BM'den Dünyaya Çağrı: "Suriyelilere Kapılarınızı Açın" - Son Dakika
Güncel

BM'den Dünyaya Çağrı: "Suriyelilere Kapılarınızı Açın"

BM\'den Dünyaya Çağrı: "Suriyelilere Kapılarınızı Açın"

BMMYK Türkiye Temsilcisi Batchelor: "Bütün devletlere, sınırlarını korumak yerine, yardıma muhtaç insanları korumaya odaklanmaları çağrısında bulunuyoruz" "Devletleri, vize uygulamaların...

02.12.2013 11:18

BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Türkiye Temsilcisi Carol Batchelor, mültecilerin korunmasının yalnızca komşu ülkelerin değil tüm dünyanın sorumluluğu olduğunu belirterek, bütün devletleri, "sınırlarını korumak yerine, yardıma muhtaç insanları korumaya" ve "Suriyelilere yönelik vize uygulamalarını yumuşatmaya" çağırdı.

BMMYK Türkiye Temsilcisi Batchelor, Suriye'deki kriz ortamından olumsuz etkilenen Suriyeliler ile onları misafir eden komşu ülkelere desteğin artırılması amacıyla BM tarafından hayata geçirilmesi planlanan girişimleri AA'ya anlattı.

Batchelor, öncelikle birkaç hafta içinde yayınlanacak yeni Bölgesel Müdahale Planı ile Suriye içindeki ve komşu ülkelerdeki duruma ilişkin ihtiyaçları açıklayacaklarını, ocak ayında ise uluslararası çapta yeni bir konferans düzenleyerek tüm dünya ülkelerinin maddi ve insani yardım konusundaki taahhütlerini dinleyeceklerini kaydetti.

"Kayıp nesilden endişe ediyoruz" -

Suriye içindeki ve komşu ülkelerdeki Suriyelilerin durumuna ilişkin son verileri paylaşan Batchelor, "Ülke içinde ihtiyaçları bulunan 10 milyon kişi bulunuyor, bunların 6.5 milyonu yerlerinden edilmiş durumda. Kriz başladığında 20 milyon civarında insanın yaşadığı Suriye'de bugün nüfusun yarısının karşılanması gereken ihtiyaçları var" diye konuştu.

Ülke dışında ise 2,2 milyon mülteci bulunduğuna işaret eden Batchelor, Türkiye'deki 21 barınma merkezinde 200 bini aşkın Suriyeli bulunduğunu, 300 binden fazla Suriyelinin bu merkezler dışında kayıt altına alındığını, bir kısmının ise kayıt aşamasında olduğunu bildirdi. Batchelor, "Türkiye'deki toplam rakam 600 bin ila 700 bin arasında değişebilir" dedi.

Komşu ülkelerdeki Suriyelilerin yüzde 76'sının kadın ve çocuklardan oluştuğuna, bunların arasında 1 milyonu aşkın çocuk bulunduğuna dikkati çeken Batchelor, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Söz konusu olan Suriye'nin geleceği. Bu çocukların kayıp bir nesil haline gelmesinden büyük endişe duyuyoruz. Eğer bu çocuklar desteklenir, korunur ve eğitilirse, kriz bitip Suriye'ye dönebildiklerinde evlerini, hayatlarını ve ülkelerini yeniden inşa edebilirler. Kayıp nesil olurlarsa, Suriye'nin geleceği riske girecektir."

Suriyelilere güvenlik ve barınma imkanı sunan komşu ülkelere teşekkür eden Batchelor, "Türkiye, Suriyeli mültecilere destek ve korunma sağlanması konusunda son derece cömert ve istikrarlı bir tutum sergiliyor, bundan ötürü minnettarız. Türkiye, hatırı sayılır bir sorumluluk üstlendi" ifadesini kullandı.

Yeni Bölgesel Müdahale Planı Aralık'ta açıklanacak -

Suriye'ye ilişkin yeni Bölgesel Müdahale Planı'nın aralık ayı içinde Cenevre'de açıklanacağına değinen Batchelor, belgede Türkiye, Irak, Ürdün, Lübnan ve Mısır'da yaşayan Suriyelilerin ihtiyaçlarına ana hatlarıyla yer verileceğini söyledi.

Planda ilk defa Suriyelileri misafir eden toplumların ihtiyaçlarına ilişkin bilgilerin de yer alacağını kaydeden Batchelor, sığınmacıların sayısındaki artışın altyapı ve hizmetler üzerinde baskı oluşturduğunu belirterek, "Artık Lübnan'da neredeyse her 4 kişiden biri Suriyeli. Örneğin, kriz başladığında 80 bin Türk vatandaşının yaşadığı Kilis'te şimdi onlardan daha fazla sayıda Suriyeli bulunuyor ancak sadece bir hastane var" diye konuştu.

