Türkiye Girişimsel Radyoloji Derneği (TGRD) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Halil Öztürk, girişimsel radyolojinin ayrı bir disiplin olarak tanımlanmaması nedeniyle hastaların bürokratik engellerle karşılaşarak bazen tedaviyi yarıda bırakmak zorunda kaldığını söyledi.
TGRD tarafından bu yıl 9'uncusu düzenlenen Girişimsel Radyoloji Yıllık Toplantısı kapsamında, Antalya Titanic Otel'de bir basın toplantısı yapıldı. Dernek Başkanı Prof. Dr. Mehmet Halil Öztürk, Dernek Genel Sekreteri Prof. Dr. Akif Şirikçi, Bilimsel Komite Başkanı Prof. Dr. Levent Oğuzkurt ve dernek yönetim kurulu üyesi Doç. Dr. Fatih Gülşen'in katıldığı toplantıda, 20- 23 Mart günleri arasında gerçekleştirilen kongre ve girişimsel radyoloji konusundaki son gelişmeler paylaşıldı.
EN FAZLA GÖRÜLEN BALONLAŞMA
Girişimsel radyoloji ile beyin damar hastalıklarına yönelik ameliyatsız tedaviler hakkında bilgi veren Prof. Dr. Öztürk, kalp dışında beyin, kol ve bacak gibi damarlarda girişimsel radyoloji sayesinde değişik tedavilerin yapılabildiğini söyledi. Özellikle beyin damarlarındaki balonlaşmanın ciddi sonuçlara neden olabileceğini ifade eden Prof. Dr. Öztürk, "Bir beyin damar balonlaşmasına bağlı kanama oluşursa hastalarımızın yüzde 50'si kaybediliyor. Yaşayan yüzde 50'nin de yarısında ciddi nörolojik hasarlar oluşabiliyor. Tedavi seçeneklerinden biri açık cerrahi ama damar içinden giderken hastalıklı damarların tamirini yapmamız mümkün" dedi.
TÜTÜN KİREÇLENMEYE ZEMİN HAZIRLIYOR
Prof. Dr. Şirikçi de felce dikkat çekerek son dönemde halkın yeme içme alışkanlıkları, hareketsiz yaşam şekli nedeniyle felç riskinin arttığını anlattı. Felç konusunda Doğu Anadolu Bölgesi'nde yaptıkları araştırmayı aktaran Prof. Dr. Şirikçi, "Doğu Anadolu Bölgesi'nde devam eden açık sarma şeklindeki tütün, damar kireçlenmesi dediğimiz hastalıklara çok ciddi zemin oluşturuyor. 2000'li yıllarından başından bu yana binin üzerinde hastaya müdahale edip tedavi etmeye çalıştık" diye konuştu.
CERRAHİ KADAR ETKİN
Girişimsel radyolojide tümör yakma ile kanserin ortadan kaldırılabileceğini anlatan Doç. Dr. Fatih Gülşen, karaciğer, böbrek, akciğer, kemik ve yumuşak doku tümörlerinde 'tümör yakma işleminin' uygulanabildiğini aktardı. Doç. Dr. Gülşen, bilimsel çalışmaların tümör yakma işlemlerinin en az cerrahi tedavi kadar etkin olduğunu gösterdiğini dile getirdi.
HASTALAR BİZE DOĞRUDAN ULAŞAMIYOR
Basın toplantısının sonunda bölümlerine ilişkin problemleri dile getiren TGRD Başkanı Prof. Dr. Öztürk, bu sorunların başında girişimsel radyoloji bölümünün yan dal ve ayrı bir disiplin olarak tanımlanmaması olduğunu, bu yüzden hastaların doğrudan kendilerine ulaşamadığını, başka bir hekimin yönlendirmesiyle gelebildiğini söyledi. Prof. Dr. Öztürk, "Bir sürü bürokratik sıkıntılarla karşı karşıya kalıyorlar. Bazen hastalarımız tedavilerini yarıda bırakıyor" dedi. Prof. Dr. Öztürk, ayrıca daha hızlı ve yetkin girişimsel radyolog yetiştirilmesi gerektiğine dikkati çekti. - Antalya
Son Dakika › Güncel › Öztürk: Bürokrasi Yüzünden Hastalar Tedaviyi Yarıda Bırakıyor - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?