Estetik Cerrahide Bir Yenilik Daha - Son Dakika
Güncel

Estetik Cerrahide Bir Yenilik Daha

Türkiye'de ilk kez Bayındır Hastaneleri'nde uygulanıyor.

28.08.2013 10:43

TEK OPERASYONLA İKİ ÇÖZÜM

Kök hücre ile zenginleştirilen yağ dokusunun enjekte edilmesiyle meme büyütme operasyonu Türkiye'de ilk kez Bayındır Hastaneleri'nde gerçekleştirildi. Kişinin kendi vücudundan yağ emme (liposuction) yöntemiyle alınan yağ dokusundan elde edilen kök hücreler, meme büyütme işleminde kullanılıyor. Böylece aynı ameliyatta hem liposuction hem de meme büyütme işlemi gerçekleştiriliyor.

ABD'nin Pennsylvania Üniversitesi'nde 1994 yılında geliştirilen ve patentlenen GID sistemiyle kök hücreden zenginleştirilmiş yağ dokusunun enjekte edilmesiyle meme büyütme operasyonu, Türkiye'de ilk kez Bayındır Hastaneleri'nde gerçekleştirildi. Geleneksel yöntemle sadece yağ dokusu enjeksiyonuyla yapılan meme büyütme operasyonlarında bölgeye enjekte edilen yağın yüzde 70-80'i canlılığını kaybedip vücut tarafından emildiği için meme hacminde kısa süre zarfında küçülmeler oluyor. Oysa bu sistemle elde edilen yağ dokusu kökenli mezenşimal kök hücrelerin (adipose tissue-derived mesencyhmal stem cell) nakliyle sorun ortadan kalkıyor.

Bayındır İçerenköy Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Ali Rıza Erçöçen, tıp alanındaki araştırma ve geliştirme çalışmalarının birçok soruna daha kalıcı çözümler üretilmesini sağladığını belirterek, "yağ dokusu kökenli mezenşimal kök hücre nakli" yönteminin de bunlardan biri olduğunu söylüyor. "Kişinin kendi yağ dokusundan elde edilen kök hücrelerin ihtiyaç duyulan bölgelere verilmesi" olarak kısaca tanımlanabilecek bu işlem, meme büyütmeden gençleşme operasyonlarına kadar bir dizi alanda kullanılabiliyor. Burada hedef İngilizce baş harfleriyle 3R ile özetlenebilmektedir: Repair (Onarmak), Restore (İlk Haline Getirmek) ve Regeneration (Yeniden Üretmek).

Meme cerrahisinde, estetik amaçlı operasyonların yanı sıra kanser nedeniyle memesi tamamen alınan kadınların da güvenle kullanabileceği yöntem doğallığı ile "geleneksel yağ enjeksiyonu"na ve kalıcılığı ile de silikon protezlere alternatif olarak gösteriliyor. Ancak 35 yaşın üzerinde ve ailesel kanser öyküsü olan bireylerin genetik araştırma yapıldıktan sonra aday olabileceği bilinmelidir.

Türkiye'deki ilk uygulamayı Bayındır Hastanesi İçerenköy'de gerçekleştiren Prof. Dr. Erçöçen, operasyon ve yöntem hakkında şu bilgileri veriyor:

"Sadece yağ dokusunun verildiği meme büyütme operasyonlarında, 100 gramın 70 gramı vücut tarafından emiliyor. Oysa, bizim kullandığımız yöntemle yani kök hücre ile zenginleştirilmiş yağ dokusu naklinde, memede 30'uncu günden itibaren hacim artışı meydana geliyor. Uzun araştırmaların ardından son haline getirilen bu yöntemin 11 yıllık sonuçları da gösteriyor ki, memedeki bu volüm artışı kalıcı, doğal ve kaybolmuyor."

İŞLEM NASIL GERÇEKLEŞTİRİLİYOR?

