Başbakan Erdoğan'dan Değerlendirmeler

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Zafer Çağlayan ile Ali Babacan arasındaki fren-gaz tartışmasıyla ilgili olarak yeri geldiğinde gaza yeri geldiğinde de frene basılacağını söyleyerek, faiz oranlarıyla ilgili olarak "Ben, şu andaki faiz oranını hala yüksek buluyorum. Bu faiz oranının daha düşmesi lazım" dedi.

Kanal 7'de katıldığı programda soruları cevaplayan Başbakan Erdoğan, ekonomi ile ilgili olarak Zafer Çağlayan ve diğer bakanların farklı açıklamaları ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Erdoğan, "Frene mi basalım, gaza mı basalım?" şeklindeki soruya, "Ben şu anda kaptan köşkündeyim" diyerek yeri gelince frene, yeri gelince gaza basılacağını söyledi.

Açıklamaları sırasında faiz konusuna da değinen Başbakan Erdoğan, faiz oranlarını yüksek bulduğunu söyleyerek şunları kaydetti:

"Ben, şu andaki faiz oranını hala yüksek buluyorum. Bu faiz oranının daha düşmesi lazım. Merkez Bankası bağımsız karar verme yetkisine sahip. Fakat bu, devamlı korunduğu içindir ki o fren rahatsız edici olabilir. Zafer Bey'in deyimiyle orada balata aşınıyor. Ali Beyler de piyasa faizleri üzerinden daha çok şey yapıyor. Bütçe disipliniyle onu ilintili hale getirirsek, yanlış yaparız. Bizim ağırlıklı olarak yatırıma ihtiyacımız var. Kredi faizleri yüksek olduğu sürece yatırım yapmayı başaramayız. Piyasa faizlerinde bu artış devamlı olacak olursa, vatandaşın borçlanmadaki sıkıntılarını ciddi manada artırıyor. Faiz oranını iyi bir yerde tutamazsak enflasyon sıkıntısını da aşamayız."

BİR HANIMEFENDİYİ KORKUTMAK GİBİ DERDİM YOK

Başbakan Erdoğan, TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner'in 'Başbakan'dan korkmuyorum' şeklindeki açıklamalarıyla ilgili olarak da şunları söyledi:

"Bir hanımefendinin benden korkup korkmamak gibi bir yaklaşım içine girmesini doğru bulmam. Kalkıp benim de tabii TÜSİAD'ın başındaki bir hanımefendiyi korkutmak gibi bir derdim yok. Böyle bir seviyesizliğin içine de girmem. Ama kurumsal olarak bir yanlışın içine girdikleri zaman bizden gereken cevabı alır. En azından ben, bu kurumu boykot ederim."

TÜSİAD'a daha önce yerli otomobil yapılması konusunda çağrıda bulunduklarını hatırlatan Başbakan Erdoğan, "Yapmamak için ne gerekiyorsa onun adımlarını atmışlardır. Aklıma benim geçmişte olan bazı şeyler geldi. TÜSİAD içinde, bu ülkenin devlerinden birinin lafı geldi. 'Ben böyle bir şeyi yapmasam da ithal ederim.' Böyle bir zihniyet, bu ülkeyi sıçratmaz. İşte bu, frene basmaktır. Halbuki biz ciddi miktarda otomobil ihracatı yapıyoruz. Kendi otomobilimizi yapalım, hem bunu iç piyasada kullanalım hem dünya ülkelerine ihraç edelim" diye konuştu.

ESED GİDİCİDİR

Suriye konusuna da değinen Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin Suriye ile kültürel ve dini bağlarının bulunduğunu belirterek, Arap Baharı'nın Tunus'ta başlamasıyla birlikte Esed'e uyarılarda bulunduklarını fakat Esed'in verdiği hiçbir sözü tutmadığını kaydetti.

Türkiye'nin, Suriyeli sığınmacılar konusunda ilk etapta 100 bin kapasiteli bir hazırlık yaptığını belirten Başbakan Erdoğan, "Esed şu anda zulmediyor. Er veya geç gidicidir. Buna Rusya da Çin de İran da diğer ülkeler de gideceğine inanıyor. Bir şey soruyorlar bize, 'bundan sonra kim?' Bana Sayın Putin sordu. Dedim ki, 'halkın iradesi kimi istiyorsa o'. Bakıyorsunuz hala onlarda da bu noktada atılmış bir adım yok. Er geç hak tecelli edecektir" şeklinde konuştu.

Başbakan Erdoğan, programda 4+4+4 eğitim sistemiyle birlikte kendi torunun da okula başladığı hatırlatılması üzerine, torunun ilk hafta okula ve öğretmenlerine alışmasında sıkıntı yaşadığını söyledi.

"OBAMA'NIN AÇIKLAMASI BENİ ÜZDÜ"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Hz. Muhammed'e hakaret içeren filmle ilgili bir soru üzerine de açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Kutsal değerlerimize yapılan saldırı nedeniyle tepkimizi çok açık, net ortaya koyduk" derken, ABD Büyükelçisi'nin ise Libya'da uğradığı saldırı sonucu öldürülmesini ise doğru bulmadığını vurguladı.

Konuyla ilgili olarak ABD Başkanı Obama ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini fakat Obama'nın hakaret içerikli filmi düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirdiğini söylemesinin kendisini üzdüğünü belirten Başbakan Erdoğan, Brezilya Devlet Başkanı Dilma Rousseff'in ise farklı bir tepki ortaya koyduğunu söyledi. Brezilya Devlet Başkanı'nın, "Binlerce Brezilyalı Müslüman'ın yaşadığı bir ülkenin başkanı olarak Batı ülkelerinde yükselişe geçen İslamofobi önyargısını en sert şekilde reddediyorum" dediğini söyleyerek, Türkiye'de ise filme erişimin yasaklandığını kaydetti.

Filmin nefret suçunun tanımına tam olarak oturduğuna dikkat çeken Başbakan Erdoğan, nefret suçlarıyla ilgili bir çalışma yürütüldüğünü, Meclis'in açılmasıyla da bu konuda gerekli adımı atacaklarını söyledi. - ANKARA