MÜSİAD Perşembe Toplantısı'nda Türk Diasporası Konuşuldu

MÜSİAD Genel Merkez'de düzenlenen Perşembe toplantısında 'Türk Diasporası' konuşuldu. 'Türkiye'nin Ekonomisine ve Uluslararası İtibarına Katkıları Bakımından Yurtdışı Diaspora Çalışmaları' başlıklı programda Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) Başkan Yardımcısı Mehmet Köse ile Yunus Emre Enstitüsü (YEE) Başkanı Prof. Dr. Hayati Develi konuşmacı olarak katıldılar.

YTB Başkan Yardımcısı Mehmet Köse, 'Diaspora' kelimesinin zamanla anlam genişliğine uğradığın belirterek, 'Sadece kendi vatandaşlarınız değil, soydaş ve akraba topluluklar, öğrenciler ile size yakınlık duyan herkesi' kapsamaktadır şeklinde konuştu. Dünyadaki güçlü diaspora etkinlikleri hakkında bilgiler veren Köse, 'ABD'de Minnesota'da Somali Lobisi çok güçlüdür. Bizim Somali'ye yaptığımız doğrudan insani yardımların neticesinde o eyalette sözde Ermeni soykırım yasa tasarısı gündeme bile alınmamıştır' şeklinde konuştu.

1964'ten itibaren Türkiye'ye gurbetçi işçiler tarafından sağlanan döviz girdisinin 150 milyar dolar olduğuna dikkat çeken Köse, atılan her adımın ciddi karşılıkları olduğunu vurguladı. Bugün Avrupa'da 4 milyonun üzerinde Türk vatandaşı bulunduğuna dikkat çeken Köse dördüncü kuşağın artık tatillerini Türkiye'de geçirme oranın düşmeye başladığını bunun bir tehlike olduğuna vurgu yaptı.

Diaspora çalışmalarının somut bir örneğinin MÜSİAD faaliyetleri arasında yaşandığına dikkat çeken YTB Başkan Yardımcısı Mehmet Köse, MÜSİAD tarafından okutulan 3 öğrencinin ülkeye 1,5 milyar dolar ihracat kazandırdığına dikkat çekti. Köse, diasporanın en önemli ayağının ana ülke olduğunu ve bağlantılı olduğu kişilerle sürdürülebilir ilişkiler kurması gerektiğini söyledi.

Toplantıda söz alan Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Hayati Develi de 30 ülkede 38 kültür merkezi açtıklarını ve 2023 yılında bu rakamın 100'e çıkarmayı hedeflediklerini söyledi. Develi, kültürel diplomasinin yumuşak güç olduğuna dikkat çekerek, ABD; İspanya, İngiltere gibi ülkelerinin kültürel etkinliklerini tanıtarak ülkelerinin itibarlarını yükselttiklerini ve ürünlerini daha pahalıya satabilme gücüne eriştiklerini ifade etti.

Türkiye'de geçen yıl 176 ülkeden 82 bin öğrencinin burs için müracaat ettiğini 52 bin öğrencinin Türk üniversitelerinde öğrenim gördüğünü vurgulayarak buradan mezun olan öğrencilerin kendi ülkelerinde çok önemli mevkilere geldiğini ve Türkiye için her zaman bağlantı kurulacak kişiler olduğuna dikkat çekti.

Yunus Emre Enstitüsü olarak yaptıkları etkinliklerin büyük bir kısmını dil öğretimine ayırdıklarını belirten Develi, 16 bin öğrenciye Türkçe öğrettiklerini kaydetti. Önümüzdeki 10 yıl içerisinde gençlerin kariyer planları içinde Türkçe öğrenmenin çok önemli bir seçenek olacağına dikkat çekerek, Türkiye'nin imparatorluk bakiyesi olduğu için dünyanın birçok ülkesiyle doğal olarak bağlantılı olduğunu söyledi. Develi, son yıllarda Türk dizilerine olan yoğun ilginin arkasında Yunus Emre Enstitüsü'nün faaliyetleri olduğuna da dikkat çekti.