"Duvarlar, tel örgüler işe yaramıyor" -

Eylül ayında Cenevre'de komşu ülkelerin katılımıyla düzenlenen yüksek düzeyli toplantıda yeni bir dayanışma şekline olan ihtiyacın vurgulandığını anımsatan Batchelor, şöyle devam etti:

"Komşu ülkelere maddi destekte bulunulması hususundaki ihtiyaç devam ediyor ancak bunun ötesinde artık farklı dayanışma şekillerine ihtiyaç var. Bunlar arasında insani kabul ve yeniden yerleştirme programları yer alıyor. Bütün ülkeleri, Suriyelilere yönelik vize uygulamalarını yumuşatmaya çağırdık. Mültecilerin korunması, yalnızca komşu ülkelerin değil, tüm dünyanın sorumluluğudur. Devletlerin çoğu, Mülteci Sözleşmesi'ni imzalamıştır. Bu, dayanışmaya yönelik bir taahhüt ve bir uluslararası hukuk prensibidir.

Bu nedenle, bütün devletlere, sınırlarını korumak yerine, yardıma muhtaç insanları korumaya odaklanmaları çağrısında bulunuyoruz. Devletlerin sınırlarını kapamaları, insanları kabul etmemek için duvarlar inşa etmeleri, tel örgüler çekmeleri işe yaramıyor. Bu yöntemler, hayatları risk altında olan bu insanları sadece daha çaresiz yollar izlemek zorunda bırakıyor."

İlk aşamada 30 bin Suriyeli üçüncü ülkelere gidebilir -

Yeni Bölgesel Müdahale Planı'nda tüm ülkelere Suriyelilerin girişlerine ve kalmalarına izin verilmesi çağrısında bulunduklarını belirten Batchelor, aralarında bazı Avrupa ülkelerinin, Kanada, ABD ve Avustralya'nın bulunduğu bir grup ülkenin halihazırda kendilerine birtakım rakamlar ilettiğini aktardı. Hedeflenen rakamları paylaşan Batchelor, şunları söyledi:

"2014'ün başında en az 30 bin kişilik bir sayıya ulaşmayı diliyoruz. Bu bir başlangıç olacak ve devamı gelecek. Komşu ülkelerdeki 30 bin kişinin üçüncü ülkelere gidebileceğini düşünüyoruz. Bunun yanı sıra tüm devletleri vize uygulamalarını yumuşatmaya çağırıyoruz. Onların ülkenize girişine, yasal yollarla kalmalarına ve aileleriyle birleşmelerine izin verin. Komşu ülkeler bunu son 2,5 yıldır her gün yapıyor."

Kuveyt, ikinci kez uluslararası konferansa ev sahipliği yapacak -

Kuveyt'te bu sene başında Suriyeliler için uluslararası bir insani yardım konferansı yapıldığını ve katılımcı ülkelerin çeşitli miktarlarda yardım taahhüdünde bulunduklarını hatırlatan Batchelor, yeni yılın ilk günlerinde konferansın ikincisinin düzenleneceğini kaydetti.

Batchelor, "2. Uluslararası Bağış Konferansı'nı 15 Ocak'ta Kuveyt'te yapacağız. Aralık ayında ihtiyaçları açıklamamızın ardından bu kez ocak ayında taahhütleri dinleyeceğiz" diye konuştu.

İlk konferansta Kuveyt, ABD ve AB başta olmak üzere büyük miktarda bağış yapan katılımcılar bulunduğunu belirten Batchelor, Suriye'deki durumun son yıllarda karşılaşılan en büyük kriz olması nedeniyle ihtiyaçların da her geçen gün arttığını vurguladı.

Cenevre-2 Konferansı'ndan beklentiler -

Carol Batchelor, 22 Ocak'ta yapılacak Cenevre-2 Konferansı'na da değinerek, konferanstan en büyük beklentinin soruna siyasi bir çözüm bulunması olduğunu söyledi.

Batchelor, "İhtilafın çözüldüğünü, barışın yeniden tesis edildiğini, yerlerinden edilenlerin evlerine, mültecilerin de ülkelerine döndüğünü görmek, insanlara yardım götürmekten daha iyi bir tablo olacaktır. Krizin başlamasından bu yana 2,5 sene geçti ve Suriyeliler hala evlerine dönmek istiyorlar" dedi.

"Daha büyük riske sokacak insani koridor mümkün değil" -

Batchelor, Suriye'de bir tampon bölge ya da insani koridor oluşturulması ihtimalini de şu sözlerle değerlendirdi:

"Her türlü tampon bölge ya da insani koridor bir anlaşma gerektirir. Sözde güvenli bölgelerin aslında siviller için en az güvenli yerler olduklarını geçmişte üzülerek gördük. Böylesi bir bölgenin korumaya ve askeri güvenceye ihtiyacı olacaktır. Öte yandan, böyle bir karar için tüm tarafların mutabakatı gerekecektir ki, böyle bir anlaşmayı da şu ana dek görmüş değiliz."

Kimyasal silahlar konusunda varılan anlaşmayı olumlu ve ümit verici bir işaret olarak nitelendiren Batchelor, "Ancak insanları daha büyük bir risk altına sokacak bir güvenli bölge ya da insani koridoru mümkün görmüyoruz" ifadesini kullandı. - Ankara

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel BM'den Dünyaya Çağrı: 'Suriyelilere Kapılarınızı Açın' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement