La Liga'da hiç şüphesiz haftaya damgasını vuran mücadele Atletico Madrid- Barcelona maçı oldu. Vicente Calderon'daki mücadelede Atletico Madrid, kendisini başarılı kılan faktörlerden bir an bile vazgeçmedi ve Barcelona'yı da durdurmayı başardı. Simeone'nin de "Aramızda 400 milyon euro'luk ufak bir fark var" dediği bir kadroyu... Hem de bunu Pedro'nun ilk yarıdaki farklı şekilde dışarı giden kafa vuruşu ve Lionel Messi'nin son bölümde sol çaprazdan Courtois'ya takılan, aslında bir bakıma çok da tehlikeli olmayan, iki pozisyon vererek başardılar. Barcelona'ya sadece kaleyi tutan iki şut izni veren Atletico, maç başı 7 başarılı ara pası ortalaması tutturan Barcelona'ya bu imkanı hiç tanımayarak rakibinin en büyük silahını devre dışı bıraktı. Kanatlara hapsolan Barcelona, bu maçta 18 orta girişiminde bulundu ve kendi adına lig ortalamasının üzerine çıktı. Kısacası Atletico Madrid, Barcelona'yı istemediği bir oyun sergilemeye itti ve rakibini bu şekilde etkisizleştirerek istediğini aldı.
İspanya Arda'yı konuşuyor: Müslümanların yeni Muhammed Ali'si!
Atletico Madrid'in bu başarısının yanında atlanmaması gereken konular da mevcut. Messi'nin uzun süredir sahalardan uzak oluşu, takımın en önemli silahlarından Iniesta'nın devre arasında oyundan çıkmak zorunda kalışı, Neymar'ın hafta içi midesinden geçirdiği rahatsızlıktan dolayı oynayamaması ve karşılaşmanın Atletico Madrid'in evinde oynanması da yabana atılacak faktörler değil. Dahası Barcelona da Gerardo Martino ile eskisine göre kontra-ataklarda çok daha dirençli olduğunu gösterdi. Ayrıca Barça, bir diğer zayıf halkası olan görülen -hatta Atletico Madrid'in de en güçlü yanlarından birisi olan- duran toplarda da rakibinin sadece 1 kez tehlike yaratmasına izin verdi. Yeni her iki takım da içinde bulundukları durum değerlendirilince hak ettiğini aldı ama Real Madrid ile aradaki puan farkının kapanmasına engel olamadı.
100 puan gerçekçi mi?
"100 puanı alan şampiyon olur"
Haftanın en karlı takımı zirvedeki ikilinin puan kaybetmesiyle birlikte hiç şüphesiz Real Madrid oldu. Aslında Real Madrid, maça çok kötü bir başlangıç yaptı ve beklenenden daha zor bir galibiyet elde etti ama Ancelotti'nin sonradan yaptığı müdahaleler galibiyeti getirdi. Real Madrid adına en fazla göze batan şey ise işlemeyen orta saha kurgusuydu. Bale'in 11'de yer almasıyla Di Maria hiç de alışık olmadığı merkezde oynamak zorunda kaldı, dolayısıyla da etkisiz kaldı. Bu ikili zaman zaman yer değiştirse de beklenenin çok altında performans sergilediler. Tamamen Modric'e bağımlı olan Real Madrid orta sahası, ancak Hırvat oyuncunun ileri taşıdığı toplarla etkili olabildi. Ancelotti buna rağmen yine Isco'yu düşünmedi.
Maçın ardından Ancelotti'nin "100 puanı alan şampiyon olur" sözü La Liga için fazlasıyla doğru bir tespit. Zaten son iki sezon da şampiyonlar 100 puan toparladı. Lakin Real Madrid'in bu hedefe ulaşabilmek için öncelikle orta saha kurgusunu tamamen oturtması lazım. Espanyol her ne kadar ortalama bir takım olsa da orta sahanın en önemli ismi David Lopez'in yokluğunda bile Real Madrid'i zorladılar. Daha güçlü rakiplere karşı Real Madrid'in fire vermesi olası. Bunu engellemek de 5-6 aydır arayışlarını sürdüren Ancelotti'ye kalıyor ki İtalyan hocanın neler yapacağını önümüzdeki haftalarda hep beraber göreceğiz.
