Dha Yurt Bülteni-7
1)FIRAT ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ BAŞHEKİMİ PROF. BERİLGEN'E SİLAHLI SALDIRIELAZIĞ Fırat Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Mehmet Sait Berilgen, medikalci olduğu belirtilen Sercan Gök'ün silahlı saldırısı sonucu ağır yaralandı.
1)FIRAT ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ BAŞHEKİMİ PROF. BERİLGEN'E SİLAHLI SALDIRI
ELAZIĞ Fırat Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Mehmet Sait Berilgen, medikalci olduğu belirtilen Sercan Gök'ün silahlı saldırısı sonucu ağır yaralandı. Aynı silahla intihar eden saldırgan Gök'ün de yaralandığı her iki yaralının da hastane acil servisinde tedavi altına alındı.Fırat Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Mehmet Sait Berilgen, öğlen saat 12.20 sıralarında henüz belirlenemeyen bir sebeple makamına gelen ve medikalci olduğu belirtilen Sercan Gök'ün silahlı saldırısına uğradı. Açılan ateşle birlikte Prof. Dr. Berilgen ağır yaralanırken saldırgan Gök, aynı tabanca ile kafasına sıkarak intihar girişiminde bulundu. Silah sesleri üzerine odaya giren görevliler, Prof. Dr. Berilgen ve Gök'ü kanlar içerisinde yerde buldu. Olay yerine gelen sağlık ekiplerinin yaptığı ilk müdahalenin ardından yaralı Prof. Dr. Berilgen ve saldırgan Gök, hastaneni acil servisine kaldırılarak tedavi altına alındı. Saldırı sonrası olay yerine gelen polis olay yeri inceleme ekipleri çalışma başlatırken, Vali Murat Zorluoğlu ve Emniyet Müdürü Doğan Cangül de hastaneye gelerek olay hakkında görevlilerden bilgi aldıktan sonra yaralı Başhekim Prof. Dr. Sait Berilgen'in tedavi gördüğü acil servise geçti.
Saldırı olayı ile ilgili başlatılan soruşturma devam ediyor.
Görüntü Dökümü
-------------------
Acil servis önü
Görevlilerin hareketi
Vali ve emniyet müdürünün acil servise gelişi
Alınan güvenlik önlemleri
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Şahismail GEZİCİ/ELAZIĞ,
============================================
2)MAHKUM OLAN FETÖ'CÜ: ZALİMLER İÇİN YAŞASIN CEHENNEM
ERZURUM'da FETÖ/PDY davasında 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılan esnaf Nurullah D. "Oy yandım Allahım, bana zulmedenlerin sen haklarından gel. Zalimler için yaşasın cehennem" diye ağlayarak beddua etti. Darbe girişimi ardından örgütün Erzurum'daki esnaf yapılanmasından sorumlu kişilerin bulunmasına yönelik soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında '14 Aralık Operasyonu' olarak bilinen Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı, Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca'nın gözaltına alınmalarına ilişkin protesto eylemlerine katılan Nurullah D. ile Cihan A., örgütün yayın organlarından Zaman Gazetesi ve Sızıntı Dergisi'ne çok sayıda kişiyi abone yaptığı, örgüte finans sağlayanlar arasında bulunduğu ve her ortamda örgüt lehine propaganda yaptıkları iddiasıyla gözaltına alındı. Nurullah D. ve Cihan A., FETÖ/PDY'ye üye olduğu iddiasıyla 17 Ağustos 2016 günü tutuklandı. Cihan A., 5 ay cezaevinde kaldıktan sonra geçen 20 Ocak günü tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi.
Erzurum 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın iddianamesinde Nurullah D.'nin örgüt elebaşı Fethullah Gülen ile çok sayıda birlikte çekilmiş fotoğraflarının ele geçirildiğine dikkat çekildi. Tutuklu olarak yargılanan Nurullah D.'nin kız kardeşleri Gülhan ve Gönül D.'nin evlenmek için elebaşı Fethullah Gülen'e mektup yazdığı, evde yapılan aramada anlaşıldı. İddianamede içeriğine yer verilen mektupta Gülhan ve Gönül D.'nin evlenmek için Gülen'den koca istedikleri tespit edildi.
Nurullah D. ve Cihan A., dün 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde karar duruşmasına çıktı. Davaya ilişkin son sözleri sorulan Nurullah D., "Suçsuzum beraatimi istiyorum" dedi, Cihan A. ise, "Suçsuzum, yapanların yanına kalmasın" diye konuştu. Mahkeme heyeti Cihan A.'ya 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 6 yıl 3 ay, Nurullah D.'yi 8 yıl 9 ay hapis cezası verdi. Heyet, hükümle birlikte Nurullah D.'nin tutukluluk halinin devamına karar verdi. Aldığı kararı duyan Nurullah D. ağlamaya başladı. Nurullah D., "Yandım Allahım. Yarabbi beni yakanları sen yak. Ben suç işlemedim. Bana zulmedenleri sana havale ediyorum, sen haklarından gel. Benim çoluk çocuğum ne olacak, kim bakacak? Zalimler için yaşasın cehenem" derken duruşma salonundan çıkarıldı.
