Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen- Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Görevlisi Yasemin Yüce Tar, erkeğin, toplumdaki rolü değişen yeni kadın algısını kabul edememesinin çatışmaya neden olduğunu belirterek, "Kadınla erkeğin aile ve toplumdaki konumu algısı eşit düzeye gelirse, bu şiddet ve cinayetlerin de önüne geçilebilir" dedi.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Görevlisi Yasemin Yüce Tar, kadın cinayetlerinin son yıllarda giderek arttığını belirterek cinayetlerle ilgili net rakamların ancak 2000'li yıllardan sonra bulunabildiğini söyledi. Tar, Adalet Bakanlığı'nın verilerine 2002 yılında 66, 2003'de 83, 2004'de 128, 2005'de 317, 2006'da 663, 2007'de 1011, 2008'de 806 kadın cinayetinin meydana geldiğini; Sivil Toplum Kuruluşlarının rakamlarına göre ise 2010'da 1219, 2011'de 1136 kadının cinayete kurban gittiğini söyledi.
KADIN CİNAYETLERİ HEP VARDI
Kadın cinayetleriyle ilgili rakamların ve kadın hikayelerinin ürkütücü sonuçlarının olduğunu belirten Tar, "2000'li yıllardan önce bu cinayetleri biz kadın cinayeti olarak ayırmıyorduk. Böyle bir istatistik de tutulmuyordu. Adli bir olay olarak birisi bir başka kişiyi öldürmüş olarak kayıt tutuluyordu. Aslında bu cinayetler daha önce de vardı ama bu toplumda kadın cinayeti olarak algılanmıyordu" dedi.
KADIN ÇALIŞMAK ZORUNDA KALINCA ROLÜ DEĞİŞTİ
Kadın cinayetlerinde ciddi bir artış yaşandığını söyleyen Tar, "Geleneksel toplumdan bu gün yaşadığımız topluma biz hızla geçiyoruz. Biz hızla başka bir yaşama adapte olmaya çalışıyoruz. 80 öncesi tek gelirli bir aile vardı, baba çalışır anne ev hanımıydı. Ama sonrasında biz tek gelirli ailelerin yaşamakta zorlandığı yıllar oldu. Kadın çalışma hayatına katılmak zorunda kaldı. Geleneksel rolündeki kadın değişti. Toplumsal cinsiyet rolleri değişmek zorunda kaldı. Evin içerisindeki dağıtılmış rollerde değişti. Kadını çalışma hayatına soktuk, eğitim verdik. Dışarı çıkardık değişti, ancak erkek aynı geleneksel yapıda, algıda kaldı. Yeni yaşam sistemine uyum sağlamlayamayan bu algıda iki taraf arasında kanlı çatışmaları beraberinde getirdi" dedi.
GELENEKSEL ERKEK DEĞİŞMEDİ
Kadınları öldüren kişilerin yüzde 58'inin eski eş veya ayrılmak istediği eş olduğunu söyleyen Tar, "Kadın şiddet görüp ayrılmak istediğinde, geleneksel algıdaki erkek bunu kabul etmiyor. Erkek 'Ben ne yaparsam yapayım sen bana katlanmak zorundasın' diyor ve durumu kabul etmiyor. Sonuçta bu karşılaşma kanlı bitiyor. Erkek kendini kadının sahibi malı, onun üzerindeki bir hiyerarşi karar verici olarak gördüğü sürece bu kadın cinayetlerinin bitmesi mümkün değil. Şu an erkek ve kadın arasında bir iktidar ilişkisi var. Ne zaman erkek bu güç üstünlüğünü bırakır, bu geleneksel algıdan sıyrılırsa, o zaman aralarında eşitlerin ilişkisi olacak. Ancak kadınla erkeğin aile ve toplumdaki konumu algısı eşit düzeye gelirse, bu şidette ve cinayetlerin de önüne geçilebilir. Değişen dünyaya uygun toplumsal cinsiyet rolleri veya ev içi roller yeniden bulmamız gerekiyor" diye konuştu.
ERKEK EGEMEN YAPI DEĞİŞMELİ
Kadınların sosyal alanda, toplumda, iş hayatındaki rolünün güçlendirilmesi gerektiğini belirten Tar, "Meydana gelen bu yeni aile işlemiyor çatışıyor, kan döküyor. Geleneğimize algımıza yeniden bakıp değiştirmeliyiz. Eğer bu algıyı değiştiremezsek, istediğimiz kadar ekonomik refah özgürlük ve hak verelim hep bu hiyerarşi sürdüğü sürece potansiyel olarak her zaman bu önümüze çıkacaktır. Başka bu erkek egemen ataerkil yapıyı değiştirmek lazım. Bunun dışında kadınlar için yasaların yapılması, uygulayıcıların eğitilmesi, kadın sığınma evlerinin açılması ve güçlendirilmesi çok önemli" dedi. - Samsun
Son Dakika › Güncel › Öğretim Görevlisi Tar: Kadın ve Erkek Eşit Olmadıkça Kadın Cinayetleri Bitmez - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?