Yağ kökenli mezenşimal kök hücre nakli, ameliyathanede gerçekleştiriliyor. Operasyonun büyüklüğüne bağlı olmakla birlikte çoğunlukla genel anestezi altında yapılan işlemde, kanüller yardımıyla kişinin vücudundan tumescent liposuction yöntemiyle yağ elde ediliyor. Bu yağ dokusu hiç bir şekilde dış ortam ile temas etmeden GID tarafından geliştirilen 2 farklı toplama kabında toplanıyor, birisinde yağ dokusu enjeksiyon için hazırlığa tabii tutulurken, diğerinde enzimatik ve santrifüj işlemlerinden sonra kök hücrelerin yoğunlaştırıldığı hücre süspansiyonu (stromal vasküler fraksiyon) elde ediliyor. Elde edilen kök hücreler ile yağ dokusu karıştırılıp hücresel olarak zenginleştirilmiş yağ dokusu memeye veriliyor. Erişkin tipi mezenşimal hücrelere çok yönlü farklılaşabilen kök hücreler, yapıları gereği bulundukları dokunun özelliğini aldıkları için o bölgede çoğalmaya başlıyor. Bu sayede yapılan operasyonun sonucu da kalıcı oluyor. Prof. Dr. Erçöçen elde edilecek sonucu göstermesi açısından şöyle bir örnek veriyor: "Memeye geleneksel yöntemle %30-40 canlılığı dikkate alınca her bir memede 300 cc hacim artışı sağlayabilmek için yaklaşık 2000cc yağ enjeksiyonu yapmak gerekir ki bu pratikte mümkün değildir. Bu nedenle her bir memeye verilmek üzere hazırlanmış 200-300 cc yağ dokusu, yine liposuction ile alınan 700 cc yağ dokusundan elde edilmiş olan yaklaşık 20-30 cc kök hücre süspansiyonu ( 1 g doku başına 800.000 ila 1.200.000 hücre içeren) ile zenginleştirilerek meme bezinin altına, çevresine ve üzerine verilerek, hacim ve projeksiyon (dikleştirme) kazandırılmakta ve tek seansta doğal bir meme büyütme işlemi gerçekleştirilmektedir."

"Yağdan kök hücre elde edilmesi ve uygulanması ise titizlik gerektiren bir süreç olup, hata yapılması halinde operasyon başarısızlıkla sonuçlanabiliyor. Bu da, işlemin uzman ve deneyimli ellerde yapılması gereğini doğuruyor. Yağ dokusu alındıktan sonra steril koşullarda yıkama ve temizleme sürecini, bu hücrelerin bir enzimle muamele edilmesi ve santrifüj aşamaları izliyor. Dipte kalan, ayrışan çekirdekli hücre grubu, 'stromal vasküler fraksiyon' adı verilen öncü yağ, damar, bağ dokusu ve bağışıklık hücrelerini içeriyor. Bu hücrelerin elde edilme süreci yaklaşık bir saat sürüyor."

ABD'de geliştirilen GID sisteminin patent sahiplerinden biri olan USP Clinic Palmaplanas Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı ve StemCenter Direktörü Dr. Ramon Llull'un katkılarıyla GID sistemi ve geliştirilen yöntem Türkiye'de ilk defa klinik uygulamaya başlamıştır. Yöntem aslında sadece meme büyütme operasyonlarında değil, yaşlanmanın etkilerini giderici işlemlerde de kullanılabiliyor. Çünkü mezenşimal kök hücreler, "tamir hücreleri" olarak kabul ediliyor. Kök hücre verilmesiyle yara ve yanık izlerinin iyileştirilmesi, bağ dokusunun ve tendonların daha kısa sürede tamir edilmesi mümkün. Yöntem bu yönüyle de tıbbın diğer dallarında kullanılmaya ve gelişmeye açık.

YÖNTEM TİTİZLİKLE ARAŞTIRILDI

Bayındır Sağlık Grubu, yöntemi uygulamadan önce bir inceleme süreci gerçekleştirdi. Bu amaçla, Nisan ayında 'uluslararası ölçekte yağ dokusunda en güvenilir, en pratik ve en hızlı mezenşimal kök hücre elde etme sistemi' olan ve ABD'nin Pennsylvania Üniversitesi'nde Dr. William Katz ve Dr.Ramon Llull öncülüğünde 1994'ten beri geliştirilen, GID sisteminin kullanılabilirliği olanağının araştırılması amacıyla GID Group'un referans merkezi olarak kabul ettiği İspanya'nın Mallorca Adası'ndaki StemCenter Kliniğindeki uygulamalar gözlendi ve 11 yıllık sonuçlar irdelendi. Sistemin kurulumu, sarf malzemelerinin temini ve sürdürülebilirliği ile klinik süreçlerin standardizasyonu ve elde edilen sonuçların tekrarlanabilirliği dikkate alınarak, Prof. Dr. Ali Rıza Erçöçen tarafından Bayındır Hastanesi İçerenköy'de Temmuz ayı başında bir workshop düzenlenerek ilk klinik uygulamalar başlatıldı. Etkinliğe ülkemizde plastik cerrahi alanında öncü konumda 10 plastik cerrahi uzmanı ve StemCenter Klinik Direktörü Dr. Ramon Llull ile kliniğin biyoloğu da katıldı. Öte yandan farklı branşlardaki kök hücre uygulamalarının görülmesi amacıyla Bayındır Sağlık Grubu'ndan kalp damar cerrahisi, beyin cerrahisi, ortopedi ve travmatoloji, üroloji bölüm başkanları da çalışmaları izledi.

Kaynak: Bültenler

Son Dakika Güncel Estetik Cerrahide Bir Yenilik Daha - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement