AK Parti'li Çelik: Bütün Taklitler Aslına Hizmet Eder, Aslı Varken Niçin Diğerine Oy Versinler?

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, CHP ve MHP'nin çatı adayı olarak açıklanan Eski İslam Konferansı Örgütü Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu'na ilişkin, "Muhafazakar dünyadan medet ummaları, ona sarılmaları onları kurtarmayacak. Bu AK Partili adayı hiç zorlamaz, bütün taklitler aslına hizmet eder. Aslı varken, niçin diğerine oy versinler?" dedi.

Çelik, katıldığı bir televizyon programında, CHP ve MHP'nin çatı adayı olarak açıklanan Eski İslam Konferansı Örgütü Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu'nun adaylığı değerlendirdi. Sözlerine "Hayırlı olsun" diyerek başlayan Çelik, şöyle konuştu:

"Tabi CHP ve MHP'nin kimi aday göstereceğine biz değil, kendileri karar verecekler. Muhalefet partileri bir aday üzerinde anlaştıklarını söylediler. Ben hayırlı olmasını diliyorum ama sizin kimi aday gösterdiğinizden ziyade, halkın kime teveccüh göstereceği önemlidir. Türkiye'de her zaman tavan ile taban aynı şeyi söylemiyor. Tavandakiler başka telden çalıyor, taban başka şey söylüyor. CHP, bir CHP'liyi aday gösteremiyor, MHP bir MHP'liyi aday gösteremiyor. Kılıçdaroğlu şunu biliyor, diyelim ki Baykal'ı veya bir başka birini aday gösterirsem, ola ki benim aldığım oydan fazla olursa benim halim nice olur? Seçilmeyeceği kesin. Bahçeli de biliyor ki, MHP'de bazı isimler Bahçeli'den daha fazla prim yapar ki, o da kazanmayacak. Ben İhsanoğlu ile ilgili, şahsiyetiyle ilgili, görevleriyle ilgili şu anda bir şey söylemeyeceğim; çünkü adaylığı daha kesinleşmedi. Herkes meydana çıktıktan sonra halk çıkacak ve kararını verecek. O zaman elbette ki bizim de söyleyeceklerimiz var. İhsanoğlu ile dediğim gibi, herkes müracaatları yaptıktan sonra, YSK'nın belirlediği takvim var. O zaman bizim söyleyeceklerimiz var."

-"CUMHURBAŞKANLIĞI, MİLLİ İRADEYE AYAR ÇEKİLEN BİR MAKAM OLARAK GÖRÜLDÜ"-

Kılıçdaroğlu ve Bahçeli'nin, "Aday siyasetçi olmasın" sözlerini anımsatan Çelik, şunları ekledi:

"Hayretler içerisindeyim, bu siyaset bu kadar kötü bir şeyse niçin yapıyorlar siyaseti? Bu arkadaşlar bir bütün olarak siyaset kurumunu ve kendilerini aşağıladıklarının farkında değiller. Hele hele Cumhurbaşkanı halk tarafından seçildikten sonra Türkiye'deki en yüksek düzeydeki siyasi makam olacak. Türkiye'de Cumhurbaşkanlığı makamı, bugüne kadar hep milli iradeye ayar çekilen bir makam olarak görüldü. Cumhurbaşkanı protokoler bir şey, hükümetlere tıkaç vazifesi, milli iradeye fren olabilecek bir makam olarak görüldü.

CHP ile MHP eski Türkiye zihniyetine mensup partilerdir. Halkçılarla ırkçıların ittifakı bugün başlamadı. 1960 darbesini bu zihniyetler beraber yaptılar biliyorsunuz. Bu arkadaşlar, bu ulusalcı cephe, şöyle bir çıkmazın içinde; Kılıçdaroğlu, "CHP'li bir adayın bu toplumda karşılığı yoktur, Cumhurbaşkanı seçilemez' diyor. MHP de öyle diyor. O zaman bu, bu partilerin çıkmazıdır. O zaman muhafazakar bir aday bulalım, bürokrat da olsun. Biz belki kendimizi böyle kurtarırız. Muhafazakar dünyadan medet ummaları, ona sarılmaları onları kurtarmayacak. Bu AK Partili adayı hiç zorlamaz, bütün taklitler aslına hizmet eder. Aslı varken, niçin diğerine oy versinler?

Siz CHP milletvekillerinin bile üzerinde hemfikir olmadığı, sempatiyle bakmadığı, ikna olmadığı bir adaya, CHP tabanı niçin sempatiyle baksın? MHP'nin tabanı milliyetçi-muhafazakardır. Bununla ulusalcılık farklı şeylerdir. MHP'de de "Aman aman hepimiz buna oy verelim' gibi bir karşılık bulacağı kanaatinde değilim."