Dha Yurt Bülteni-12 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni-12

Dha Yurt Bülteni-12

1)ŞEHİT KIZINDAN YÜREK YAKAN PAYLAŞIM: 'DÜN GECE ÇOK ÇIĞLIK ATTIM GÖKYÜZÜNE, SESİM SANA ULAŞIR DİYE'DENİZLİ'de bugün düzenlenen törenle toprağa verilen şehit Piyade Uzman Çavuş Emin Güngör'ün üç kızından Miraç Güngör'ün babasının ardından sosyal medyada duygularını dile getirdiği...

13.02.2017 16:24
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

1)ŞEHİT KIZINDAN YÜREK YAKAN PAYLAŞIM: 'DÜN GECE ÇOK ÇIĞLIK ATTIM GÖKYÜZÜNE, SESİM SANA ULAŞIR DİYE'

DENİZLİ'de bugün düzenlenen törenle toprağa verilen şehit Piyade Uzman Çavuş Emin Güngör'ün üç kızından Miraç Güngör'ün babasının ardından sosyal medyada duygularını dile getirdiği paylaşım, yürekleri dağladı.

Şehit uzman çavuşun büyük kızı Miraç Güngör, babasının dün Çardak Havalimanı'nda al bayrağa sarılı tabutunun askerler tarafından taşındığı fotoğrafı da ekleyerek yaptığı paylaşımında, "Dayanamıyorum baba, inan dayanamıyorum. Çok hayalimiz vardı, ne güzel hayallerimiz vardı. Sanki her şey bir kabustan ibaret, senin o uçaktan inişin, askerlerin seni taşıması, göğsümde yazan Şehit Emin Güngör yazısı" ifadelerini kullandı.

Suriye'de yürütülen Fırat Kalkanı Operasyonu'nda El Bab'da çıkan çatışmalarda şehit düşen Denizlili piyade uzman çavuş Emin Güngör, bugün Acıpayam'da düzenlenen askeri törenle toprağa verildi. 40 yaşındaki şehit uzman çavuşun üç kızından en büyüğü olan lise öğrencisi Miraç Güngör, babasının ardından sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla yürekleri dağladı. Facebook sayfasında babasına seslenen 15 yaşındaki Miraç Güngör, onun Çardak Havalimanı'na getirilirken Türk bayrağına sarılı askerlerin omuzlarındaki fotoğrafına da yer verdi. Miraç Güngör, sosyal medyada gözyaşı döktüren duygularını paylaştı.

NİYE BU KADAR ERKEN?

Paylaşımına, "Dayanamıyorum baba, inan dayanamıyorum" cümlesiyle başlayan Miraç Güngör, "Dayanamıyorum baba, inan dayanamıyorum. Çok hayalimiz vardı, ne güzel hayallerimiz vardı. Hani hep derdin ya, bir asker ol da göğsümü gere gere 'Benim kızım asker' diyeyim. Bir de arada 'Teğmen Miraç' diye seslenirdin, nasıl gaza gelirdim anlatamam. Kim beni destekleyecek bu kadar. Sanki her şey bir kabustan ibaret, senin o uçaktan inişin, askerlerin seni taşıması, göğsümde yazan Şehit Emin Güngör yazısı. Niye bu kadar erken, isyan etmek istemiyorum ama ülkede bu kadar şerefsiz varken, niye sen? Benim artık koşulsuz şartsız güvenebilceğim bi erkek yok hayatımda. ya da kapı gibi babam var bana bişey olmaz diyemiyeceğim" dedi.

