İçişleri Bakanı Muammer Güler, Lice'deki karakol yapımına tepki gösteren vatandaşların, bir gün önce terör örgütü mensuplarının tahrik ve teşvikiyle olay yerine getirildiğini belirterek, "Devlet ihtiyaç duyduğu her yerde karakollarını yapar, ihtiyaç duyduğu her yerde karakolların ya da kalekolların fiziki güvenliğiyle ilgili tedbirleri alır. Özellikle bu dönemde ilave yapılan hiçbir karakol yoktur" dedi.
Güler, 98. dönem kaymakamlık kura törenine gelişinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Lice'de karakol yapımı sırasında yaşanan olayların ardından başlatılan soruşturmanın ön raporunun tamamlanıp tamamlanmadığına yönelik soru üzerine Güler, adli soruşturmanın sürdüğünü belirtti. İdari yönden incelenmesi için müfettişlerin çalışmalarının da sürdüğünü dile getiren Güler, olay yeri incelemelerinin yapıldığını kaydetti. Gelecek raporu beklediklerini dile getiren Güler, "Hiçbir şeyin üzeri örtülü kalmaz. Hiçbir şey toplumda gizlenmez. Şeffaf ve hesap verebilir anlayışla bu hizmeti yürütmeye çalıyoruz" diye konuştu.
-"Uzun menzilli silahlar kullanılmış"
Lice'de yaşanan olayı tüm boyutlarıyla incelediklerine anlatan Güler, bölgede son 2 yıldır yürütülen operasyonların olduğuna dikkati çekti.
Güler, şöyle devam etti:
"Bunlarla ilgili olarak çevrede duyulan rahatsızlıkların ne olduğunu da biliyoruz. Ancak masum bir protesto gösterisi adı altında 200-250 kişilik bir grup oraya getirilmiştir. Ancak bir gün öncesinde terör örgütü mensuplarının tahriki ve teşvikiyle yakın bir köyde vatandaşlar toplanmış, ertesi gün protestoya getirilmiş. Zaten gelenlerin bir kısmı da o köyde oturanlar değil. Ancak o gösterilerden sonra içlerinden 50 kişilik bir grup, o inşatın çadırlarını, konteynerlerini yakmışlar, tel örgülerden atlayarak karakola saldırmışlar. Atılan molotofkokteyleri, taşlar, el yapımı patlayıcı var. Bunlar olay yeri incelemesinde ortaya çıktı. Ayrıca uzun menzilli silahlar kullanılmış. Karakola gelindiği zaman, karakolun uzağından karakola yapılan atışlar var. Bütün bunların hepsini araştırıyoruz. Lice'de daha önce yapılan Hint keneviri sökümüne ilişkin operasyonlarda zabıtaya karşı koyan, bu operasyonları engellemek isteyen kişilerin de jandarmaya saldıranların içinde olduklarını tespit ettik. Hatta olayın hemen akabinde bu olayı kendilerinin gerçekleştirdiğini ifade edenler oldu."
Bunların hepsinin çözüm sürecinin akamete uğratılmasına yönelik nafile gayretler olduğunu vurgulayan Güler, bölge halkının çözüm sürecine inandığını söyledi.
-"Bu dönemde ilave yapılan hiçbir karakol yok"
Hukuk devletinde meşru güvenlik güçlerinin olduğunu ve bunun alternafinin bulunamayacağını ifade eden Güler, "Yeni karakol yapılmasıyla ilgili bilgi kirlenmeleri var. Devlet ihtiyaç duyduğu her yerde karakollarını yapar, ihtiyaç duyduğu her yerde karakolların ya da kalekolların fiziki güvenliğiyle ilgili tedbirleri alır. Özellikle bu dönemde ilave yapılan hiçbir karakol yoktur. Hatta bunun ötesinde kapatılan karakollar var. Jandarmayı devriye hizmetleri artmış, mobil gücü artmış ve her olaya yetişebilen, karakollarda belli bir çekirdek personeli çalıştırmak yerine o personeli o bölgede daha aktif çalıştırabilmek adına bir çok karakolu kapattık" şeklinde konuştu.
-Karakol yapımı ve kapatılması
Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da 68, Diyarbakır'da da 9 karakolun kapatıldığına dikkati çeken Güler, Diyarbakır'da ayrıca 15 karakolun güçlendirilmesi işleminin yapıldığı bilgisini verdi.
Güler, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da 119 karakolu güçlendirdiklerini veya kalekollara çevirdiklerini aktararak, bunlardan inşaatları ve ihaleleri sürenlerin bulunduğunu kaydetti.
Hudut boylarında, sınırlarda yapılan yeni karakolların da bulunduğunu belirten Güler, bunların sınırlardaki güvenliği artırmaya yönelik olduğunu söyledi.
Güler, Hatay'dan başlayıp, Artvin'e kadar süren bir hat içerisinde özellikle de Suriye, Irak ve İran sınırlarında fiziki güvenlik sistemini güçlendirecek önlemlerini de aldıklarını dile getirerek, "Ama bunların hiçbirisini bahane olarak göstermek mümkün değil. Biz bu olayın gerisinde arayışların ne olduğunu biliyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
Lice'deki olayda, karakolun hemen yakınlarında ele geçirilen fişekler bulunduğunu belirten Güler, bunların adli soruşturma kapsamında incelenmeye devam ettiğini vurguladı.
-23 kişi gözaltına alındı
Güler, Şırnak'ın Cizre ilçesinde, terör örgütü üyelerinece kurulduğu iddia edilen sözde asayiş biriminin basına yansıyan görüntüleriyle ilgili soruya ilişkin, anaların daha fazla ağlamaması, gözyaşlarının dinmesi, kan ve şiddetin durması ve silahların susması için konuyla ilgili gerekli gayreti gösterdiklerini dile getirdi.
Bakan Güler, "Ancak herkesin bu konuda sorumluluk içerisinde, sağduyu içerisinde davranması lazım. Bu sadece AK Parti Hükümetlerinin meselesi değildir. Bütün Türkiye'nin meselesidir. Lice'de geçtiğimiz günlerde meydana gelen olaylarla da ilgili gerekli soruşturmaları, operasyonları sürdürdük. Şu ana kadar 23 kişi gözaltına alındı. Bir anlık Cizre'nin belli mahallelerinde 4 dakikaya sığdırılmış bir mizanseni sanki devamlılık arz eden bir olaymış gibi kamuoyuna aktarmaya çalıştılar. Çözüm süreci hiçbir zaman alternatif bir devlet yaratma veya alternatif bir güvenlik gücü yaratma çabalarının süreci olamaz. Buna kimse izin veremez. Kimse bu konuda bizden müsamaha bekleyemez. Bu konuda üzerimize düşen görevi yapacağız" dedi.
-"Birinci aşama olarak silahlı unsurların ülke sınırları dışına çekilmesini öngörmüştük"
Bakan Güler, Silopi'de 4'ü kadın 6 teröristin teslim olduğu haberlerine ilişkin, ilk ifadelerinin henüz kendisine intikal etmediğini söyledi.
Güler, terör örgütü üyelerinin ne kadarının sınır dışına çıktığıyla ilgili, "Gün gün takvime bağlanmış bir şey yok. Buna esasen imkan da yok. Ancak Sayın Başbakanımız geçtiğimiz hafta Akil İnsanlar Heyetinin son toplantısında bunu ifade etti. Böyle bir rakam var. Tabii bunun daha yukarıda olması bekleniyordu. Biz birinci aşama olarak silahlı unsurların ülke sınırları dışına çekilmesini öngörmüştük. Aşamanın henüz bitmemiş olduğu anlaşılıyor" diye konuştu.
-Atamalarde "köken" kriteri aranmaz
Hizmet anlayışında "köken" gibi bir anlayışın bulunmadığını vurgulayan Güler, özellikle istihbarat gibi çok özel yetenek gerektiren bir dairedeki atamalarda böyle bir mensubiyetin birinci kriter olarak aranamayacağını kaydetti.
Güler, şunları kaydetti:
"Böyle bir kriter de söz konusu değildir. Çünkü istihbarat dairesine atanacak kişiler de her birimden atanacak kişiler değildir. Önceden istihbarat birimlerinde çalışmamış olanlar o dairede herhangi bir göreve zaten atanamazlar. Bizim oradaki kriterimiz mensubiyet değil, bizim kriterimiz kıdemdir, liyakattır, o işi en iyi yapabilecek o performansı gösterebilecek kişilerdir. Hassas görevlerde çalıştıracağımız kişilerden de beklentimiz budur. Bizim başka bir kriterimiz olmaz."
-Türkiye'nin dinlendiği iddiası
Güler, ABD'nin Türkiye'yi dinlediği iddiaları üzerine Dışişleri Bakanlığının girişimlerde bulunduğunu hatırlatarak, kendilerine bilgi gelirse gerekeni yapacaklarını anlattı.
Emniyetteki bazı bilgilerin klonlandığı iddialarının sorulması üzerine de Güler, konunun araştırıldığını belirtti.
Kimsenin böyle bir cürette bulunamayacağını aktaran Güler, "Böyle bir yaklaşım yanlıştır. Her kurumun bir arşivi vardır. Bu işin başka türlü amaçlarla kullanılmış olması iddiasını ben sadece incelenecek bir iddia olarak görürüm. Buna da ihtimal vermem. Kimse emniyet teşkilatı içinde böyle bir faaliyet içerisinde olmaz, olamaz" dedi. - Ankara
Son Dakika › Güncel › İçişleri Bakanı Güler Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?