Değerli Taşlarla Geleceği İşlemek" Projesi

Mücevher İhracatçıları Birliği, Türkiye Ekonomisi'nin yüksek katma değer kapasitesini geliştirmek amacıyla daha nitelikli mesleki eğitim vermek yola çıktığı "Değerli Taşlarla Geleceği İşlemek" projesini tamamladı.

Avrupa Birliği (AB)  ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilerek yaşama geçirilen proje ile kuyumculuk sektörü, elmas gibi değerli taşları işleyecek nitelikli personele eğitim verecek öğretmenler kazandı.

Projenin kapanış toplantısında konuşan Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner, Hindistan'da 5 milyon kişinin mücevher taş kesimi sektöründe istihdam edildiğini belirterek, "Bugün dünyanın en köklü ve üretim yeteneği yüksek ülkelerinden biri Türkiye. Eksiğimiz ne? Ham elması alıp, kesip, işleyemiyoruz. Oysa asıl katma değer burada. Biz işlenmiş taşı alıp mücevher yapıyorduk  artık ham taşı alıp, kendimiz kesip, işleyip sonra da sektöre kazandırarak daha yüksek katma değer yaratacağız." ifadelerini kullandı.

Son dönemde gerçekleştirdikleri projelerle sektörü geleceğe hazırladıklarını ifade eden Güner, öncelikle eğitim programlarıyla sektörün gelecekte  ihtiyaç duyacağı nitelikli insan gücünü yetiştirdiklerini aktardı.

Güner, bunun için de bu insanları yetiştirecek eğitim kadrosuyla işe başladıklarını ve bu projeyle  bu nitelikli eğitmenleri yetiştirdiklerini dile getirdi.

Sektörü geleceğe hazırlarken gerçek bir dönüşüme imza attıklarını anlatan Güner, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dünyanın en güçlü montör kapasitesine sahibiz ama ne yazık ki elmas başta olmak üzere değerli taşları işleme kapasitemiz yok. Bu konuda bu taşları işleyecek insanları işte bugün tamamladığımız eğitim programlarıyla yetiştirirken, sizlerin bu değerli taşların ticaretini yapabilmenizi de kolaylaştırdık. İstanbul Elmas Borsası üyeleri arasındaki işlemleri iç piyasada satılmamak kaydıyla vergi dışında bırakarak sektörün önünü açtık. Artık sıra  değerli taş kesim atölyelerini kurup geliştirecek bir adım atmaya geldi. Bu konuda hem bizlerin hem de devletin üzerine düşen sorumluluklar var. Ülkemizdeki bazı bölgeleri, bu anlamda serbest bölge ya da değerli taş kesim köyleri kurarak geliştirebileceğimiz gibi buralardaki üretim de ülkemizin ihracat değerine değer katacaktır."

"Hanut Mafyasına rağmen ülkemize değer katmaya devam ediyoruz"

Son 20 yılda Türkiye'ye gelen turist sayısının 5 katına çıktığını belirten Güner, şunları kaydetti:

"Ancak hepimiz son yıllarda turistik bölgelerdeki durumu biliyoruz. Hanutçular için çalışan bir tane 'center' açılıyor, binlerce kuyumcu kapanıyor. Neden Türkiye'ye gelen turist sayısı 7 milyondan 34 milyona çıkarken özellikle turistik bölgelerde kuyumcu dükkanları birbiri ardına kapanıyor? Zira bazı kötü niyetli turizm acenteleri ve rehberleri yüzde 40-60 arasında değişen komisyon uğruna turistlere Türkiye'yi ve Türkiye esnafını kötülüyor. Biz ekonomimize değer katalım diye çalışıp didinirken bunlar değerimizi zayıflatmak için ellerinden geleni yapıyor. Neticede bizim 1000 dolara sattığımız bir mücevheri 2500-3000 dolara satıyorlar ki bu hanut mafyasının kesesi dolsun. Bu turistler bu kadar pahalıya aldıkları ürünün gerçek durumuyla yüzleştiğinde olan Türkiye'ye oluyor. Biz bu kötü niyetli insanlara rağmen yolumuza devam ediyoruz. Ekonomimize değer katarak ve günden güne kendimizi geliştirerek bunu yapmaya devam edeceğiz."