devletini sürekli hale getirdiğini, laikliğe uygun bir yönetim geliştirdiğini ve askeri vesayetten kurtulduğunu vurgulayan Saleck, şunları kaydetti:
"Moritanya en fazla darbe geçmişi olan Arap ülkesi olarak sayılabilir. Biz 17 darbe geçirdik ve birçoğu da aslında başarısız olmuştu. Bu anlamda 2 neticesi olmuştur darbelerin. Birincisi; istikrarsızlık, ikincisi de askerin siyasi hayata etkisi, onu domine etmesi. Türkiye, bu anlamda askeri vesayetten kurtulmanın ne kadar önemli olduğunu göstermiştir."
"Darbenin başarısızlığını bayram havasında kutladık"
Çad Üniversitesi'nden Prof. Dr. Haggar Mahamat ise Türkiye'deki darbe girişiminin haberini Avrupa ve Arap kanallarından aldıklarını ve o an halk olarak derin bir üzüntü duyduklarını anlattı.
Afrika'ya destek veren bir ülke olarak Türkiye'nin orada büyük bir saygınlığı olduğunu belirten Haggar, "Darbe girişiminin başarısız olduğu haberini bayram havasında kutladık. Halk camilere davet edildi ve camilerde Türkiye'ye dualar edildi." diye konuştu.
Abdelmalek Saadi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Saida Latmani, 15 Temmuz'da Avrupa'nın birçok ülkesinin farklı bir tutum sergilediğini, bazılarının harekete geçmek için darbenin sonucunu beklediğini söyledi.
Türkiye'de yaşanan darbe girişimine karşı sert bir tutum sergileyen Avrupa görmediklerini dile getiren Latmani, uluslararası medyanın da darbe karşıtı bir duruş sergilemediğini ve bu anlamda beklentileri karşılamadığını kaydetti.
"Katar ve Türkiye arasında çok önemli bağlar var"
Katarlı gazeteci Jaber Al Harmi de Katar ve Türkiye'nin diktatörlere karşı mazlumların yanında, ortak bir duruş sergileyen iki ülke olduğunu belirterek, darbeye taraf olanların aslında Türkiye'nin Katar'la olan iletişimini kesmek istediklerini söyledi.
Katar'a ambargo uygulayan ülkelerin Türkiye'ye darbe girişimini destekleyen ülkeler olduğunu kaydeden Harmi, "Türkiye'nin hiçbir şekilde hayrını istemeyen ve bu anlamda Türkiye'yle farklı perspektiften uluslararası politika görüşleri olan ülkeler, Erdoğan'ı devirmeye çalışmışlardır. Görüyoruz ki uluslararası kamuoyu ve Türkiye'ye karşı duran ülkeler Katar'a ambargo uygulayan ülkelerin aynısıdır. O ülkeler darbe girişiminin başarıya ulaşması için uğraş vermişlerdir." şeklinde konuştu.
Harmi, darbe girişimi sırasında Katar Emiri Al Sani'nin daha Marmaris'teyken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı arayarak yanında olduğunu ve var olan bütün gücünü darbe girişimini başarısızlığa itmek için kullanacağını söylediğini vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Katar kendisine uygulanan ambargolara bakmaksızın Türkiye'nin yanında durmuş ve bu anlamda başarısız darbe girişimine karşı bir şekilde kendisi de darbe uygulamıştır. Bazı küçük ülkeler zor anlarda büyük ülke duruşu sergileyebilirler. Büyük ülke küçük ülke ayrımı olmaz bu zor günlerde. Katar ve Türkiye arasında gerçekten çok önemli bağlar var."
Öte yandan, Erol Olçok Salonu'nda "15 Temmuz: Olaylar ve Süreçler" konulu oturum düzenlendi.
Son Dakika › Güncel › Kartepe Zirvesi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?