Türk Kızılayı 147 Yaşında

Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, "2005'te Güvenli Kan Temini projesine geçtiğimiz zaman yılda 305 bin ünite kan toplanmaktaydı. Bugün geldiğimiz noktada 2 milyon ünite kan topluyoruz. Sizlerin vermiş olduğunuz kan sayesinde yılda 5 milyona yakın insanımız şifa bulmaktadır" dedi.

Bir grup idealist doktor tarafından 11 Haziran 1868'de temelleri atılan ve bugün dünyanın en önemli uluslararası yardım kuruluşlarından biri olan Türk Kızılayı, 147. kuruluş yıl dönümünü kutluyor.

Tuzla'daki Doğa Koleji'nde düzenlenen etkinlikte konuşan Akar, şu an itibarıyla Türkiye'nin 81 ilindeki 700'e yakın şubeyle bütün personelin Kızılay'ın amaçları doğrultusunda çalıştığını ifade etti.

Akar, 300 civarında ekibin Türkiye'nin ihtiyacını karşılamak için alanda kan topladığını belirterek, şunları kaydetti:

"2005'te Güvenli Kan Temini projesine geçtiğimiz zaman yılda 305 bin ünite kan toplanmaktaydı. Bugün geldiğimiz noktada 2 milyon ünite kan topluyoruz. Sizlerin vermiş olduğunuz kan sayesinde yılda 5 milyona yakın insanımız şifa bulmaktadır. 5 milyon kişinin aileleriyle beraber 25 milyon insanın sadece kan meselesinden dolayı duasını almaktayız. 25 milyon insanın birlikte oturup dua ettiğini düşünecek olursak, dua edilen kişinin ve kurumun bırakın 147 yılı, daha nice 147 yıllar Allah'ın da takdiriyle hayırlı hizmetlerine devam edeceği aşikardır."

Türk Kızılayı'nın ismini Atatürk'ün koyduğunu ve Ulu Önder'in bu kuruma çok önem verdiğini vurgulayan Akar, "Afyon maden suyu işletmeleri Atatürk tarafından Türk Kızılayı'na hediye edilmiştir. Biz de bununla kalmıyoruz. Erzincan'da yaptığımız maden suyu işletmemizi de Afyonkarahisar maden sularına ilaveten işletmeye soktuk. Bir de sloganımız var. 'İçildiği zaman kendisinden başka kişilere de faydası dokunan tek içecek Kızılay maden suyu' diyoruz" ifadelerini kullandı.

Akar, çeşitli yerlerden fonlar sağladıklarını, gayrimenkulleri olduğunu ama en büyük gelir ve kaynaklarını bağışların oluşturduğunu söyledi.

Bir ünite kanın üç cana şifa olduğuna işaret eden Akar, gayrimenkullerin kira gelirleriyle de muhtaçlara yardım ettiklerini aktardı.

Afet zamanlarında halkın afetzedelere yardım için Kızılay'ı tercih ettiğini kaydeden Akar, "Özellikle Van depreminde biz müdahale ettiğimizde Türk halkı Türk Kızılayı'na 75 trilyon lira bağışladı. Van'daki kardeşlerimize yardım için. 50 milyon lira da ayni bağışta bulundu. Biz de onları Van'a götürüp, afetzedelere yardım olarak verdik" şeklinde konuştu.

Akar, çocukların, gençlerin Kızılaycı olarak yetişmesini istediklerini dile getirerek, "Kızılaycılık ruhuyla, düşüncesiyle, zenginden alıp fakire verici olarak, vermeyi adet haline getirmiş bireyler olarak gelişmelerini istiyoruz. Onun için buralarda toplantılar yapıp, Kızılay kolları, Kızılay kulüpleri kuruyoruz. İnsan onurunu koruyan, yardım ederken de insanı ezmeyen, küçümsemeyen bir nesil yetiştirmek istiyoruz. Hiçbir ideolojiyle, dünya fikir sistemiyle alakamız yok. Tek bir sistemimiz var; o da insanların mutlu olması için yardım etmek ve iyilik yolunda yürümek" dedi.

Türk Kızılayı'nın yardımlarını sadece Türkiye'de yapmadığına dikkati çeken Akar, sözlerini şöyle tamamladı:

"Dünyanın neresinde yardıma ihtiyacı olan, mağdur ve mazlum varsa Türk Kızılayı orada. Arakan diye bir yer var. Orada çoğunluk itibarıyla Budistler yaşıyor. Yüzde 10 da Müslüman azınlık var. Budistlerle Müslümanlar arasında bilinmeyen nedenle bir çatışma var. Sadece Müslüman oldukları için yerlerinden edilen, ülkelerinden atılan, zulüm gören, öldürülen insanlar var. Onların yanında kim var? Sadece Kızılay var. Biz onlara yardım ettik. Bunlar, canlarına tak ettikleri için okyanusa açıldılar. Okyanus ortasında Türkiye dışında, Türk Kızılayı dışında ellerinden hiç kimse tutmadı. Okyanus ortasında binlerce mazlum insan açlıktan kırılmak üzereyken Türkiye'nin yaptığı çağrı üzerine Malezya, Endonezya ve Tayland üçgeni arasında bu gemilere yardım edilerek açlıktan kırılmaları önlendi. Gene Türkiye'nin kefaletiyle oradaki insanlar bu ülkelere geçici göçmen statüsüyle indirildi."

Etkinlikte öğrencilerden Ayşe Koşat ve Cevat Toprak Kurt'un okuduğu "Kızılay" şiiri beğeni toplarken, Akar çocukları öperek kutladı.

Üçüncü sınıf öğrencilerinin dans gösterisinin de ilgiyle izlendiği etkinlikte, "Kızılay ve İyilik" konulu fotoğraf ve kompozisyon yarışmalarında dereceye giren öğrencilere ödülleri, Akar ve Doğa Koleji Genel Müdürü Bünyamin Çelik tarafından verildi.

Etkinlikte ayrıca Türk Kızılayı ile ilgili film gösterimi yapıldı, 147. yıl pastası Akar ve etkinliğe katılanlar tarafından kesildi.