İstanbul Dostluk Derneği'nin İftarı - Son Dakika
Güncel

İstanbul Dostluk Derneği'nin İftarı

İstanbul Dostluk Derneği\'nin İftarı

Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Erdoğan: (2) "(Hopa'da İHH'ya saldırı) Pensilvanya'nın bu kuruluşa olan kini, bu yardım teşkilatının İsrail'e verdiği rahatsızlıktan dolayıdır.

16.07.2014 23:37

Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Pensilvanya'nın bu kuruluşa (İHH) olan kini, bu yardım teşkilatının İsrail'e verdiği rahatsızlıktan dolayıdır. İsrail, Pensilvanya... Pensilvanya'nın İsrail'e karşı bir açıklamasını duydunuz mu? Duyamazsınız. Ne demek istediğimi anlıyorsunuz değil mi? İsrail'in Mavi Marmara'dan dolayı bu yardım teşkilatına kini var. Pensilvanya'nın da aynı sebeple bu kuruluşa kini var" dedi.

Erdoğan, İstanbul Dostluk Derneği'nin Yenikapı Şehir Parkı'nda düzenlenen iftarında yaptığı konuşmada, aralık ayında hükümete yönelik ciddi bir saldırı girişimi yaşadıklarını, 17 ve 25 Aralık'ta yolsuzluk bahanesi altında hükümetlerine yönelik bir darbe gerçekleştirilmek istendiğini belirterek, "Eğer başarılı olsalardı inanın kaybeden sadece AK Parti değil, sadece hükümetimiz değil, davamız olacaktı, mücadelemiz olacaktı. Kaybeden tüm Türkiye olacaktı" ifadelerini kullandı.

Bu saldırıyı gerçekleştirenleri en az kendisi kadar milletin de tanıdığını dile getiren Erdoğan, bu saldırıyı gerçekleştirenlerin AK Parti'nin siyaset mücadelesini her fırsatta engellemeye çalışanlar olduğunu söyledi.

Erdoğan, bu saldırıyı gerçekleştirenlerin partileri kapatan, kendilerini tahkir eden, hor gören, her türlü denklemin dışına atmaya çalışan zihniyet olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

"Daha da vahimi, bu sadırıyı gerçekleştirenler cemaat görüntüsü altında vatanına ihanet şebekesi kurmuş bir örgüttü. En az benim kadar sizler de bu örgütü çok yakından biliyor ve tanıyorsunuz. 1980'de gittiler askeri müdahaleyi desteklediler. Darbecilere övgüler düzdüler. 1990'larda başörtüsü mücadelesinin karşısında oldular. 28 Şubat'ta darbecilerin yanında yer alıp, imam hatip okullarının kapatılmasını desteklediler. Dönemin Erbakan hükümetine, 'beceremediniz artık bırakın' diyecek kadar, darbecilerle aynı dili kullanacak kadar maalesef vefasız oldular. İşte son birkaç yıl içinde de bu örgütün ne kadar nankör, ne kadar kaypak ve ne kadar ihanet içinde olduğunu tecrübe ettik."

"Onların nasıl bir hesabı varsa, Allah'ın da milletin de bir hesabı var"

Başbakan Erdoğan, bu örgütün sadece AK Parti'ye değil, kendileri dışındaki her fikre, her oluşuma, her hayırlı mücadeleye hasım olduklarını vurgulayarak, bunların hayırda yarışmak yerine, çelme takmayı tercih ettiklerini, kendileri dışındaki her hareketi yok saydıklarını ve yok etmek istediklerini aktardı.

"Onların nasıl bir hesabı varsa, Allah'ın da bir hesabı var, milletin de bir hesabı var" diyen Erdoğan, söz konusu örgütün hesaplarının duvara çarptığını, bir kristal vazo gibi parçalandığını dile getirdi.

Erdoğan, söz konusu örgütün ne olduklarının, neye hizmet ettiklerinin, neyi hedeflediklerinin görüldüğünü vurgulayarak, konuşmasına şöyle devam etti:

"Maskeler düştü. Gerçek yüzleriyle tanıştık. Tekrar ediyorum, bunların meselesi benim şahsımla, ailemle, yol arkadaşlarımla, partimizle ya da hükümetimizle değil. Bunların meseleleri bizimle olduğu kadar sizinledir, milletledir. Çünkü bunlar ulusal güvenliğimizi tehdit eden unsurlardır. Bunların her hayırlı işle sorunları oldu ve bugün de var."

Hopa'da İHH'ya saldırı

Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Erdoğan, dün Artvin'in Hopa ilçesinde, iftar için hazırlık yapan İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı ekibi ve vakfa ait iftar tırının, bir grubun saldırısına uğramasıyla ilgili olarak da şunları söyledi:

"İnsani Yardım Vakfı, Hopa'da yoksullar için bir iftar hazırlığı yaparken bir kısım vandallar, bir kısım alçaklar yardım kuruluşunun çalışanlarına saldırdı ve onları darp etti. Bu saldırganları biz zaten tanıyoruz. Aynı durumu benim Hopa mitingimde de bana yaptılar. Onların nereden beslendiğini, nereye hizmet ettiğini biliyoruz. Ama işte bu örgütün medyası, bu Pensilvanya'nın medyası çıktı, bu saldırının arkasında durdu. Eğer görmeyen varsa ben burada bir kez daha hatırlatmak isterim. Pensilvanya'nın bu kuruluşa olan kini, bu yardım teşkilatının İsrail'e verdiği rahatsızlıktan dolayıdır. İsrail, Pensilvanya... Pensilvanya'nın İsrail'e karşı bir açıklamasını duydunuz mu? Duyamazsınız. Ne demek istediğimi anlıyorsunuz değil mi? İsrail'in Mavi Marmara'dan dolayı bu yardım teşkilatına kini var. Pensilvanya'nın da aynı sebeple bu kuruluşa kini var. Ne diyordu, 'Otoriteden izin almalılardı'. Otorite kim, güneydeki sevdikleri mi, yoksa biz mi? Eğer otorite Türkiye'de bizsek biz zaten izni verdik. Ama onlara göre İsrail."

Erdoğan, bu yardım vakfının aynı şekilde Filistin, Suriye, Irak, Somali, Afganistan, Açe, Myanmar, Patani gibi bölgelerde ve Afrika içlerinde, ölümü göze alarak yaptığı yardımların da söz konusu örgütü rahatsız ettiğini vurgulayarak, Hopa'daki saldırının arkasında durmalarının da bundan kaynaklandığını söyledi.

17 ve 25 Aralık operasyonları

"Eğer 25 Aralık darbe girişimi başarılı olsaydı, "Selam Terör Örgütü" diye uydurdukları hayali bir şemanın içine, bizleri de sizleri de dahil edip inanın derdest edeceklerdi. Kendi iktidarlarını tehdit eden kim varsa, yargı ve emniyet içindeki uzantılarıyla onlara çok ağır zulüm uygulayacaklardı" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Allah'a hamdolsun oyunları bozuldu. Hesapları bozuldu. Şu anda da başka hesaplar içindeler. Bakın cumhurbaşkanlığı seçimleri için bir kez daha şer ittifakını kurdular. Karşımızda dizilenlere baktığınızda eski Türkiye'nin karanlığını özleyen tüm aktörleri görürsünüz. Orada darbeciler var. Orada on yıllar boyunca bu ülkenin inançlı kesimlerine zulüm edenler var. Orada kimlikleri, kültürleri, tüm farklılıkları inkar eden, özgürlükleri kısıtlayanlar var. Orada Filistin davasına ihanet eden, Ortadoğu'daki mazlumların çığlığına kulak tıkayan vicdansızlar var. Soruyorum, Kılıçdaroğlu hadi bakalım İsrail'i kınasana. Esed'i kınasana. Esed'le beraber resim çektiren senin adamların. İsrail ile beraber birlikte hareket eden senin adamın. Orada terör örgütleri var. Orada ihanet şebekeleri var."

Erdoğan, işte onun için 10 Ağustos'un son derece önemli olduğunu, 10 Ağustos'ta eski Türkiye ile yeni Türkiye arasında bir seçim yapılacağını vurguladı.

Karanlık ile aydınlık arasında 10 Ağustos'ta bir tercih yapılacağını ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:

"İnşallah yeni Türkiye kazanacak. İnşallah aydınlık kazanacak. Şunu da samimiyetle ifade etmek isterim ki, eğer kazanırsak, 10 Ağustos'ta uzun yıllar birlikte mücadele verdiğiniz bir kardeşiniz, içinizden biri cumhurbaşkanı seçilecek. 12 yıllık mücadele sizin desteğinizle, sizin hayır dualarınızla, sizin gayretlerinizle bugünlere ulaştı. İnşallah halkın seçtiği ilk cumhurbaşkanı da sizin aşkınızın bir eseri olacak. Ama bu bir dava aşkıdır. Bu davayı, bu hareketi bugünlere ulaştıran Rabbime bir kez daha hamdediyorum. Bu kadim davaya asırlar boyunca hizmet vermiş, emek vermiş, ahirete intikal etmiş herkesi bir kez daha rahmetle yad ediyor, yaşayanlara şükranlarımı ifade ediyorum. 1 Temmuz'da adaylığım açıklandığında da ifade etmiştim, bu bir veda değil, bu bir bitiş, bir kapanış değil. Bu inşallah ülkemiz için, milletimiz için, bayrağımız için yeni bir Fatiha, yeni bir açılış olacaktır. Bu yeni süreçte de yine hep bir arada olmaya, her fırsatta muhabbet etmeye devam edeceğiz."

Programdan notlar

Program sonunda İstanbul Dostluk Derneği Başkanı Ahmet Aluç, Erdoğan'a, Cumhurbaşkanlığı forsunun işlendiği bir plaket hediye etti. Plaket için teşekkür eden Erdoğan, "12. Cumhurbaşkanı kim seçilirse ona takdim edeceğiz" dedi.

Konuşmasının ardından vatandaşların yanına giden Erdoğan, bir masaya oturarak, oradakilerle sohbet etti.

İftara, Başbakan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşcu ile sanatçı Bülent Ersoy da katıldı.

- İstanbul

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel İstanbul Dostluk Derneği'nin İftarı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement