Real final kapısını araladı
Real Madrid, son iki maçta mağlup olduğu ligin lideri Atletico Madrid'i beklenenden kolay geçen bir karşılaşmada 3-0 mağlup etmeyi başardı. Real Madrid'in iki maçtır rakibini yenememesinin getirdiği psikolojik etkiyi kırmasının yanı sıra David Villa'nın sakatlığı ve Diego Costa'nun rövanş maçı için ceza alması da göz önüne alındığında Real Madrid'in tur kapısını büyük ölçüde araladığını söylemek kesinlikle yanlış olmaz.
Hatalı kurgu
Diego Simeone, takımının Real Madrid ile karşılaştığı son 4 karşılaşmanın üçünde orta sahada Gabi-Suarez, diğer maçta ise Tiago-Gabi ikilisini kullanmış ve bu karşılaşmalarda rakibini fazlasıyla zorlamayı başarmıştı. Zaten Atletico Madrid'in neden La Liga'da liderliğe kadar yükseldiği ve Real-Barça hegemonyasını kırdığı düşünülünce bu sorunun cevabı olarak "sert, çok iyi alan daraltarak rakibe nefes aldırmayan ve iyi kontraya çıkan" bir ekip olmaları gösterilir. Atletico Madrid, başarısının en büyük sebeplerinden biri olan sertliğini ortaya koydu ama hatalı bir orta saha kurgusuyla çıkınca ne istediği gibi alan daraltabildi ne de kritik anlarda top kaparak kontraya çıkabildi.
Maçların çoğunda ağırlıklı olarak 4-4-2'yi kullanan ve rakip lig sonuncusu bile olsa kontrolü elden bırakmayan Simeone, Santiago Bernabeu'daki maçta deyim yerindeyse macera aradı ve takımını 4-2-3-1 ile sahaya sürdü. Daha da önemlisi ise sahaya çıkan tek bir saf ön libero, Gabi, olmasıydı. Gabi'nin yanında ise daha çok ileriyi düşünen ve defansif açıdan ortalama bir ön liberoya göre zaafları olan Koke; bu ikilinin önünde ise Arda-Diego-Raul Garcia üçlüsü vardı. Kısacası Atletico, sanki kendi evinde sıradan bir hazırlık maçında Segunda B takımıyla oynuyormuşçasına macera aradı ve final umutlarını mucizelere bıraktı.
Orta sahada alanı kapatacak en önemli faktör olan göbekteki ikiliyi bozan Atletico, bir süre takım olarak topun arkasına geçerek ve sertliğin dozajını artırarak skoru korudu. Lakin daha önce bu takımda rol alsa da hale hazırda herkesin savunmaya katkı verdiği sisteme tam adapte olmamış Diego ile Diego Costa'ya daha yakın pozisyon almayı tercih eden Raul Garcia da konuk ekibin direncini düşürdü. Real Madrid'in üçüncü bölgeye çok rahat gelmesi ve alışılmış Atletico Madrid baskısıyla karşılaşmaması golün habercisiydi. Nitekim elini kolunu sallaya sallaya göbekten kaleye giden ve çektiği uzaktan şutla, şansının da yardımıyla, golü bulan Pepe, takımını öne geçirdi.
Devrenin geri kalan bölümünde Atletico Madrid doğru olanı yaptı ve rakip kaleyi düşünmemeye devam ederek kontra atak kovaladı. Takip etmeyenler için not düşmek şart; Atletico Madrid'i buralara getiren boğucu savunması ve öldürücü kontraları. Rakip kim olursa olsun maçların büyük bölümünde kilidi bu şekilde açıyorlar ve bu maçta da 1-0'ın ardından geriye çekilip rakibi tahrik ederek gol bulma yollarına gittiler. Fakat her zaman kapılan toplar kazanılamayınca da Atetico Madrid tehlike yaratamadı.
Değişiklik doğru isimler yanlış
Simeone, ikinci yarının başından itibaren çeşitli değişikliklerle (Cristian Rodríguez-Diego (45'), Adrián- Arda Turan (61'), José Sosa-Raúl García (70')) maçın başında sahaya sürdüğü kadronun istediği sonucu almaktan uzak olduğunu bir bakıma kabul etti ama sistemle oynamayıp, özellikle de kulübedeki Tiago'yu almayıp, yine hücuma yönelik oyuncular alması sadece takımın enerjisini artırdı. Fakat Madrid buna rağmen ileriye istediği gibi top taşımaya devam etti. Orta sahadaki direnç zaafiyeti, Modric'in de rahatlıkla ileri çıkabilmesini ve takımı çok daha tehlikeli kılmasını sağladı. Nitekim Di Maria'nın da etkili oyunu eklenince ilk gole benzer bir şekilde ev sahibinin çok rahat ceza sahasına yaklaşıldığı bir pozisyonda ikinci gol de gelince maç iyice çözüldü. Son noktayı da maçın yıldızı Di Maria koydu.
Ders çıkarılmalı
Atletico Madrid, olmayacak maçta yeni bir şey denedi, ben saldırarak büyük takımı yenebilir miyim sorusunun cevabını aradı ama olmadığını gördü. Her ne kadar bu maç haneye eksi olarak yazılsa da Şampiyonlar Ligi öncesi bu maç son derece önemli bir ders teşkil edebilir. Bu takım Barcelona ile savunma yaparak berabere kaldı, Real Madrid'i geriye yaslanarak yendi. Hatta Zenit ve Porto karşısında bile maçın önemli sayılabilecek dönemlerinde geriye yaslandılar. Real Madrid finale çıkan taraf oldu ama Simeone de bu mağlubiyetten takımı buraya getiren sisteme ihanet etmemesi gerektiğini öğrenmeli.
Son Dakika › Spor › Real Final Kapısını Araladı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?