"Savunma Sanayi Bursa Buluşması"

Savunma ve Havacılık Sanayi İmalatçılar Derneği

(SASAD) Genel Sekreteri Kaya Yazgan, "Sektör cirosu 2010 yılında 2,73 milyar dolar boyutundaydı. Bunun 2011'de artmasını bekliyoruz, 3 milyar doları geçeceğimiz çok kesin" dedi.

Bursa Valiliği, Savunma Sanayii Müsteşarlığı, Savunma ve Havacılık Sanayii İmalatçılar Derneği (SASAD) ve Bursa Sanayicileri ve İşadamları Derneği (BUSİAD) tarafından Altın Ceylan Tesisleri'nde düzenlenen "Savunma Sanayi Bursa Buluşması", törenle başladı.

Yazgan, törende yaptığı konuşmada, savunma sektöründe çok büyük mali bir hacmin olmadığını, bunun 2-3 milyar dolar civarında olduğunu, ancak sürekli artan bir eğiliminin bulunduğunu anlatan Yazgan, sektörün 2009 yılında yaşanan ekonomik krizden de etkilenmeden tutarlı bir gelişim sürdürdüğünü dile getirdi.

Sektörün gelişim trendinde olduğuna dikkati çekerek, "Sektör cirosu 2010 yılında 2,73 milyar dolar boyutundaydı. Bunun 2011'de artmasını bekliyoruz, 3 milyar doları geçeceğimiz çok kesin" diye konuştu.

Yazgan, savunma sanayinin ihracatına da değinerek, sektörün ihracatının 2011 yılında 750 milyon doların üzerine çıkacağını, eldeki verilerin bunu işaret ettiğini belirterek, ihracatın, üretimleri içinde oldukça büyük bir yer tuttuğunu belirtti.

Savunma sektörünün en ilginç yönünün, Ar-Ge'ye, yüksek teknolojiye verdiği önem olduğunu vurgulayan Yazgan, bu sayıların sektör cirosunun en az yüzde 25'i, birçok yıl da yüzde 30'unu oluşturduğunu bildirdi.

Yazgan, firmaların Ar-Ge ve teknoloji için öz kaynaklarından ayırdığı harcamanın, otomotiv sektöründe yüzde 1'ler civarında iken savunma sanayi sektöründe bu oranın yüzde 5-6 olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Bunun sonucunda, sektörümüz Türk silahlı kuvvetleri ihtiyacının yüzde 50'sinden fazlasını şu anda temin etmektedir. 2010 için hedefimiz yüzde 50'ydi, bu oranı tutturmak, geçmek bizi özellikle memnun etti. Savunma sektöründe, çok farklı alanlarda çok farklı teknolojilerle çok farklı ürünler üretiliyor. Çok geniş bir teknolojik yelpazemiz var."

Savunma sanayinin projelerine de değinen Yazgan, "Zırhlı ve paletli birçok kara aracını yapıyoruz. Kuşkusuz en iddialı projemiz bir ana muharebe tankı tasarlamak ve yapmak. Bu çalışmaların sonucunda Afrika'dan Uzakdoğu'ya kadar geniş bir coğrafyada Türk kara araçlarını görebilirsiniz" dedi.

Yazgan, savunma sanayisini sektör yapanın ise müşterileri olduğunu belirterek, "Üretim sayılarımız oldukça küçük. Buna otomotivdeki arkadaşlarımız belki gülecek ama, biz seri üretim dediğimiz zaman, birkaç 100'ü kastederiz, birkaç 100 bini değil" değerlendirmesinde bulundu.

-"Elimiz kolumuz bağlandı, biz bunu yaşadık"

Bursa Valisi Şahabettin Harput da Türkiye'nin savunma sanayisi ürünü ihtiyaçlarının yarıya yakınını hala dışarıdan temin ettiğine dikkati çekerek,

"Bir ülke kendi savunmasını başka bir ülkenin, menfaatine, yardımına ya da bir başkasına emanet edemez, etmemelidir ve etmeyeceğiz" dedi.

Harput, bunun en trajik örneğini "Kardak krizi"nde Türkiye'nin yaşadığını hatırlatarak, şöyle konuştu:

"İki NATO ülkesi karşı karşıya geldiler. Yunanistan biliyorsunuz asker çıkardı, bayrak dikti. Türkiye müdahale edecek. Amerika müsaade etmedi. Biz

'dinlemeyelim' dedik, uçaklarımızla, elimizde bomba yok, yeterli bomba yok. Hemen Pakistan'dan şuradan buradan... Amerika onlara da dedi: 'Dur'. Elimiz kolumuz bağlandı, biz bunu yaşadık ve Allah'tan savaş çıkmadı ve biz ciddi bir sıkıntı yaşamaktan kurtulduk. Güçlünün haklı sayıldığı günümüz dünyasında, güçlünün kuralı koyduğu herkesin ona uyduğu günümüz dünyasında, gücün birinci göstergesinin yine savunma alanındaki güç olduğunu görüyoruz..."

-"Yatırımların kentimize kanalize edilmesi için ilgi ve destek istiyoruz"-

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Celal Sönmez de bugün Bursa'da Figes, Asil Çelik ve Coşkunöz gibi savunma sanayinin önemli şirketlerinin bulunduğunu belirtti.

Sönmez, Bursa'da üretim deseninin dönüşümünde savunma sanayisinin yatırımlarının büyük yer tutacağını düşündüğünü vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Stratejik yatırımlarda il farkı gözetmeyen, Organize Sanayi Bölgesi yatırımlarını daha fazla destekleyen yeni teşvik rejiminin de bu dönüşümü destekleyeceğine inanıyorum. Bursa'nın girişimci kimliği, üretim becerisi, yetişmiş insan gücü ve eşsiz lokasyonu, kentimizi savunma sanayisinin yeni merkez adaylarından biri yapmaya yeter diye düşünüyorum. Bugün savunma sanayisinin merkez üssü Ankara. Ancak dünyada hızla değişen savunma sanayisi, artık bu alandaki üretimin, ülkenin iç bölgelerinde yapılmasını zorunlu olmaktan çıkardı. Savunma Sanayii Müsteşarlığı'mızdan bu sektördeki yatırımların kentimize kanalize edilmesi için ilgi ve destek istiyoruz."

-Bursa savunma sanayisinde de iddialı-

BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Oya Coşkunöz Yöney de 2012-2016 yılları arasında uygulanacak yeni stratejiye göre, savunma sanayi ihtiyaçlarının yerli tedarik ile sağlanması hedefinin "herkesi, hepimizi ilgilendiren bir vizyon olduğunu" söyledi.

Yöney, yerli firmaların Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ihtiyaçlarının yüzde 52'sini karşılar duruma geldiğini belirterek, şöyle konuştu:

"Bursa olarak otomotiv, tekstil, makine ve gıdadaki iddiamızı savunma sanayisinde de ortaya koymak için kararlı bir adım attık. Geleceğin 'katma değeri yüksek ürün anlayışında' olduğunu biliyoruz. Ar-Ge'ye verdiğimiz önem kadar, yalın üretim ve yönetim tekniklerini uygulama konusunda da Bursalı sanayiciler çok yol oldular. Bu güçlü altyapısı ile Bursa sanayisi içinde bulunduğu sektörlerdeki başarısını savunma sanayisinde de sürdürecek potansiyele sahiptir."

Konuşmaların ardından savunma sanayisi alanında faaliyet gösteren firmaların temsilcileri, ikili görüşmelere geçti.

Firma temsilcileri, yarın da fabrika gezileri yapacak.

- BURSA