İzmirli iş kadını 50 yaşındaki Canan Yemez, meme kanseri tanısıyla bir göğsünün alındığı ameliyat sonrasında başlayan kemoterapi sürecinde hastalığını yok saydı, hikaye yazmaya başladı. Hastalığını değil, sürekli yazacağı hikayeleri düşünen, 16 hikayeden oluşan 'Kemo Kafası' adlı bir kitap çıkaran Yemez, "Kanser olunca bana, 'Güçlü kadınsın, yenersin' dediler. Neyi yenecektim ki? Elle tutulur bir şey mi vardı ortada? Ben de hastalık yerine kaleme sarıldım, kemo kafasıyla içsel yolculuğa çıktım, yazdığım hikayeler ilaç gibi geldi, kanseri yendim" dedi.
Aile şirketinde yöneticilik yapan, 2 çocuk, 1 torun sahibi Canan Yemez, kanseri yenen hastalar kervanına katılırken, bu hastalıkla mücadele edenlere ilaç gibi gelecek önerilerde bulundu. Geçen ocak ayında sağ memesinde kitle saptanan Yemez, sağ memesi ile koltuk altı lenflerinin alınmasının ardından İzmir Kent Hastanesi'nde kemoterapi görmeye başladı. Yemez, Doç. Dr. Gürbüz Görümlü tarafından tedavisi sürdürülürken, kemoterapi sürecinde saçlarının da dökülmesiyle birlikte fiziksel ve ruhsal değişimler yaşamaya başladı. Bu değişimlerin neden olduğu kemoterapiyi, sosyal paylaşım sitesi facebook'ta arkadaşlarına anlatmakla her şeyin başladığını belirten Canan Yemez hikayesini şöyle aktardı:
"Mememdeki kitle elime geldiğinde kanserden şüphelendim, endişelerimde de haklı çıktım. Ardından ameliyat, kemoterapiler geldi. Arkadaşlarıma kemoterapiyi tarif etmek istedim, facebook'ta. Ejderha üfledi diye bir yazı yazdım. Gerçekten içime ejderha üflüyormuş gibi yandığımı bütün damarlarımda da o ateşin dolandığını hissettiğimi yazdım. O on satırlık yazı belki beni sevdikleri için çok ilgi gördü. Ben de kağıt kaleme sarıldım. Kemoterapi döneminde geçmişe bir içsel yolculuk yaptım. Bu kitapta kanserle ilgili hiçbir şey yok. Kemoterapinin bende yarattığı o kafa o arafta olma duygusuyla yazdım hikayelerimi. Her insanın hayatında belirli dönemlerde kemoterapi kadar etkili olan olaylar vardır. İlla kemoterapi alması gerekmez. O tür travmalar yaşamış insanların da hayatına dokunan, herkesin okuyup ben de bunları yaşamıştım diyeceği hikayeler bunlar; önyargılarımızın, başarılarımızın, başarısızlıklarımızın, hırslarımızın, hayatı nasıl ıskaladığımızı bize fark ettiren, tokat gibi yüzümüze vuran. Bunlarla yüzleştiğimizde biraz daha hafifleyip insan olmaya yaklaşıyoruz. Bu kitapta bunlar anlatılıyor. Bana kemo kafası vesile oldu, yüzleştim, hafifledim. Tanı koyulduğunda, kemoterapi başladığında 'sen güçlüsün, yenersin', dediler. Neyi yenecektim ki? Elle tutulur bir şey mi vardı ortada? Ben de hastalık yerine kaleme sarıldım. Hastalığımı değil neler yazacağımı düşündüm. Yazdıkça hastalığımı unuttum. Kemoterapi bittiğinde kitap da bitti. Kemoterapiden sonra yazmadım. Benim hastalara önerim, mutlaka bir uğraş bulun. Bu kitap yazmak değil de örgü örmek, yemek yapmak, çiçek yetiştirmek de olabilir, başka bir şey de. Kafayı hastalığa değil sevdiğiniz şeylere takın. Bunlara sarılırken benim gibi hastalıktan kurtulursunuz, çünkü o da ilaçlar gibi etki yapacak size. İkinci kitabımda ise kemoterapi sürecindeki fiziksel ve ruhsal değişimleri hastalara rehber olmak için yazacağım."
Canan Yemez, 'İçsel yolculuğum' diye tanımladığı 'Kemo Kafası' adlı kitabı çıkar çıkmaz soluğu tedavi gördüğü İzmir Kent Hastanesi'nde aldı. Kızları Pınar Yemez ve Canser Canbaz ile birlikte kitabını doktoru Doç. Dr. Gürbüz Görümlü, hemşireleri ve hastalara imzalalayıp armağan etti. Yemez, 10 TL'ye satılan kitabının gelirinin İzmir'de kanser tedavisi gören çocuklar için kullanılacağını söyledi. - İzmir
Son Dakika › Güncel › Kemoterapi Sürecinde 'Kemo Kafası' Kitabını Yazdı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?