Görüntü Dökümü
----------------------- ARŞİV
-Erzurum adliyesi
-14 Aralık protestoları
-Nurullah D.'nin basın açıklaması
Haber: Hümeyra PARDELİ/ ERZURUM,
==================================================
3)NİŞANLI KIZLARA ÇEYİZ SANDIĞI HEDİYESİ
MUŞ'ta faaliyet gösteren Köy ve Köy Okullarını Geliştirme Güzelleştirme ve Kalkındırma Derneği, nişanlan kızlara 'çeyiz sandığı' hediye ediyor.Derneği köylerdeki okullara yardım amaçlı kurduklarını ve bugüne kadar birçok okulu onarımından geçirip, öğrencilere kırtasiye ve giyecek gibi destekterde bulunduklarını ifade eden Başkan Murat Çaldır, çeyiz sandığı dağıtımına ise geçen yıl başladıklarını belirtti. Bugüne kadar 20 genç kıza çeyiz sandığı hediye ettiklerini hatırlatan Köy ve Köy Okullarını Geliştirme Güzelleştirme ve Kalkındırma Dernek Başkanı Murat Çaldır, bu konuda şunları söyledi:
"Bir köy okuluna yardım götürürken, nişanlı bir kızın düğün hazırlığı yaptığını ama çeyizinin noksan olduğunu görünce geçen yıl sandık hediye etmeye başladık. Sandığı boş değil, içini doldurarak gönderiyoruz. Sandıkta yazma, yemeni, etek, ayakkabı, bluz, çorap ve şehitlerimizin kanı ile boyanmış Türk bayrağı da oluyor. Bizlere göre hayatta en güzel duygu insanı sevindirmek. Allah kimseyi darda koymasın. Yoksulluk zor. Biz de bu insanları bulup yardım ediyoruz." Çeyiz sandıklarını alan genç kızlar ise dernek üyelerine teşekkür etti.
Görüntü Dökümü
---------------------
-Dernek üyeleri çeyiz sandığını hazırlarken
-Çeyizlik eşyaların sandığı bırakılması
-Röportaj
-Çeyiz sandığının araca taşınması
(Haber-Kamera: Eser AYDIN/ MUŞ,
==================================================
4)HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN ENGELLİLER HAFTASI BELGESELİ
İZMİR Halk Sağlığı Müdürlüğü'nün, 10-16 Mayıs Engelliler Haftası kapsamında hazırladığı kısa belgesel, herhangi bir engeli bulunmayanların, engelli vatandaşların hayatlarına kısa bir süreliğine de olsa konuk olmasını sağladı. Engelli bireyleri yok saymadan, ötekileştirmeden, herkesin var olduğu ortak bir alan oluşturulması adına hazırlanan belgesel, İzmir Halk Sağlığı Müdürlüğü'nün Youtube kanalında yayınlandı.
Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı İzmir Halk Sağlığı Müdürlüğü, 10-16 Mayıs Engelliler Haftası kapsamında Nüket Üke yönetmenliğinde hazırlanan kısa belgeseli Youtube kanalından yayınladı. Engelli vatandaşların yaşantılarına, aile ilişkilerine ve en önemlisi de günlük hayatta karşılaştıkları zorluklara değinen belgeselde, 11 engelli vatandaş günlük hayatta yaşadıklarını paylaştı. Engelsiz bireyler için çok küçük olan sorunların, engelliler için ne karan büyük zorluklara dönüştüğüne de değinilen belgeselde konuşan ve geçirdiği bir trafik kazası sonucu omurulik felçlisi olan Neşe Aydemir, "Doktorum artık yürüyemeyeceğimi söylediğinde hiçbir şey hissedemedim. Etrafımda hiç engelli olmadığı için bildiğim ya da deneyimlediğin birşey değildi. Beni neyin beklediğini bilmiyordum. 7 aylık tedavi sürecinde hiç kıpırdamadan yatmak zorunda kaldım. Sağlıklı biriyken, yürüyüp koşan biriyken bir anda tualet ihtiyacınızı birileri karşılıyor. Bu berbat bir his" dedi.
"YÜRÜYEMEMEK BU İŞİN EN KOLAY KISMI"
Ülkenin engelliler için engellerle dolu olduğunu söyleyen Aydemir, "Herkes felcin yürüyememe kısmıyla ilgileniyor. Halbuki yürüyememek bu işin en kolay kısmı. Türkiye engelli olmak için biraz sıkıntılı bir ülke. Herşeyden önce insanları değiştiremiyosunuz. Bir bakış açıları, bir algıları var. Tekerlekli sandalye gördüklerinde tek akıllarına gelen 'yardıma ihtiyacı var.' O yüzden çok tehlike atlattım. Otobüse binerken düşürüldüm, kaldırımdan indirilirken düşürüldüm. Başımıza ne gelirse gelsin, ne yaşarsak yaşayalım insanız ve her sabah yeni bir başlangıca uyanıyoruz. Herkes için yaşanılabilir bir hayat diliyorum" dedi.
Görüntü Dökümü:
---------------------------
Youtube'ta yayınlanan görüntü
Haber: Mehmet GÜNEY/ İZMİR,
======================================================
5)62 YILLIK BERBERİN 45 YILLIK MÜŞTERİSİ
SİVAS'ta 69 yaşındaki Bilal Aktoğan küçük yaşlarda başladığı berberlik mesleğini 62 yıldır sürdürerek geçimini sağlıyor. Aktoğan'ın 63 yaşındaki müşterisi Mehmet Nurettin Taşar ise 45 yıldır Aktoğan'a tıraş oluyor.
Çırak olarak başladığı berberlik mesleğinde zamanla ustalığa ulaşan evli 4 çocuk babası Bilal Aktoğan 62 yıldır berberlik yaparak geçimini sağlıyor. 1955 yılında 7 yaşındayken Ece Mahallesi'nde bulunan berber ustası Muammer Anlak'ın yanında çırak olarak mesleğe başlayan Aktoğan 1965 yılında 17 yaşındayken ilk dükkanını açtı. Bu zamana kadar çeşitli yerlerde berberlik yapan Aktoğan şimdi ise Çarşıbaşı Mahallesi Sarraflar Sokak'ta bulunan berber dükkanında müşterilerini ağırlıyor. Randevulu hizmet verdiğini söyleyen Aktoğan, müşterilerinin özellikle kendisine sakal tıraşı olduğunu söyledi. Aktoğan'ın 63 yaşındaki müşterisi Mehmet Nurettin Taşar ise 45 yıldır Aktoğan'a tıraş oluyor.
"İNSANA EN YAKINI BERBERDİR"
Küçük yaştayken mesleğe çırak olarak başladığını söyleyen Aktoğan, "Eskiden mahallede kalmasın diye bizi çocukken çarşıya gönderiyorlardı. Çocukken berber çırağı olmamı istediler. Berber çırağı oldum. İlk ustamın yanında da 10 seneye yakın çalıştım. Çıraklık dönemim bittikten sonra kendi işimi yapmaya başladım. Mahallede dükkanlarımız vardı, 62 yıldır mesleğimize devam ediyoruz. Meslekte geride kalan çok şey var. Bizim mesleğimiz bir emek mesleğidir. Her meslek gibi kiloyla bir şey tartıp 'hadi git' denilen bir meslek değildir. Doktor gibi insana en yakın meslek berberdir. Doktordan daha çok insana yakın nefes nefese olan bir mesleğimiz var. Her türlü riski olduğu gibi güzel tarafları da var. Bu meslekten yıllardır ekmek yedik. Onun için mesleği severek yapıyoruz. Sevmesek çoktan bu işi bırakıp evde oturuyor olurduk" dedi.
"45 SENEDİR TIRAŞ OLUYORUM"
Kendine ait devamlı müşterilerinin olduğunu söyleyen Aktoğan, "Benim kendime ait devamlı müşterilerim var. Özellikle sakal tıraşı olan devamlı müşterilerim vardır. Onlar benim bekleyenimdir. Bizim de çok müşterilerimiz var ama bunlar zaman zaman dünya değiştiriyorlar. 60 yıllık berberlik mesleğimde 25 eleman yetiştirdim. Onların üzerinde emeklerim oldu. Hepsi benim bir evladım gibi çalıştık. Onlara elimizden geldiği kadar bir şeyler vermeye çalıştık. Çoğu mesleği bıraktı. Bugün çırak bulunmuyor. Bu bütün meslekler için de böyle. Bu işin sonu yok" şeklinde konuştu.
Aktoğan'ın devamlı müşterilerinden olan kentte esnaflık yapan 63 yaşındaki Mehmet Nurettin Taşar ise, "Gençliğimden bu zamana kadar yaklaşık 45 senedir berberimi değiştirmeksizin burada tıraş oluyorum. Bilal ağabeyin mazereti olduğu zaman tıraşımı erteliyorum ve sonra tekrar geliyorum Sakal tıraşı herkesin yapabileceği bir şey değil. Biz inancımıza uygun tıraş oluyoruz. Bunu da düzgün yaptığı için yıllardır randevu usulüyle burada tıraş oluyorum" dedi.
Görüntü Dökümü:
---------------------------
-Dükkandan görüntü
-Berber ve 45 yıllık müşterisi
-Müşterisini tıraş etmesi
-Berlberin konuşması
-Müşterisnin konuşması
-Detaylar
Haber-Kamera: Hüsnü Ümit AVCI/SİVAS,
(277 mb)