AÇMAYACAĞINI BİLDİĞİM TELEFONUNU ARADIM

Babasına son kez sarılmak ve öpmek istediğini de dile getiren lise öğrencisi Miraç, "O kadar çok istiyorum ki son kez sarılmak, doya doya öpmek, o güzel yüzünü son kez görmek istiyorum Yarın göröceğim yüzünde bir şey yokmuş öyle diyorlar. Baba çok mu yandı canın, çok mu can çekiştin? Dün açmayacağını bildiğim telefonunu aradım, görmeyeceğini bildiğim bir sürü mesaj attım. Hala şaka gibi geliyor. Sanki yine arıycam yeni paylaştığım fotoğrafa laf edeceksin, yaptığım makyaja, giydiğim kıyafete huysuzlanacaksın. Yine telefonla çok oynamama kızacaksın. Baba umarım kalbini kıran bir söz söylememişimdir. Seni çok seviyorum, biliyorsun değil mi? Sen bizi hep izliyorsun onu da biliyorum. O kağıdı mezarına mı bıraksam yoksa ben de mi kalsa bilmiyorum. Hayalim gelince boynuna atlayıp vermekti. Olmadı. ve hakkını yiyenlerin vicdanını rahatlatmak için yapmacık üzüntüleri ayrı bir olay. Bunun öbür dünyası var baba üzme kendini" diye yazdı.

Şehit babasına son kez seslenen Miraç Güngör, paylaşımını, "Dün gece çok çığlık attım gökyüzüne belki sesim sana ulaşır diye. Biricik kızın" cümleleriyle tamamladı.

ŞEHİDİ 10 BİN KİŞİ UĞURLADI

Fırat Kalkanı Harekatında Suriye'nin En Bab kentinde DEAŞ'lı teröristlerin saldırısı sonucu şehit olan 40 yaşındaki Piyade Uzman Çavuş Emin Güngör, memleketi Denizli'nin Acıpayam İlçesi'nde yaklaşık 10 bin kişinin katıldığı asker törenle son yolculuğuna uğurlandı.

Şehit Uzman Çavuş Emin Güngör'ün Türk bayrağına sarılı cenazesi ilk olarak kırsal Güney Mahallesi'ndeki babaevinin önüne getirildi. Cenaze evin önüne geldiğinde gözyaşları sel oldu. Yaklaşık 3 bin kişinin karşıladığı Türk bayrağına sarılı cenaze evin önüne askerler tarafından taşındı. Şehit eşinin tabutuna sarılan eşi Ayşe Güngör ve kızları Miraç Güngör (15), Sonay Güngör (14) ile Ceylin Güngör'ün (9) feryatları yürekleri dağladı. Ayşe Güngör, eşinin tabutu başında "Ben seni böyle göndermedim, Emin'im" diyerek, ağladı. Babasının tabutuna yakınları tarafından kaldırılarak yetişebilen minik Ceylin'in gözyaşları, rütbeli askerler dahil herkesi ağlattı. Oğlunun şehadet haberini aldığında fenalaşan ve kaldırıldığı hastanede anjiyo olan Menendi Güngör'de yoğun bakımdan çıkarılarak, cenaze törenine katıldı. Evin önünde dua edilip, helallik alınmasınn ardından şehidin cenazesi öğlen Acıpayam İlçesi'ne getirildi.

CENAZE NAMAZI MEYDANDA KILINDI

Buradaki Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen cenaze törenine Denizli Valisi Ahmet Altıparmak, AK Parti Denizli Milletvekilleri Şahin Tin ve Cahit Özkan, Afyonkarahisar İkmal Tugay Komutanı Tuğgeneral Şahin Kılıçarslan, AK Partili Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, askeri ve sivil erkan ile yaklaşık 10 bin kişi katıldı. Cenaze töreni için polis geniş güvenlik önlemi aldı. Cenazenin kılınacağı meydan bariyerlerle çevrildi. Polis arama noktalarında vatandaşları aradıktan sonra alana aldı.

EŞİ VE KIZLARI MEZARINA TOPRAK ATIP, SU DÖKTÜ

Kılınan namazın ardından Şehit Uzman Çavuş Güngör'ün askerlerin omzunda bir süre taşınan cenazesi Acıpayam Garnizon Şehitliği'ne götürüldü. Cenazeye katılan vatandaşlar, mezarlıkta bulunan top arabasının üzerine çıkarak ilginç görüntüler oluşturdu. Şehidin cenazesi toprağa verilmeden önce yüzü son eşi Ayşe Güngör'e gösterildi. Ardından cenazesi toprağa verildi.

Bu sırada ağlayan eşi Ayşe Güngör ile kızları Miraç, Sonay ve Ceylin Güngör'ü yakınları teselli edilmeye çalıştı. Şehidin kızları ve eşi tek tek mezara toprak attı ardından da su döktü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

-Şehidin cenazenin baba evine gelmesinden görüntü

-Şehidin eşi ve kızlarının cenaze başından ağlaması

-Şehidin eşinin ağıtlarından görüntü

-Dua okunması ve cenazenin götürülmesinden görüntü

-Cenaze namazının kılınmasından görüntü

-Mezarlıktan görüntü

-Kalabalıktaki bazı kişilerin şehitlikteki top arabasına çıkmalarından görüntü

-Şehidin kızı Ceylin Güngör'ün ağlamasından görüntü

-Şehit kızlarının ağlamasından görüntü

-Şehidin yüzünün eşine son kez gösterilmesinden görüntü

-Şehidin kızlarının mezara toprak atıp, su dökmesi

Haber: Ramazan ÇETİN - Kamera: Deniz TOKAT/ DENİZLİ,

Haber: Osman Nuri BOYACI/ DENİZLİ, -

=======================================================

EŞİ VE 4 ÇOCUĞUNU 28 SAAT BOYUNCA CEZAEVİNE GİRMEMEK İÇİN REHİN ALMIŞ

ŞANLIURFA'da gasp ettiği takside resmi nikahsız eşi Gülşah ile birlikte 4 çocuğunu 28 saat rehin tutan Osman B.'nin, izinli olarak çıkıp dönmediği Hilvan Açık Ceza İnfaz Kurumu'na yeniden girmemek için rehin tuttuğu belirlendi. Meyve suyuna konulan uyku ilacının etkisiyle son bulan rehine krizinde; baygın halde gözaltına alınan Osman B., hastanede 7 saat boyunca müşahede altında tutuldu.

Şanlıurfa'da kayınbiraderini öldürdüğü gerekçesiyle verilen cezasının bir bölümünü çektikten sonra konulduğu Hilvan Açık Kurumu'ndan 6 ay önce izinli çıkan ve bir daha dönmeyen Osman B., geçen Cumartesi günü saat 21.00 sıralarında resmi nikahsız 3'üncü eşi Gülşah ile diğer eşinden olan çocukları İbrahim, Nurşah, Enes ve Gökmen ile birlikte piknik yapmak için gizlendiği bağ evinde bir araya geldi. Osman B., akşam saatlerinde eşi ve çocuklarını kent merkezindeki evlerine götürmek için daha önceden tanıdığı taksi şoförü İbrahim Y.'yi telefonla arayıp bağ evine çağırdı. Eşi ve 4 çocuğuyla birlikte taksiye binen Osman B., Direkli Mahallesi'nde polisin denetim noktasına takıldı. Aranan cezaevi firarisini ihbar üzerine tespit eden polis, takside bulunan Osman B.'den teslim olmasını istedi. Polisin bu isteğine olumsuz yanıt veren Osman B., yanında taşıdığı av tüfeğiyle havaya ateş açıp sürücüden devam etmesini istedi. Silah zoruyla taksiciye aracını sürmesini istediği belirtilen Osman B.,'nin peşine düşen polis, karanlık ve stabilize yolda aracın önünü kesip durduruldu.

