Kırım Tatarları, 'Tatar Günü'nde Bir Araya Geldi
Türkiye'deki Kırım Tatarları, İzmit'te düzenlenen 'Tatar Günü'nde bir araya geldi.
Yurdun değişik bölgelerindeki derneklerin birleşmesiyle oluşturulan federasyon tarafından İzmit'te düzenlenen 'Tatar Günü'nde bir araya geldi. Tatar yemeklerinin hazırlanarak birlikte yenildiği günde Kırım Tatar gelenekleri canlandırıldı.
Kocaeli Kırım Tatarları Kültür ve Dayanışma Derneği'nin ev sahipliğinde düzenlenen Tatar Günü'ne Kocaeli'de oturanların yanı sıra yeni oluşturulan ve başkanlığını işadamı İbrahim Aracı'nın üstlendiği federasyona bağlı Ankara, Polatlı, Eskişehir, Bursa, Çanakkale, Tekirdağ-Emiryakup, Çorlu ve Körfez Kırım Tatar dernekleri başkanları ve üyeleri de katıldı.
Kırım Tatar gelenekleri, Cemile Osman'ın yönetiminde dernek üyelerinin rol aldığı tiyatro oyunu ile sahnelendi. Tatar halk danslarından örnekler sunulan, Kırım'dan gelen sanatçıların yöresel şarkılar söylediği Tatar Günü'nde Fuar Alanı'nda pişirilen hamur ağırlıklı Tatar yemekleri birlikte yenildi. Burada ayrıca Kırım Tatar evlerinde kullanılan ev eşyaları da sergilendi.
7 YILDIR YAPILIYOR
İzmit'te faaliyet gösteren tarım ilaçları üreten Koruma Klor Alkali A.Ş.'nin de sahibi olan, yurdun değişik bölgelerinde de fabrikaları bulunan işadamı İbrahim Aracı, Kırım Tatarları olarak 7 yıldan bu yana bu tür etkinlikler düzenlediklerini söyledi. Aracı, ilk kez, yeni kurulan federasyon altında geniş kapsamlı etkinlikte biraraya geldiklerini belirterek, "Bir Tatar ailesi nasıl doğuyor ve nasıl yaşıyorsa onları bugün ortaya koyacağız. Her yıl kısmetse bunları devam ettirmek niyetindeyiz. Unuttuğumuz ve unutmaya yüz tutan bütün adetlerimiz tekrar yaşanmaya başlayacak" dedi.
SÜRGÜN DÖNÜŞÜ SIKINTI
İbrahim Aracı, sık sık Kırım'a gittiklerini, sürgünden sonra anavatanlarına dönen Kırım Tatarları'nın güç koşullar altında yaşam savaşı verdiğini de belirterek şunları söyledi:
"Kırım'a her yıl belirli periyodlarda gidiyorum. Kırım'da düğünler düzenliyoruz. Sürgünler sonunda anavatana dönen ve evlenmek isteyen çiftlerimizi buluyor, onlara gelenek- görenekler doğrultusunda düğünler yapıyoruz. Sünnet çağına gelen çocuklarımıza Türk adetlerine göre toplu sünnetler yapıyoruz. Sürgünden dönen Kırım Türklerinin hayat standartları biraz daha yükseliyor ama, önemli olan oradaki kendi anavatanlarında insanca yaşam haklarını elde etmekte zorlanıyorlar. Ama hiç bir şey elde edilmemiş değil. Tamamen barışçıl, tamamen demokratik yollarla insanca yaşama hakkını kullanmaya çalışıyorlar. Daha çok alınacak yollar var. İnşallah Ukrayna hükümeti, hatta biraz Rus baskısı da kalktığı zaman Kırım Tatarları daha rahat ve daha insanca bir yaşama kavuşacaklardır."
KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ
Kırım Tatar Sürgünü İkinci Dünya Savaşı'nda 1941-44 yılları arasında işgal altındayken, "Nazilerle işbirliği yaptıkları" gerekçesiyle Sovyet hükümetinin aldığı kararla organize biçimde uygulandı.
Kırım Tatarları için Sovyet hükümeti 1944 yılında sürgün kararı çıkarması ardından bugünkü Ukrayna topraklarında olan Kırım Yarımadası'ndaki yerleşim yerlerinde bulunan, resmi kayıtlara göre 193 bin 865 Kırım Tatarı sürgün edildi. Büyük bölümü Özbekistan'a sürülen Kırım Tatarlarından onbinlercesi sürgün sırasında öldü. Kırım Tatar aktivistlerine göre nüfusun yaklaşık yüzde 46'sı bu zaman içerisinde hayatını kaybetti. Sovyet muhaliflerinin iddialarına göre binlerce Kırım Tatarı, Sovyet sistemi tarafından yapılan büyük ölçekli projeler için işçi olarak çalıştırıldı.
Sürgün, Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla 1987 yılında sona erdi ve sürgündeki Kırım Tatarları topraksız ve evsiz olarak kısmen Kırım Yarımadası'na dönmeye başladı. Dönüş hala devam ediyor.