Namazgah Barajı'na Yönelik İddialar

Kocaeli Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSU) Genel Müdürü İlhan Bayram, Namazgah Barajı'ndan sağlanan suyun limitlerin üzerinde manganla vatandaşa verildiği iddiasının doğru olmadığını belirterek, "Biz şehrimizin her tarafında verdiğimiz suyun arkasındayız. Kocaeli'deki her damla su İSU güvencesi altında verilmektedir. Abonelerimiz gönül rahatlığıyla çeşmelerinden akan suyu içmeye devam etsinler." dedi.

Bayram, CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet'in, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'na, Namazgah Barajı suyuna zeminden sağlığa zararlı şekilde mangan karıştığı iddiasıyla ilgili yönelttiği soru önergesine ilişkin, İçme Suyu SCADA Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, Kocaeli'ni, musluktan su içilen ender şehirlerden biri olduğunu ve kentin Türkiye'nin en kaliteli suyunu içtiğini söyledi.

İnsanların su kalitesi bakımından akıllara soru işareti gelecek şekilde bilgilendirildiğini ifade eden Bayram, "Bu konuda İSU'nun söyleyeceği sözler var. Biz şehrimizin her tarafında verdiğimiz suyun arkasındayız. Kocaeli'deki her damla su İSU güvencesi altında verilmektedir. Abonelerimiz gönül rahatlığıyla çeşmelerinden akan suyu içmeye devam etsinler." diye konuştu.

İçme Suyu SCADA Merkezi'nde, kente verilen her damla suyun kalitesinin anlık izlendiğini anlatan İlhan Bayram, "Suyun ph'si, bulanıklığı, klor miktarı anlık olarak izleniyor ve suyun kalitesini anlık olarak takip ediyoruz. Bunların dışında sürekli sudan numune alınıyor. Ayda 700 değişik noktadan alınan numuneler üzerinde akredite laboratuvarlarda çok detaylı analizler yapılıyor. Dolayısıyla, biz bunlara dayanarak vatandaşlarımıza 'suyumuz kaliteli bir sudur, suyumuzu içmeye devam edin' diyoruz." ifadesini kullandı.

"İçtiği sudan dolayı hiç kimseye hiçbir şey olmadı"

İlhan Bayram, söz konusu iddialarla gündeme gelen Namazgah Barajı'nın, Kandıra bölgesinin içme suyu ihtiyacını karşıladığına dikkat çekerek, barajın 3 yıldır Kandıra'ya su sağladığını ve bu süre içerisinde hiç kimsenin içtiği sudan dolayı hiçbir şey olmadığını vurguladı.

Soru önergesinde, "Barajın projelendirilmesinde, etüdünde, zemin araştırmalarında eksiklikler yapıldığı ve barajın hızlı yapıldığının" iddia edildiğini işaret eden Bayram, şunları kaydetti:

"Bu barajın projesi, zemin etütleri ihale yoluyla Türkiye'deki önemli baraj projesi yapan firmalardan birine yaptırıldı. Zemin etütleri düzgün bir şekilde yapıldı ve proje etap etap DSİ'ye onaylatıldı. Barajı da 2 yıl içerisinde tamamladık. Barajı yaparken 'geç kalındı' deniyordu şimdi de 'hızlı yapıldığı' söyleniyor. Baraj çok kaliteli bir barajdır. Hem inşaatı çok ekonomik olmuştur, hem de proje bakımından güzel bir projedir. Barajdan ağustos ayında enerji üretmeye başladık. Bu enerji üretme hadisesi dolayısıyla yanlış bilgilendirilme hadisesi oldu. Üç yıldır Kandıra'da hiç kimseye içtiği sudan dolayı hiçbir şey olmadı. Suyun limitlerin üzerinde manganla vatandaşa verildiği iddiası var. Öyle bir şey söz konusu değildir."

"Bizim barajımızda hiç limitin üzerinde mangan olmadı"

İlhan Bayram, konuşmasına şöyle devam etti:

"Kandıra'ya verilen suyun ilk önce Dudutepe Arıtma Tesisi'nde arıtıldığını belirten Bayram, "Şu anda barajı boşalttık. Barajda su olmadığı için arıtma tesisine giren su Hira kaynaklarından geliyor. Tesise saniyede 100 litre su geliyor ve arıtıldıktan sonra da Kandıra merkez ve köyler ile Körfez-İlimtepe hattına veriliyor. Bu suyun kalitesi de SCADA Merkezi'nden anlık takip ediliyor. Bakıldığında her barajın dibinde farklı maddelerin fazla olduğu görülebilir. Suyun içerisinde manganın yüksek miktarda olabilmesi için orada kömür madeni olması lazım. O suyun kömür madeninin üzerinde olması lazım. Böyle bir hadise Namazgah Barajı'nda yoktur. Ancak suyun içerisinde kalan ağaç köklerinin çürümesinden dolayı mangan olabilir veya farklı zamanlarda ağaç yapraklarının bozuşması ve yağmur suyu da bir miktar mangan getirebilir. Bunlar olabilir ama bizim barajımızda hiç limitin üzerinde olmadı."

"Eylül ayından sonra barajdan su vermedik"

İlhan Bayram, Namazgah Barajı'nda ki sudan alınan mangan değerlerini göstererek, "Bu değerin 0,1'den düşük olması lazım. Mangan değeri sadece eylül ayında 0,1 olmuş, ondan sonraki aylarda 0,2 ve 0,1. Zaten eylül ayından sonra biz barajdan su almıyoruz. Hira kaynaklarından şehre su veriyoruz." ifadesini kullandı.

Bayram, sözlerini şöyle tamamladı:

"Kandıra'nın nüfusu yaz aylarında, gelen turistler nedeniyle 500 bini bulmaktadır. Yazın ortaya çıkan su problemini çözmek için Namazgah Barajı'nı yaptık. Barajın kapasitesi 25 milyon metreküp, Kandıra'nın bir yılda kullanabileceği su ise 3 milyon metreküp. Geri kalan suyu bekletip ne yapacaksınız? HES'i onun için yaptık. Ağustos ayından sonra sürekli HES'i kullandık ve biz buradan elektrik ürettik, kurum olarak para kazandık. Barajdaki su seviyesi düştükçe mangan değerinde değişiklikler olmuş ancak buradan çıkan su önce arıtma tesisine gidiyor ve arıtıldıktan sonra şehre veriliyor. Yani vatandaşa kirli su verilmesi söz konusu değil. Zaten öyle bir şey olsa Sağlık Bakanlığı müdahale eder, öyle bir şey de yoktur."

"Bu şekilde gündeme gelmek istemezdik." ifadesini kullanan Bayram, "İsteseydi Sayın Vekilimiz biz ona çok daha detaylı bilgi verirdik. Biz kendimize güvendiğimiz için bunu bu kadar rahat bir şekilde söylüyoruz. Keşke önce bize sorulsaydı." dedi.