Diğerleri
Serie A'da 19. hafta: Domenico Berardi haftası
Haftanın en fazla dikkat çeken skoruna hiç şüphesiz iç sahada Almeria'yı 6-1 ile geçen Athletic Club imza attı. Bask ekibi, tam anlamıyla şov yaparak dördüncülüğü bu hafta da bırakmadı. Haftalardır düşüşü devam eden Getafe ise Rayo Vallecano ile oynadığı karşılaşmadan 1-0 mağlup ayrılarak üst üste dördüncü haftayı puansız kapattı. Rayo'nun galibiyeti sonrası gözler Betis'e çevrildi ama osasuna karşısında daha ilk dakikadan geriye düşen Endülüs ekibi, karşılaşmayı 2-1 kaybederek son sıradan rakipleriyle arasındaki puan farkının açılmasını izledi.
Son sıralarda yer alan bir diğer takım Celta Vigo ise 1-0 geriye düştüğü mücadelede Charles ve Rafinha'nın yıldızlaşmasıyla Valencia'yı 2-1 ile geçti. 60 dakika boyunca ellerinden kayıp giden maçı izleyen Valencia'nın yeni hocası Pizzi ise La Liga'daki hem ilk eksisini aldı hem de ilk puan kaybını yaptı.
Bu hafta aldığı skorlarla ligin dibine yaklaşan iki ekip ise Valladolid ve Elche oldu. Valladolid, Granada karşısında hallaç pamuğu gibi dağıldı ve 4-0'lık ağır bir yenilgi aldı. Elche ise kısmen sürpriz yaptı denebilir. Kendisinden çok daha güçlü Sevilla karşısında son 10 dakikada öne geçtiler ama avantajlarını korumayı başaramayınca 1-1'e razı oldular.
Haftanın sonuçları: Granada 4-0 Valladolid, Athletic Bilbao 6-1 Almeria, Celta Vigo 2-1 Valencia, Atletico Madrid 0-0 Barcelona, Elche 1-1 Sevilla, Getafe 0-1 Rayo Vallecano, Real Betis 1-2 Osasuna, Espanyol 0-1 Real Madrid, Levante 1-0 Malaga
Haftanın takımı: Atletico Madrid
Atletico Madrid, sadece Barcelona'dan puan almakla kalmadı; Real Madrid galibiyetinin ve ligde bulunduğu konumun tesadüf olmadığını gösterdi.
Haftanın teknik direktörü: Diego Simeone (Atletico Madrid)
Uzun uzun yazdım. Ancelotti'nin de dün gece belirttiği üzere La Liga'da üç büyük var. Bunun en önemli sebebi Diego Simeone taktikleriyle Barcelona'yı durdurarak bu hafta bir kez daha Atletico Madrid'in şampiyonluk konusunda ne kadar iddialı olduğunu kanıtladı.
Haftanın Kare Ası
Diego Simeone'nin sözleri (Atletico Madrid): Arjantinli hoca, hafta içi Barcelona maçı öncesi meslektaşı ve vatandaşı Gerardo Martino hakkında "İnanılmaz bir yeteneğe sahipti. İzlediğim en iyi oyunculardan biriydi." derken Cuma günü bu açıklamalarının sorulmasının üzerine "Evet, biraz abartmış olabilirim. İyi bir oyuncuydu ama o kadar da değildi." sözleriyle haftaya damga vurdu.
Arda Turan: (Atletico Madrid): Yarattığı etkiden dolayı El Pais'in "yeni Muhammed Ali" dediği Arda, Vicente Calderon'da adeta bir orkestra şefi gibiydi. Takımının hücumdaki organizasyonunu kusursuzca yöneten milli oyuncu, bununla da kalmadı ve işin savunma tarafında da takıma ayak uydurarak maksimum katkı sağladı.
Lionel Messi (Barcelona): Arjantinli süperstar, sakatlıktan yeni çıkmasının da etkisiyle takımına uyarak Vicente Calderon'da bekleneni veremedi ama yaklaşık 2 ayın ardından bile La Liga'ya dönüşü, Messi'nin haftaya damga vurmasına yetti.
Athletic Club: Bask ekibi, yeni kalesi San Mames'te fırtına gibi esmeye devam ediyor. Athletic, deyim yerindeyse geçtiğimiz hafta alınan Real Sociedad mağlubiyetinin acısını Almeria'dan çıkardı ve rakibini paramparça etti. Bu farklı galibiyette takımda forma giyen her ismin tek tek yıldızlaşması ise Athletic taraftarını daha da güldürdü.
Son Dakika › Spor › La Liga'da 19. Haftanın Ardından - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?