Elektrik Piyasası Kanunu'nda Değişiklik Öngören Tasarı

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), TBMM Başkanlığına sunulan Elektrik Piyasası Kanunu'nda değişiklik öngören tasarıya ilişkin, kar elde etme üzerinden kurulan mantıkla, kayıp ve kaçakla mücadeleden uzaklaşıldığı, şirketlerin karlılığının asıl hedef olduğu savunuldu.

EMO'dan yapılan yazılı açıklamada, tasarı ile bazı dağıtım şirketlerine özel düzenleme yapılmak istendiği, bu seviyede verilecek bir yetkinin, yasama yetkisine zarar vereceği iddia edildi.

Kayıp ve kaçak hedef oranlarının belirlenmesi yetkisinde yapılacak değişikliğin hangi mevzuata dayandırılacağının muğlak olduğu ifade edilen açıklamada, değişikliğin ardından ihalelerdeki şeffaflığın zarar göreceği ileri sürüldü.

Elektrik tüketimlerinin mevcut uygulamadaki 1 aylık süre aşılarak faturalandırılması ve kullanıcıların yüksek tutarlarla mağdur edilmesinin, düzenleme için bir arayış olduğu savunulan açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Yurttaşların yargı yoluyla haklarını aramasının önü tüketici mahkemelerinin yetkisinin 'EPDK düzenleyici işlemlerine uygunluk' kriteriyle sınırlandırılarak kapatılmak isteniyor, tasarıya göre, yargı kararıyla kayıp ve kaçak bedellerini geri alan tüketicilere yapılan ödemeler de mahkeme masrafları dahil olmak üzere yeniden tüm yurttaşlara yansıtılacak. Kar elde etme üzerinden kurulan mantıkla, kayıp ve kaçakla mücadeleden de uzaklaşılmış, şirketlerin karlılığı asıl hedef olmuştur."

Tüketici Güvenliği Derneği

Tüketici Güvenliği Derneği Genel Başkanı Murat Köse de yazılı açıklamasında, TBMM'ye sunulan torba yasa ile tüketicilerin evrensel hakkı olan sağlıklı bir çevrede yaşama hakkının elinden alınacağını ifade ederek, "Tasarıya göre; bir elektrik işletmesi, 2020 yılına kadar çevreyi özgürce ve alabildiğine kirletebilecektir. Bu işletmeler hiçbir şekilde kapatılamayacak, idari para cezası verilemeyecektir" değerlendirmesinde bulundu.

Köse, yasa tasarısının elektrik dağıtım firmalarına 2016 itibarıyla arzu ettikleri gibi zam yapma fırsatı verdiğini iddia ederek, "Hizmet bedelinin belirlenmesinde, enflasyon oranları yerine,  artık 'çok yatırım yaptım-az yatırım yaptım' şeklindeki subjektif ve kamu hizmeti mantığı ile bağdaşmayacak kriterler kullanılacaktır" ifadelerini kullandı. - Ankara