İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Gezi Parkı olaylarıyla ilgili, "Otobüs, vapur ve metro seferleri, bu sıkıntıların yaşandığı dönemlerde Valiliğimizin güvenlik açısından verdiği talimatla durduruldu" dedi.
Topbaş, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin Saraçhane yerleşkesinde düzenlediği basın toplantısının ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, "Yapılması planlanan Topçu Kışlasıyla ilgili deyim yerindeyse 'topa fazla girmediğiniz yönünde görüşler var' ne düşünüyorsunuz?" sorusu üzerine Topbaş, şöyle konuştu:
"Sayın Başbakanımız 2011 seçimleri çerçevesinde İstanbul'daki 7 projeden birisi olan Taksim Topçu Kışlası inşaatını ilan etti. Böylece bir hükümet projesi veya bir Başbakanlığımızın, hükümetimizin İstanbul'a kazanımları arasına koyduğu bir proje olduğu için tabii ki destek vereceğimiz bir proje olarak gördük. Topçu Kışlası'nın bulunduğu alanın mülkiyeti büyükşehir belediyesine ait. Bununla ilgili şunu gayet iyi biliyorum. Sayın Başbakanımızın, gayet iyi niyetlerle burada böyle bir kültürel değeri tekrar kazanmakla 'kent önemli bir merkez kazanacak' düşüncesiyle millete hizmet adıyla bunu yaptığını biliyorum. Yoksa birilerinin ifade ettiği gibi arkasında bir şeyler gizleyerek, bir takım iddialaşma ve geçmişle ilgili bir hesaplaşma değil. Asla. Bunu yakından bilen birisi olarak söylemek istiyorum."
Topbaş, konu ile ilgili yargı süreçlerinin devam ettiğini, 6 dava daha olduğunu anlatarak, şunları kaydetti:
"Bu yargı süreçlerinin, idare mahkemesinin verdiği karar dahil olmak üzere bunların tamamlanması öngörüldü. Yargı süreçleri bittikten sonra, bunun yapılmasını öngören bir sonuç çıkarsa, halka anlatılması gerekiyor. Bunu da sayın Başbakanımız ifade etti. Halk bunu benimserse, kabullenirse yapılabilir. Kabullenmezse yapılamaz diye. Tamamen sayın Başbakanımız bu konudaki yetkili iradeyi, büyükşehir belediyemize bıraktı. Bunu özellikle ifade etmek istiyorum. Tabii o dönemde çok fazla bir hükümet projesi haline gelmiş bir proje üzerinde, çok fazla ön planda bir şeyler söylememişim gayet normal. Ama sayın Başbakanımızla ikili görüşmelerimizde kanaatlerimi kendisine aktardım, kendisiyle paylaştım. Zaten sayın Başbakanımız da sonraki açıklamalarında benim de ifade ettiğim gibi AVM olmayacağını ki zaten öyle bir mekan yok diğer taraftan otelin, rezidansın olmayacağını da ifade ettiler. Bir müze diye düşünüyorlardı ama şimdi artık bir Topçu Kışlası şu anda gündemde görünmüyor. Çünkü bir yargı süreci var. Yargı sürecinin değerlendirmesini hepimiz beraberce göreceğiz. Yani İstanbullular'ın artık bundan sonra vereceği kararlar bizim yerel yönetimlerimizde çok daha aktif rol oynayacak."
Bir gazetecinin, "31 Mayıs'tan sonra otobüslerin bölgeden uzaklaştırılması konusunda bir talimat verildi mi?" sorusuna ise Topbaş, şu yanıtı verdi:
"Hayır. Bir kısmı polislerimizin oraya taşınmasında hizmet veren otobüslerimizdi. O bölgede onun için bulunan otobüsler. Bir de tabii toplu taşıma araçları niçin hizmet vermedi? Tweetlerde de görüyorum. Niçin çalışmadığı sorgulanmakta. Bölgenin sıkıntısını göze alırsak, yolların bariyerlendiğini, araçlarla kapatıldığını görürsek buraya otobüslerin gelmesi mümkün değil. Diğer taraftan, buradaki maalesef gaz sebebiyle ortada oluşan ciddi kirli bir atmosferden dış havayı alarak içerisinin havalandırmasını yapan metrolarımızı çalıştırdığınız takdirde bütün bu gazlı havayı metro istasyonlarına almış olacaksınız. Bu metroya binenleri ve diğer istasyonları da etkileyebilirdi. Haliyle bu kapatılmak zorunda kalındı. Otobüs, vapur ve metro seferleri, bu sıkıntıların yaşandığı dönemlerde Valiliğimizin güvenlik açısından verdiği talimatla durduruldu."
-"İstanbul halkı Gezi Parkı'na ne zaman gidebilecek"
"Gezi Parkı'na İstanbul halkı ne zaman gidebilecek" sorusu üzerine Topbaş, "Şu anda emniyetimizin kontrolünde. Kendileri orada zamanın biraz geçmesini istiyorlar. Gerginlikler bitsin, yatışsın. Bunu beklemekteler. Biz de bu arada Gezi Parkı'nı çok daha güzel bir hale getirme çalışmalarını yürüttük" dedi.
Kadir Topbaş, inşaata 6 ay önce başladıklarını, belediyelerinin meclisinden geçmiş kurulun onayının da bulunduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
"Bütün o panolara koymuşuz. Sitemizde mevcut olan bu projede, Cumhuriyet Caddesi başındaki 66 ağaç, Oman Fakültesi denetiminde koruma kurulunun kararıyla budanarak, sökülüp, bohçalanıp Sadabad'a dikildi, Bunların her biri yeşerdi. Bunların video kayıtları da var. Bunlar yapılırken kimse birşey söylemedi. Bazı kişiler zannımca Gezi Parkı'na girecek kolu bildikleri için nasıl olsa buna dokundukları için biz bunu manipüle ederiz diyenler olduğuna inanıyorum. Orada taşımaya müsait olmayan pis kokulu, kendiliğinden oluşan, değeri olmayan ağaç olarak görülüyor ama yeşilin kaldırılması sırasında ve duvara dokunulduğu zaman bir hareketin başladığı ifade edilmekte. Yani burada 66 tane büyük ağaçlar kaldırılırken hiç gıkı çıkmayanların sadece Gezi Parkı'na dokunulduğu zaman iyi bir manipülasyon merkezi diye düşünüldüğünü düşünüyorum. Çünkü Boğaziçi Üniversitesi'nden öğrencilerinin önünde gelen, çöp bidonunu alıp 'tamtam' yaparak, arkasına kitleleri taktığını söyleyen kişiyle de görüştüm ben. O kendisine gelen tweette 'Gezi Parkı'nda Topçu Kışlası inşaatı başladı' diye geldiği için bunu yaptım diyor. Bu kadar samimi duygularla bunu ifade ediyor. Birileri bunun tezgahını hazırlamış olabilir. Ama sonuçta İstanbul, Türkiye zarar görüyor. Bu böyle olmalı mıydı? İstanbul bunu hak etmedi. Esasında bu sıkıntılar yaşanmamalı. İnsanlar demokratik ülkelerde fikirlerini bir şekilde haykırabilirler ama bunlar eylemlere dönüşmemeli. Bir eylem kendisine hürriyet ararken başkalarının hürriyetlerini kısıtlayan onları sıkıntıya sokan boyutlarda olmaması lazım."
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Topbaş, "Olaylar yaşanmadan önce oranın ağaçlandırılması, çiçeklendirilmesi yönünde bir çalışma var mıydı, yapılabilir miydi?" sorusu üzerine, o bölgede Park ve Bahçeler Müdürlüğünün bakım onarımlarının olduğunu ancak büyük çaplı bir çalışma olmadığını anlattı.
Taksim Gezi Parkı için "Orası benim çocukluk resimlerim bulunduğu bir yer" diyen Topbaş, bu alanın son zamanlarda biraz sağlıklı olmayan ortam haline geldiğini kaydetti.
Topbaş, şöyle devam etti:
"Bu vesileyle belki orası yeniden ele alınmak suretiyle kentlinin çok daha fazla yaşayacağı bir merkez haline gelebilir. Burada yaptığımız çevre ile ilgili düzenlemenin, daha kabul göreceğine inanıyorum. Bunun da korunmasını arzu etmekteyim. Çünkü oraya gelen çevreci ağırlıklı düşüncede olanların dışındakilerin, ağaçlar bitkiler başta olmak üzere çevreye nasıl zarar verdiklerini gördük bundan sonra daha hassas davranılacağını düşünüyorum."
-"Yeniden aday olacak mısınız?"
Topbaş, "Yerel seçim startı verildi, yeniden aday olacak mısınız?" sorusu üzerine Türkiye'nin bu olaylarla birlikte zaten bir seçim atmosferine girdiğini belirtti.
İstanbul'un Türkiye siyaseti için çok önemli bir merkez olduğuna dikkati çeken Topbaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Burada aktif rol oynayan, iktidar olan yani yerel yönetimde yetki almış olan bir siyasi parti, Türkiye'de de güçlü olmakta. Burada ilk defa Türk siyasi tarihinde bir yerel yönetici olarak ikinci kez seçilen bir başkan olma onurunu taşıyorum. Bu yetkiyi vatandaşımız verdi. Benim yine üçüncü dönem için bir kararım var, bunu ilan ettim. Burada bu karar yeterli değil. Genel Başkanımız sayın Başbakanımızın ve partimizin yetkililerinin de buna yetki vermesi ve bunu verirken de İstanbullular'ın desteğine ihtiyaç var. Bunlar birleşirse bizim adaylığımız devam eder. Kendi gönlümde, bugüne kadar yaptığımız ve yapmakta olduğumuz projeleri hayata geçirip, İstanbul'a, ulaşımda ciddi bir mesafe aldırmış, 2016'da günde 7 milyon insanı taşıyan bir ulaşım sistemi ve metroları kurmuş bir belediye başkanı olmak isterim."
-Taksim Meydanı'ndaki yayalaştırma çalışmaları
Bir gazetecinin Gezi Parkı odaklı gelişmelerin, Taksim Meydanı Yayalaştırma Projesi üzerindeki etkisine ilişkin sorusu üzerine Topbaş şöyle konuştu:
"Maalesef bir iki ay daha gecikme yaşanacak. Yüzde 80-90'a yakın toparlanmıştı. Biz bir an önce trafiğe açmak istiyoruz. Bu bölgeyle ilgili yayalaştırma çalışması ve diğer çalışmalarla ilgili burada bulunan eylemciler içerisindeki genç mimar gruplarıyla da görüştüm. Birkaç grup temsilcisi geldi. Bunlar mimarlar odasının siyasilerin tavırlarını asla kabul etmiyorlar. Kendileriyle bu hafta belki bir araya gelerek, daha önce bahsettiğim Hilton Oteli'nin arkasından itibaren sürecek ve kültür vadisi dediğimiz Maçka Parkı'nı da içine alan bir çalışmayı birlikte yürütebilir miyiz? Bunun üzerine görüşlerini alacağız. Yaptığımız çalışmalar esasında İstanbullular'ın trafikte rahat etmeleri açısından. Şu görüşler var. Çok kez dile getirilir. Ulaşım sisteminde 'alt geçitler kavşaklar yapmayınız, bu doğru değil bireysel araca destek veriyorsunuz' derler. İnsanlar toplu taşımaya yönelsin diye. Fakat toplu taşımada belli bir seviyede olmayan kentler için bu çok erken bir söylem. Biz metrolarda belli bir seviyeye geldikten sonra bazı bölgelerde yayalaştırma yapabiliriz, araçların trafiğe daha az çıkmasını sağlayabiliriz. Bizim önce toplu taşımada belli bir seviyeye gelmemiz gerekiyor."
- İstanbul
Son Dakika › Güncel › Gezi Parkı Odaklı Gelişmeler - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?