REHİNE KRİZİ BAŞLADI

6 aydır cezaevinden firari olduğu için hakkında yakalama kararı bulunan Osman B., tekrar cezaevine ödenmemek için etrafını saran polislere yaklaşmamaları konusunda uyarıda bulundu. Elindeki av tüfeğini eşinin başına dayayan Osman B., polislerden yolu açmalarını istediği sırada taksi şoförü İbrahim Y., kapıyı açarak kendisini dışarı attı. Olay yerinde bulunan polis aracına sığınan taksi şoförü İbrahim Y., araçtaki kişinin müşterisi olduğunu bağ evinden alıp kent merkezindeki evine götürmek için geldiğini söyledi. Polis, eşini ve çocuklarını silahla rehin alan Osman B.'yi ikna etmek için bölgeye müzakereci polisi çağırdı. Zırhlı araç içerisinde Osman B. ile megafonla konuşmaya çalışan müzakereci polis, uzun süre dil döktü. Bir türlü ikna olmayan Osman B., direksiyon başına geçerek, gasp ettiği taksiyle polislerin arasından kaçtı. Yaklaşık 50 metre kaçan Osman B., daha önceden yola konulan kapanda lastikleri patlaması sonucu daha fazla ilerleyemeyerek durdu. Polis, çocukların zarar görmemesi için ikinci kez firari Osman B. ile diyaloga geçti.

Polisin bütün uyarılarına rağmen bir türlü teslim olmayan Osman B., eşi ve 4 çocuğuyla birlikte geceyi takside geçirdi. Elindeki silahlı bırakmayan Osman B., müzakereci polise tekrar cezaevine girmemek için kendisini serbest bırakılmasını isteyerek yeni bir araç gönderilmesini istedi. Polis bu isteği kabul etmeyince uzun süren endişeli bir bekleyiş devam etti. Geceyi uykusuz, aç ve susuz geçiren Osman B., 19 saatin ardında oldukça bitkin düşen çocukları İbrahim ve Nurşah'ı serbest bıraktı. Cumartesi günü saat 21.00 sıralarında babaları tarafından rehin tutulan diğer çocuklar Enes ve Gökmen B.'de gece saat 00.20 sıralarında serbest bırakıldı.

EŞİNİN EYLEMİNE DESTEK VERDİ

Uzun bekleyiş ardından hiçbir ihtiyacını karşılamayan Osman B., eşi Gülşah ile birlikte 29 saat boyunca gasp ettiği taksiden dışarı çıkmadı. Eşinin eylemi dest verdiği belirtilen Gülşah, Osman B. ile birlikte ölmeye hazır olduğunu, eşinin uykuya dalmaması için sık sık eliyle kocasının yüzüne su püskürttüğü ifade edildi. Saatlerce taksiden dışarı çıkmayan Osman B.'ye polis taksinin arka camını kırarak aracın içerisine meyve suyunu attı. Polisin attığı ilaçlı meyve suyunu içen Osman B., bir süre sonra uykuya daldı. Bu sırada yanında bulunan eşi Gülşah ise polisin attığı meyve suyunu içmediği ancak yüksek tansiyonu olduğu için bir süre sonra o da kendinden geçti. Camları filmli olduğu için otomobilin içini gece görüşü dürbünle izleyen polis içerisindekilerin uykuya daldığını görünce harekete geçip otomobilin kapısını açtı. 29 saat boyunca herhangi bir ihtiyacını karşılamayan Osman B. ile eşi Gülşah taksiden baygın halde çıkartılarak olay yerinde hazır bekletilen ambulansa konuldu. Balıklıgöl Devlet Hastanesine götürülen çift acil serviste ilk müdahale yapıldıktan sonra müşahede odasına alındı. Aşrı dozun etkisiyle sabah 07.00 kadar kendine gelmeyen Osman B. ile eşi Gülşah ifadeleri alınmak üzere Asayiş Şube Müdürlüğü'ne götürüldü. Daha önceden çeşitli suçlardan kaydı olduğu ifade edilen ve 6 aydan bu yana firari olarak aranan Osman B.'nin rehine olayını cezaevine dönmemek için yaptığını söylediği belirtildi.

