Karne Yorumunda Eleştiri Dozunu Kaçırmayın" - Son Dakika
Yerel

Karne Yorumunda Eleştiri Dozunu Kaçırmayın"

Bugün karne heyecanı yaşayan ancak notları düşük olan öğrencileri, "hesap sorar ve kişiliğini eleştirir" tarzda değil yapıcı şekilde eleştirmek gerektiği bildirildi Üsküdar Üniversitesi Rektörü ve Psikiyatr Prof. Dr. Tarhan: "Karne yorumunda eleştiri dozunu kaçırmak ve mükemmeliyetçi olmak, çocuğun kendine.

24.01.2014 12:15

Bugün karne heyecanı yaşayan ancak notları düşük olan öğrencileri, "hesap sorar ve kişiliğini eleştirir" tarzda değil yapıcı şekilde eleştirmek gerektiği belirtildi.

Üsküdar Üniversitesi Rektörü ve Psikiyatr Prof. Dr. Nevzat Tarhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sürekli eleştirilen çocuğun kendisini yetersiz ve beceriksiz hissettiğini söyledi. Çocuğun karnesinde düşük notların olduğunu gören ailelerin genellikle, "Şu niye zayıf, bu niye zayıf" diyerek çocuktan hesap sorduğunu belirten Tarhan, şöyle konuştu:

"Bu arada çocuğun kişiliğini eleştirmeyi de ihmal etmezler. Halbuki doğru olan 'Bak, şundan beş almışsın, bundan dört almışsın. Şu zayıfları nasıl düzelteceksin?' tarzında yaklaşmak, çocuğu başarıya motive etmektir. O zaman çocuk kendisine değer verildiğini ve sorumluluk aldığını hisseder. Karne yorumunda eleştiri dozunu kaçırmak ve mükemmeliyetçi olmak, çocuğun kendine güvenini azaltıyor."

Tarhan, her şeyin öğrencinin aldığı nota endekslenmesinin doğru olmadığını vurguladı. Çabanın ve gayretin ödüllendirilmesi, onaylanması gerektiğini dile getiren Tarhan, karnenin öğrencinin bilgi seviyesini gösterebildiğini ancak çaba ve gayretini göstermediğini ifade etti.

Öğrencinin çabasını gözardı ederek sadece nota göre hüküm vermenin motivasyonun kırılmasına neden olacağını belirten Tarhan, öğrencileri başkalarıyla kıyaslamanın da yanlış olduğunu ifade etti.

Çocuğun başkasıyla kıyaslanmasının onu daha üretken ya da çalışkan yapmayacağını söyleyen Tarhan, şöyle devam etti:

"Belki çocuk dersin başına oturabilir ama mutsuz olur, kendisini eksik ve değersiz hisseder, öz güveni zarar görür. Bu yüzden çalışsa da kaygıyla çalışır ve beyin kapasitesini tam olarak kullanamaz. Okul bittikten sonra da kendisini sürekli olarak başkasıyla kıyaslar. Kıskançlık duyguları kabarır, 'Başkasında var, bende niye yok' diye düşünüp mutsuz olur. 'Madem ben o kadar başarılı olamıyorum, o halde hiçbir şey yapmayacağım' der ve kendisini bırakıverir. Oysa doğru şekilde yapılan kıyas çocuğu başarıya götürebilir. Burada ideal yaklaşım çocuğun kendisine bir hedef belirlemesi ve kendisini kendisiyle kıyaslamasını sağlamaktır."

"Sıcak aile ortamı başarıda etkili"

Tarhan, öğrencinin başarısında yaşadığı ev ortamının önemli olduğunu söyledi.  Evde sohbetlerin ve paylaşımların olduğu sıcak bir ortamın bulunmasının, kişilerin kendisini güvende hissetmesine neden olduğunu ifade eden Tarhan, şunları kaydetti:

"Nasıl bir bahçede meyve ve sebzelerin yetişebilmesi için iyi bir toprak, su, güneş ışığı gerekirse, evde oluşturulacak sıcak aile atmosferi de aile bireylerinin hayatında önemli rol oynayacaktır. Nitekim başarılı insanların aile yaşamlarına bakıldığında mutlu, esenlik ve güven dolu bir aileye sahip oldukları rahatlıkla görülebilir. Başarı baskısı sadece okul yıllarında öğrencileri ve velileri değil, çalışanları ve yakınlarını,  kısacası tüm insanları son derece ilgilendiren bir konudur. Kişinin omuzlarında hissettiği başarı baskısı dozu ayarlandığı takdirde, kişiyi başarıya götürecek güvenilir bir rehberdir." - Edirne

Kaynak: AA

Son Dakika Yerel Karne Yorumunda Eleştiri Dozunu Kaçırmayın' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement