Uğur Mumcu Nazilli'de Yağmur Altında Anıldı

Son Güncelleme:

Gazeteci-Yazar Uğur Mumcu, ölümünün 19.yılında Nazilli'de yoğun sağanak yağışa rağmen anıldı.

Gazeteci-Yazar Uğur Mumcu, ölümünün 19. yılında Nazilli'de yoğun sağanak yağışa rağmen anıldı.


Sağanak yağış altında İstasyon meydanındaki Atatürk Anıtı önünde başlayan törende saygı duruşu ardından Uğur Mumcu'yu anmak için çelenk sunumu gerçekleştirildi. 1 dakikalık saygı duruşunun ardından basın açıklamasını CHP İlçe Başkanı Zehra Kaymak okudu. Anma törenine katılan partililer, STK temsilcileri ve Nazilliler ellerinde şemsiye ile ilginç görüntü oluşturdular.


Uğur Mumcu'nun öğrencilik döneminde Cumhuriyet gazetesinde köşe yazdığını hatırlatarak konuşmasına başlayan İlçe Başkanı Kaymak; "22 Ağustos 1942 tarihinde Kırşehir'de doğan Uğur Mumcu ilk ve Orta öğrenimini Ankara Bahçelievler Deneme Lisesinde, Üniversite eğitimini ise Ankara Hukuk Fakültesinde tamamladı. Öğrencilik yıllarında Cumhuriyet gazetesinde makaleleri yayımlanıyordu. Hukuk fakültesini bitirince bir süre avukatlık yaptı. 12 Mart döneminde 'Ordu uyanık olmalı' sözünden dolayı orduya hakaret ettiği ifade edilerek Mamak Askeri Cezaevinde 1 yıla yakın kaldı. Bu davadan dolayı 7 yıl hapse mahkum edildi. Bu karar Yargıtay tarafından bozulunca Uğur Mumcu serbest bırakıldı. Askerliğini yedek subay olarak yapması gerekirken, 1972-1974 yılları arasında Ağrı'nın Patnos ilçesinde, resmi olarak 'sakıncalı piyade eri' olarak yapmıştır."


12 Mart dönemi Türkiye de terör olaylarının artması, çetelerin devlet içinde yuvalanması ve sermaye kesiminde mafyalaşma, faşizmle dinciliğin iş birliği vardı diyen Kaymak; "12 Eylül rejiminde devletin resmi görüşü 'Türk-İslam sentezi' adıyla anıldı. Din, devlet ve mafya üzerine Uğur Mumcu Cumhuriyet gazetesindeki köşesinde bu yapılanmalarla ilgili ipuçlarını yakalamış ve bunlarla ilgili pek çok kitapları yayımlanmıştır. Hatta bu yazılarında çete elemanlarını açıklamıştır. Bunlar Abdullah Çatlı, Haluk Kırcı ve Mehmet Özbay'dır. Uğur Mumcu, elleri kanlı bu kuklaların arkasındaki karanlık güçleri ortaya çıkaracağı için; 24 Ocak 1993'te Ankara da evinin önünde arabasına konan C-4 tipi plastik bombanın patlaması sonucu suikast'e kurban gitmiştir" diye konuştu.


"Devlet içinde örgütlü silahlı gücün üzerine gidilseydi Aydınlarımız şuan yaşıyor olabilirlerdi diyen Kaymak; " Susurluk'ta ortaya çıkan devlet içinde örgütlü gücü, Susurluk kazasından yıllar önce görmüş ve gözler önüne sermiş, binlerce köşe yazısında, yüzlerce isim ve belgedeki büyük resmi ortaya koymuştur. Bu devlet içinde örgütlü silahlı gücün üzerine gidilseydi. Ahmet Taner Kışlalı, Musa Anter, Gaffar Okkan, Necip Hablemitoğlu, Hrant Dink ve Uğur Mumcu gibi aydınlarımız bugün hala yaşıyor olabilirlerdi. Uğur Mumcu bir aydınlanmacıydı, devrimciydi, yurtseverdi. Temel Hak ve Özgürlüklerin yılmaz savunucusuydu. Devlet içinde örgütlü bir güç onu katletti. Diğer Aydınlarımıza yaptıkları gibi, yakalananlar sadece tetikçilerdi. Buyruğu verenler kimlerdi? İşte asıl sorun bu. Bugün 19 yıl oldu. Tam 19 yıldır senin keskin kaleminden mahrumuz. Işığın bizi hala aydınlatıyor. Atatürkçülüğün, tam bağımsızlık ilke ve inancıyla, her türlü gerici, baskıcı ve sömürücü güce karşı koyacağız. Ülkemizde yaşanan faili meçhul cinayetler, haksızlıklar, yolsuzluklar karşısında suskun kalmayacağız ve aydınlarımızı unutmayacağız" dedi.


CHP İlçe Başkanı Zehra Kaymak'ın günün anlam ve önemini belirten konuşmasının ardından CHP İlçe Binasına geçen davetliler STK örgütleri tarafından ortaklaşa düzenlenen basın açıklamasını okudular. Uğur Mumcu'nun hayatını anlatan video sunumunun ardından Mumcu'yu anma etkinlikleri sona erdi. - AYDIN

Kaynak: İHA