Saatlerce babaları tarafından takside rehin tutulan çocukları ise ismi açıklanmayan öz annesine teslim edildi. Rehine krizinde çocukların zarar görmemesi için operasyonu hassas yürüten polis, takside yaptığı aramada Osman B.'nin kullandığı av tüfeğiyle birlikte çok sayıda kartuş ele geçirdi. Olayda kapana kapılarak, 4 lastiği patlayan aküsü biten ve camları kırılan taksi şoförü İbrahim Y., alınan ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Taksicinin zarar gören aracı masrafını ise 16 yıldır görüşmediği belirtilen Osman B.'nin babası Hasan B. tarafından karşılanacağı belirtildi.

Haber: Ali LEYLAK, Ömer ŞULUL-ŞANLIURFA/DHA

========================================

AĞAÇTA 1 YIL ASILI KALDI

ANTALYA'da yaklaşık 1 yıl önce öldüğü tahmin edilen bir erkeğin ormanlık alanda asılı cesedi bulundu. Çürümüş cesedin ayaklarının vahşi hayvanlarca yenildiği için olmadığı görüldü.

Döşemealtı İlçesi Yeşilbayır Mahallesi Kepez Belediyesi'ne ait Macera Ormanı'nın karşısında bulunan ormanlık alanda hayvanlarını otlatan bir çoban, ayakları olmayan ve çürümüş bir cesedin çalılıklar içerisinde asılı olduğunu gördü. Haber verilmesi üzerine olay yerine polis ekipleri geldi. Üzerinde kimlik olmayan ve bir erkeğe ait cesedin, yaklaşık bir yıldır asılı olduğu belirlendi. Çürümüş cesedin ayaklarını vahşi hayvanların yediği görüldü. Ceset, incelenmek üzere Adli Tıp Morgu'na götürüldü.

GÖRÜNTÜ GEÇİLECEK

Süleyman EKİN/ANTALYA,

=====================================================

DAĞ BAŞINDAKİ KARAKOLDA GÜVENLİK KOORDİNASYON TOPLANTISI

DİYARBAKIR Valisi Hüseyin Aksoy başkanlığında her hafta bir kurumda yapılan İl Güvenlik Koordinasyon toplantısı, ilk kez kırsal alanda bir dağın başında bulunan Jandarma karakolunda gerçekleştirildi. Güvenlik ile ilgili bütün üst düzey komutanların katıldığı toplantı öncesi, Diyarbakır protokolü, karakolda görev yapan askerleri ziyaret ederek onlarla bir süre sohbet etti.

Vali Hüseyin Aksoy başkanlığında her haftanın başında Valilik toplantı salonu yerine bir kurumda gerçekleştirilen İl Güvenlik Koordinasyon toplantısı ilk kez kent dışında dağ başında bulunan bir Jandarma karakolunda gerçekleştirildi. Bingöl sınırında bulunan Lice İlçesi'ne bağlı Üçdamlar Jandarma Karakolu'nda yapılan güvenlik toplantısına, Vali Hüseyin Aksoy, 7'nci Kolordu Komutanı Korgeneral Ali Sivri, Jandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Musa Çitil, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Ali Demir, 8'inci Ana Jet Üssü Komutanı Tuğgeneral Kadir Kottaş, Cumhuriyet Başsavcısı Kamil Erkut Güre ve Emniyet Müdürü Tacettin Aslan katıldı. Helikopter ile karla kaplı olan karakola inen Diyarbakır protokolü, orada vatani görevlerini yapan askerlerle bir süre sohbet ettikten sonra güvenlik toplantısını gerçekleştirdi.

Haber: DİYARBAKIR, -

======================================================

ŞEHİDİN ADININ VERİLDİĞİ BİNADAN TELEVİZYON ÇALDILAR

ESKİŞEHİR'de merkez Tepebaşı Belediyesi'nin çeşitli kurslarının düzenlediği Şehit Piyade Uzman Çavuş Gürsel Demir Deneyimli Kafe'ye giren hırsız ya da hırsızlar, televizyonu çaldı.

Olay Yeşiltepe Mahallesi Kökdere Sokak'ta bulunan Tepebaşı Belediyesi Şehit Piyade Uzman Çavuş Gürsel Demir Deneyimli Kafe'de meydana geldi. Gece kimliği belirsiz hırsız ya da hırsızlar, pencereden girdikleri binada duvarda asılı olan yaklaşık 2 bin lira değerindeki LCD televizyonu alıp kaçtı. Sabah gelen belediye görevlileri, içeriden televizyonunun çalındığını görünce 155 Polis İmdat hattını arayarak ihbarda bulundu. Gelen polis ekipleri bükülmüş olan pencere demirlerinden ve tek katlı bina içerisinden parmak izi araştırması yaptı. Ekipleri hırsız ya da hırsızların yakalanması için çalışma başlattı.

Yeşiltepe Mahallesi Muhtarı Meryem Kuş Açıkgöz, Tepebaşı Belediyesi'nin geçen hız hizmete açtığı binaya şehit Piyade Uzman Çavuş Gürsel Demir'in isminin verildiği ve bina içerisine şehit için bir köşe oluşturulduğunu söyledi. Muhtar Açıkgöz, şöyle konuştu:

"Tepebaşı Belediyesinin Yeşiltepe'ye yapmış olduğu Deneyimli Kafe birçok vatandaşımıza hizmet ediyor. Şu an eğitimlere de devam ediyor. Giden televizyon olabilir ama insanlığın gittiğini görüyoruz. Çok üzüldük. Demir korkuluklar bükülmüş, tornavidayla camlar açılmış ve içeriye girilmiş. Burası geçen yıl açıldı. Açılışın olduğu gün şehit haberi aldık. Buraya o şehidimizin adını verdik. Şimdi buradaki televizyon çalındı. Bu insanlığa saygısızlıktır. Maddi hasardan ziyade biz manevi hasarı düşünüyoruz. Ben de bir televizyon alabilirim, siz de alabilirsiniz. Ama biz insanlığı kaybettiğimizi düşünüyoruz."

Görüntü dökümü:

-----------------------

-Hırsızların girdikleri pencerenin,

-Şehidin fotoğrafı ve şehit için hazırlanan köşenin,

-Binadaki kursa katılan kadınların,

-Pencerenin görüntüsü,

-Mahalle muhtarını konuşması,

-Binanın dışından çekilen görüntü bulunuyor.)

Haber-Kamera: Hakan TÜRKTAN-Saadet YÖRÜKÇÜ-ESKİŞEHİR,

=====================================================

HAKKARİ'DE PKK/KCK OPERASYONU: 1 GÖZALTI

HAKKARİ Emniyet Müdürlüğü tarafından PKK/KCK terör örgütüne yönelik gerçekleştirilen operasyonda bir evde silah mühimmat ele geçirildi. Olayla ilgili 1 şüpheli gözaltına alındı.

Bir istihbaratı değerlendiren Hakkari Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Bağlar Mahallesi'nde bir eve operasyon düzenledi. Evde ve eklentilerinde yapılan aramada 1 Kalaşnikof tüfek ve bu silaha ait 4 şarjör, 1 otomatik pompalı tüfek, 1 Glock marka tabanca ve bu tabancaya ait 1 şarjör, 1 kurusıkıdan bozma tabanca ve bu tabancaya ait çok sayıda mermi, 1 dürbün, 2 telsiz ele geçirildi. Olayla ilgili 1 şüpheli gözaltına alındı.

Görüntü Dökümü

-----------------

-POLİS KAMERASI

-----------------

-Polis ekiplerinin mahalleye gidişi

-Evin önüne gelişleri

-Özel Harekat Polislerinin kapıyı çalması

-Kapıyı açan ev sahibine yat diye bağırmaları

-Evde aramama yapmaları

-Evde ele geçirilen silah ve mühimmatları

Detaylar

Haber: HAKKARİ,

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni-12 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement